İcra müdürlüğünün 2017/4481 E sayılı dosyasında 20/03/2017 tarihinde takip başlatıldığını, borçlu tarafından takip tarihinden 1 gün sonra 21/03/2017 tarihinde müvekkile 19.432,22 TL ödeme yapıldığını, 7 günlük itiraz süresi içinde 04/04/2017 tarihinde de bakiye dosya borcunun icra müdürlüğü hesabına yatırıldığını, icra müdürlüğü tarafından hatalı kapak hesabı yapılarak reddiyat düzenlendiğini, kapak hesabında vekalet ücretinin 3/4 oranında hesaplandığını , tam olarak hesaplanması yönündeki taleplerinin reddedildiğini beyanla icra müdürlüğünce verilen 10/04/2017 günlü kararın iptali ile borçlu tarafından ödeme emri tebliğ alınmadan evvel müvekkile yapılan 19.432,22 TL tutarındaki ödemenin harçtan muaf olduğunun tespiti ile müdürlükçe yapılacak harç tahsilatının bu kısım haricindeki takip tutarı üzerinden yapılmasına, takip sonrasında dosyadan gerçekleştirilen tahsilatların dosya borcundan mahsubu ile vekalet ücretinin toplam takip miktarı üzerinden 3/4 nispetinde hesaplanarak gerekli reddiyatın...
İcra Müdürlüğü'nün 2015/11112 sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takip dosyasından gönderilen 28/10/2019 tarihli kapak hesabında hesaplamaların usul ve yasaya aykırı hatalı olarak hesaplandığını, kapak hesabında icra takip tarihi olarak 28/10/2019 tarihi yazıldığını ve hesaplama yapıldığını, fahiş miktarda faiz işletildiğini, faize faiz işletildiğini, takibe dayanak ilamın Yargıtay'dan döndüğünü ve kesinleştiğini, alacaklı tarafından icra dosyasında bulunan teminatın ödenmesinin talep edildiğini ve yeniden kapak hesabı yapıldığını, 30/10/2019 tarihinde yapılan kapak hesabında bu kez borcun farklı olarak hesaplandığını, icra emrinin ilama aykırı olduğunu beyanla fahiş oranda faiz talebinde bulunulan usul ve yasaya aykırı şekilde hazırlanan 28/10/2019 tarihli kapak hesabının ve devamı niteliğindeki icra müdürlüğü işlemlerinin iptaline, faiz kalemlerinin iptaline, icra müdürlüğünce hazırlanan hatalı kapak hesabının reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle şikayetin hak düşürücü süre yönünden reddini talep ettiklerini, huzurdaki şikayette taraf sıfatlarının ve icra işlemlerine dahillerinin bulunmadığını, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, infazen kapanan dosyanın incelenmesinde, borçlunun şikayete konu ettiği dosya hesabının, müdürlükçe sehven hatalı yapıldığını, yine, şikayet tarihinden önce, işlemi yapan müdürlük tarafından re’sen hatanın düzeltilerek yeniden kapak hesabı yapıldığını ve neticeten şikayet tarihinde mevcut olmayan bir hatanın dava konusu yapıldığını, şikayet tarihinde konusuz kalmış olan, şikayet tarihi itibariyle açılmasında hukuki yarar bulunmayan yersiz ve yasal dayanaktan yoksun şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takibe dayanak ilamda iadesine karar verilen ayıplı aracın mislinin ellerinde bulunmadığını, aracın değerinin ilamda belirtilen 101.050,01 TL dikkate alınarak dosya hesabı yapılması gerekirken alacaklının talebine istinaden Ticaret Odasına müzekkere yazılmasının hatalı olduğunu, ilamda yer alan 2017 model ayıplılı aracın haciz tarihi olan 12.07.2019 tarihindeki değerinin belirlenmesi gerektiğini, Ticaret Odasından bildilen değerin yüksek olduğunu, ilamda her iki tarafa borç yüklendiğini, ayıplı aracın kendilerine iade edilmediğini, temerrüde düşürülmediğini bu nedenle araç değerine faiz işletilemeyeceğini, İcra Müdürlüğü tarafından hukuka aykırı şekilde hazırlanan kapak hesabını, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yapılan kıymet takdirini kabul etmediklerini ileri sürerek Samsun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından yapılan kıymet takdirinin iptaline, icra müdürlüğünce düzenlenen 17.11.2021 tarihli kapak hesabının ve işbu doğrultuda gönderilen...
Takip sonrasına ilişkin iddiaların ise ancak icra müdürlüğü tarafından kapak hesabı yapılması halinde kapak hesabına karşı kapak hesabının yerinde olmadığına yönelik şikayeti bulunan tarafça ileri sürülebileceği bu nedenlerle mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE; 2- a)Peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 99,20- TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına, b)İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına; Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 7165 sayılı Yasa'nın 1.maddesi ile değişik İİK. 364/1.maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/393 esas 2014/10 karar sayılı kararının icra takibine konu edildiğini, takibe dayanak ilamda "dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine" şeklinde hüküm tesis edildiğini, Belediyeye gönderilen dosya hesabına göre toplam 65.383,00 TL paranın icra dairesine ödendiğini, bu ödemeye müteakip bakiye dosya borcuna istinaden tekrar 19.204,00 TL ödeme yapıldığını, ancak yasal faize göre hesaplama yapıldığında icra dosyasına fazla ödeme yapıldığı kanaatine varıldığını, hesap bilirkişisi vasıtası ile dosya kapak hesabının yapılarak mevcut durumun tespitini talep zarureti doğduğunu ifade ederek, bilirkişi vasıtası ile doğru dosya kapak hesabının yapılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Sayılı icra takibinde 25/05/2018 tarihli kapak hesabının davacı sigorta şirketi yönünden iptaline, dosya borcunun ilam, icra emri ve takip talebine uygun olarak tekrar hesaplanmasına, Fazla ödeme yapılmış ise İİK 361 maddesi prosedürünün icra müdürlüğünce yürütülmesine," karar verildiği görülmüştür....
Av. ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkiden doğan 37.712,04 TL alacağın davalı tarafça ödenmediğini, alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini ve ödeme emrinin tebliği üzerine davalının, müvekkili şirketin banka hesabına 37.712,04 TL ödeme yapıp, daha sonra icra takibine itiraz ettiğini, davalının borcun fer’ilerini ödemek istemediğinden kötüniyetle takibe itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
Somut olayda, Beykoz İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/153 Esas, 2014/410 Karar sayılı itirazın kaldırılması isteminin kabulüne yönelik kısa kararın icra takip dosyasına sunularak, haciz ve dosya kapak hesabı yapılması talep olunmuş, dosya kapak hesabının ve hacizlerin de bu talep doğrultusunda yapıldığı görülmüştür. İtirazın kaldırılması ile ilgili kısa karara ilişkin duruşma tutanağı HMK'nun 297 maddesindeki unsurları taşımadığı ve dolayısıyla itirazın kaldırılmasına dair ilam niteliğinde sayılamayacağı için gerekçeli karar ibraz edilmeden, duran takibin kısa karar ile devamının sağlanması olanaklı değildir. O halde, mahkemece borçlunun şikayetinin kabulü ile alacaklı tarafın kısa karara dayalı haciz talebine binaen yapılan hacizlerin kaldırılmasına ve itirazın kaldırılmasında hükmedilen alacaklara dayalı olarak yapılan kapak hesabına dair şikayetlerin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Sayılı dosyası kapsamında yapılan ve aralarında fahiş farklar bulunan 27.05.2022, 30.05.2022 ve 01.06.2022 tarihli dosya hesabı raporlarına karşı İİK md. 16 uyarınca şikayetin kabulüne ve anılan müdürlük işlemlerinin iptaline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Mahkemece;"Şikayetin Kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2021/49663 Esas sayılı takip dosyasındaki 27/05/2022, 30/05/2022, 01/06/2022 tarihli dosya kapak hesabı şeklindeki müdürlük işlemlerinin iptali ile 01/06/2022 tarihi itibariyle dosya kapak hesabının 18.433,42 TL olduğunun Tespitine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....