İcra Müdürlüğünün 2006/4684 E, 4685 E., 4686 E.sayılı dosyalarındaki şekli hacizlerin İİK 106, 110 maddeleri gözetilerek hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğundan hacizlerin kaldırılarak işlemlerin devamına, hacizlerin kaldırılması mümkün olmadığı taktirde de satış işlemlerine devam edilmesi yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece Şikayetin REDDİNE, " karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Davanın konusu 25/12/2020 tarihli müdürlük kararıdır. 25/12/2020 tarihli müdürlük kararında ; "Alacaklı vekilinin "Alacaklı Vekili geldi....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, takip konusu idare mahkemesi ilamına dair teminat karşılığında yürütmesinin durdurulmasına ilişkin karar verilmesi nedeniyle hacizlerin kaldırılması talebinin reddine dair müdürlük kararının iptaline dair şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md. 36 3....
Davacı 31/05/2017 tarihinde takip dosyasına talep açarak maliki olduğu taşınmazlar üzerinde müdürlük dosyasından konulan hacizler bulunduğu, alacaklı tarafından müdürlük tarafından ek satış avansının ödenmesi yönünden verilen süreye rağmen ek satış avansının ödenmediği, bu hususun müdürlüğün tensip zaptı ile de tespit edildiği, bu durumda hacizlerin kaldırılması gerektiğinden bahisle maliki olduğu taşınmazların kayıtlarına konulan hacizlerin kaldırılması istenilmiş, müdürlükçe 08/06/2017 tarihli karar ile talep edenin takibin tarafı olmadığı, bu durumda hacizlerin kaldırılmasını talep edemeyeceği gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir....
Yargılama aşamasında borçlu vekilince 6552 sayılı Yasa'ya göre haczin kaldırılması talebi bulunduğu için Mahkemece 6552 sayılı yasa değerlendirilmesi doğru ise de; Yasa hükümleri incelendiğinde 6552 sayılı Kanun'un 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddesinin son cümlesinde hacizlerin kaldırılması usul ve yöntemini “söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” şeklinde açıkça belirtmiştir. Bu durumda Mahkemece İcra Müdürlüğü'ne 6552 sayılı Kanun'un 121. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda 15. maddenin son fıkrasına eklenen hüküm gereğince işlem yapılması yönünde talimat verilmekle yetinilmesi gerekirken anılan yasal prosedürün işletilmesi sağlanmadan mevcut hacizlerin kaldırılması şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2018 NUMARASI : 2018/1070 ESAS - 2018/1146 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu müvekkili aleyhinde yapılan takipte ihtiyati haciz kararı alındığının ve takibe de geçildiğini ihtiyati haczin kaldırılması yetkisinin icra mahkemesinde olduğunu, dosya borcunun teminat olarak yatırmak istediklerinin ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ve şikayet etmiştir....
Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Kabul/İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması/Yeniden hüküm İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 1. İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle şikayetin reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi üçüncü kişi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Şikayetçi üçüncü kişi şikayet dilekçesinde; davalılardan ....., Ltd....
Mahkemece; davacının alacaklı olup, bütün hacizlerin durmasında veya bütün hacizlerin kaldırılmasında hukuki yararı olmadığı, diğer mallar satılarak alacak tahsil edildiğinde yine tahsil harcının ödenmesi gerekmekte olup, şimdi ödenmemesinin yerinde görülmediği gerekçesiyle şikâyetin hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28/b maddesine göre, tahsil harcı, alacağın ödenmesi sırasında yatırılan paradan tahsil edilir. Somut olayda, dosyadaki hacizlerin tümden kaldırılması istenmemiştir. Bu durumda alacaklının, borçlunun bir adet taşınmaz ve bir adet aracı üzerindeki haczin kaldırılması talebinin alacağın haricen tahsil edildiği anlamına gelmediği, anılan nedenle de alacaklıdan tahsil harcı istenemeyeceğinin kabulü gerekir. Bu halde Mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddine karar verilmesi doğru değildir....
ve yeniden yargılama yapılarak şikayet/davanın kabulüne ve hacizlerin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/168 esas sayılı dosyasından tanzim edilen tensip zaptı ile ihtiyati tedbir kararı verildiği, bu nedenle hacizlerin kaldırılması talep edilmiş ise de; İcra Müdürlüğü'nce 14/04/2020 tarihinde; "belirtilen tensip zaptında sadece tedbiren takibin durdurulmasına karar verildiği hacizlerin kaldırılması yönünde bir karar bulunmadığı konulan hacizlerinde tedbir kararından önce konulduğu görülmekle talebin reddine" şeklinde karar verildiğini, bu sefer talep tarihi itibariyle menkul malların haciz edilmesinin üzerinden 6 aylık süre geçmiş olduğundan İİK'nın 106 ve 110. maddeleri gereğince hacizlerin kaldırılmasının talep edildiğini, İcra Müdürlüğü'nce 21/04/2020 tarihinde; "müdürlüğümüze ait takip dosyasında borçlu şirket adına kayıtlı araçlar üzerine 22/04/2019 tarihinde haciz konulduğu, Gebze 2....
Davalı/alacaklı banka vekili ceva dilekçesinde özetle; borçlular hakkındaki takibin ve haciz tesisi işlemlerinin bahsi geçen konkordato geçici mühlet kararlarından önce olduğunu, takibin ve ihtiyati hacizlerin 12/03/2021 tarihli olduğunu, Konkordato davalarında verilen tedbir kararları mahiyetine göre mühletten önce konulmuş hacizlerin kaldırılmasının mümkün olmadığını, yalnızca takibin durdurulabileceğini, davacıların hacizlerin kaldırılması taleplerini mahkemeye de sunduklarını ancak mahkemece bu talelerinin reddedildiğini, geçici mühlet tarihinden önce tesis edilen hacizlerin kaldırılamayacağı gibi takibin de iptal edilemeyeceğini belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde; alacaklı Türkiye Finans Katılım A.Ş. vekilince borçlular hakkında 12/03/2021 tarihinde alacağın tahsili istemiyle örnek 10 ödeme emri düzenlemek suretiyle kambiyo takibi yapıldığı, Yalova 3....