Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaları bulunduğu, İşbu kredilerin teminatı teşkil etmek üzere ---Daire Nitelikli Taşınmaza müvekkil banka lehine ipotek tesis edildiği, Kredi hesabı kat edilerek borçlu ve kefillere 06.10.2016 Tarih Ve--- Düzenlenen İhtarname keşide edildiği, ---Sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi dosyasından satış işlemleri tamamlanan taşınmazın bankaya alacağa mahsuben 23/06/2017 tarihinde 420.000,00TL bedelle ihale edildiği, Bu bedel ile dosyanın kapatılacağı yönünde borçlularla herhangi bir taahhüt veya protokol yapılmadığı gibi şifaen dahi bu yönde anlaşma olmadığı, Kesinleşen icra emrindeki faiz oranlarına göre dosya kapak hesabı yapılarak kalan rakam için rehin açığı belgesi düzenlendiği, Rehin açığı belgesinde yer alan tutar için ----sayılı dosyasıyla, dava dışı--- adına gönderilen ödeme emirlerine itiraz edilmediği, Kesinleşen takiple birlikte dosya borçlusu ----dına kayıtlı ---Parselde olan taşınmaz üzerinde haczi...

    için genel haciz yolu ile takip yapılamayacağını, rehin alacaklısı ilk önce İİK’nın 45/1’inci maddesi gereği rehinli alacağın tamamı için rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatmak, yapılacak takipte takdir edilen ve kesinleşen kıymete göre rehinli malın alacağı karşılayamayacağı anlaşıldığı takdirde kalan miktar için geçici rehin açığı belgesi alarak borçlunun diğer mallarını bu belgeye dayanarak haczedebileceğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....

    Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından incelenmesi gerektiği, icra hukuk mahkemesinin görevli olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş ise de; İİK'nin 266. maddesinde; “Borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebilir. Takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine geçer” hükmü yer görülmektedir. Somut olayda, İstanbul 1. İcra Müdürlüğünün 2019/39244 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, dava dışı borçlu hakkında rehin açığı belgesine istinaden ilamlı icra takibi başlatıldığı, tasarrufun iptali davasının görüldüğü İstanbul 14....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/08/2022 NUMARASI : 2022/709 ESAS - 2022/1150 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi Davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından borçlular tarafına başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinde rehin açığı belgesi alındığını, belge hazırlanmasından sonra sehven yatırılan 2060- TL cezaevi harcı ve 11.721,40- TL tahsil harcının iadesinin talep edildiğini ancak icra müdürlüğünce taleplerinin usul ve yasaya aykırı olarak reddedildiği beyan ederek icra müdürlüğünün 02.06.2022 tarihli kararın iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece şikayetin Kısmen kabul kısmen...

    Bu dosyadan bakiye alacak (limite kadar) için rehin açığı belgesi alma hakkı 13.02.2012 tarihinde doğmuştur. Belgenin 17.01.2013 tarihinde alınmış olması ilamlı takip alacağının doğduğu tarihe etkili değildir. Bu hali ile söz konusu alacak takas mahsuba konu edilebilir. Ancak takas mahsuba konu alacaklar üzerinde takas mahsup talebinden önce üçüncü kişilerin hacizlerinin bulunması halinde ise bu hacizler dikkate alınarak bakiye alacak kalmış ise bu alacak üzerinden takas mahsuba karar verilir....

      Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde özetle, sıra cetvelinde rehin bedeli olarak Türkiye Ekonomi Bankası’na ödenen 69.403,90 TL’nin rehin alacağı kapsamında olmadığını, asıl rehin alacağı olan taşıt kredisinin ödenmekle son bulduğunu, Uray Vergi Dairesi’nin alacağının garameye alınmaksızın doğrudan ödenmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. Alacağın tamamının rehin kapsamında olmadığı iddia edildiğinden Y.23.HD.nin 2012/4081 E. 2012/5882 K. sayılı emsal içtihadına göre uyuşmazlığın çözümlenmesinde icra mahkemesi görevlidir. Sıra cetveline yönelik şikayet kural olarak, sıra cetvelinde kendisine pay ayrılmış kimselere karşı açılır. Kendisine pay ayrılmayan kimse aleyhine şikayet yoluna başvurulmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Bu bağlamda İİK'nın 142/3 maddesindeki şikayetin yöneltileceği "alakadarlar" ifadesi, kural olarak borçluyu değil, şikayet eden alacaklıdan sıra itibariyle önce olup, pay ayrılmış olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılardır....

      Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, rehinli alacağın rehin tarihi iflasın açılmasından evvelki iki sene içerisinde yapılmış ise İİK'nun 279. maddesine göre alacaklıların bu rehin hakkının iptalinin dava edilmesine karar verebileceği ancak rüçhanlı hakkın iptal edilmesi halinde alacağın aslının iptal edilmiş olmayacağı, bu alacağın adi alacağa dönüşerek İİK'nun 204. maddesine göre 4. sıraya alınacağı, İflas İdaresinin İİK'nun 230. maddeye göre rehinli alacağın aslının reddine karar verebileceği, bu durumda alacaklının kayıt kabul davası açması gerektiği, şikayet başvurusunun yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayet eden vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet eden vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

        Ancak rehin tutarının borcu ödemeye yetmezse alacaklı kalan alacağını iflas veya haciz yoluyla takip edebilir. İİK'nın 45.maddesine göre; alacak, rehinle temin altına alınmış ise alacaklı öncelikle rehine müracaat etmeli, buradan alacağını tahsil edemez veya rehnin teminat altına aldığı miktarı aşan bir kısım olursa bu miktar için ilamsız icra takibi yapılabilir. Somut olayda ise, davacı banka tarafından taşıt kredi sözleşmesi gereğince kullandırılan kredinin geri ödenmediğinden bahisle alacağın tahsiline yönelik olarak sözleşmenin müteselsil kefilleri olan Abdullah Tezgelen ve T3 hakkında ilamsız icra takibi yapıldığı, yapılan takibe davalı T3 itirazı üzerine itirazın iptali için işbu dava açılmıştır. Dosya içerisinde yer alan Taşıt Kredisi ve Rehin Sözleşmesinde, 2005 model Isuzu marka aracın dava dışı şirket lehine 35.000,00 TL limitle taşınır rehini verildiği, verilen rehin bedelinin asıl borcu karşılamadığı bankaca rehin açığı belgesi alınmıştır....

        Sayılı dosyasından icra takibine devam edilebilmesini ve söz konusu icra dosyasından ileri de alınabilecek rehin açığı belgesinin borçlu şirket aleyhine icra takibine konu edilebilmesini teminen ticaret sicil kaydı silinmiş olan ...Aliminyum Metal Mimarlık Mühendislik Müşavirlik Pazarlama İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti'nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir. ...nden gelen yazı cevabına göre ...Aliminyum Metal Mimarlık Mühendislik Müşavirlik Pazarlama İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti'nin TTK'nun geçici 7.maddesine göre ticaret sicilinden resen terkin edildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili, 24/02/2022 tarihli dilekçesi ile ...Aliminyum Metal Mimarlık Mühendislik Müşavirlik Pazarlama İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti'nden olan alacaklarının tahsil ve tasfiye edilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kaldığını, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; İİK'nın 206/1. maddesinde bahsi geçen rehin tabirinin ipotek ve taşınır rehni kavramına giren bütün taşınır ve taşınmaz rehinlerini ihtiva ettiği, şikayetçi banka tarafından müflis ile aralarında düzenlenen banka kredi sözleşmesinde yer alan rehin hakkı tabirine ilişkin sözleşme hükmüne dayanılarak, bankanın çek garanti belgelerinden kaynaklanan risk alacağının rüçhanlı olduğunun iddia edildiği, ancak banka ile müşterisi arasındaki sözleşmede yer alan hükmün rehin hukuku esas prensipleri çerçevesinde alenilik taşıyan rehin sözleşmesi olarak kabulünün mümkün olmadığı, bu sözleşmeye dayanılarak İİK'nın 23/3. maddesinde belirtilen ve İİK'nın 206/1. maddesinde ifade edilen rehin tabiri kapsamında kalan bir alacak olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu