Borçlular hakkında genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçluların yaptığı itirazının hükümden düşürülmesi ve duran takibin sürdürülebilmesi, itirazın kaldırılması veya iptaline bağlıdır. Somut olayda, ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/720 Esas, sayılı itirazın iptali isteminin kabulüne yönelik kısa kararın icra takip dosyasına sunularak, dosyanın yenilenmesi ile haciz yapılması talep olunmuş, talep doğrultusunda işlem yapıldığı görülmüştür. İtirazın iptali ile ilgili kısa karara ilişkin duruşma tutanağı HMK'nun 297. maddesindeki unsurları taşımadığı ve dolayısıyla itirazın iptaline dair ilam niteliğinde sayılamayacağı için gerekçeli karar ibraz edilmeden, duran takibin kısa karar ile devamının sağlanması olanaklı değildir. O halde, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Buna göre İcra Mahkemesince 85.maddenin uygulanma biçimi, İcra Dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103.maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet taktirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istenilmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263.maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, İcra Mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlara karşı, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak ve malın değer ve miktarının 7.000 TL'yi geçmesi şartıyla istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı banka vekili tarafından davacılar aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacı tarafın takibin mükerrer olduğu, derdest takip dosyası bulunduğunda bahisle takibin iptalini istediği görülmüş olup, takibin konusu itibarı ile İİK 62. Maddesi kapsamında davacı takip borçlularının her türlü itirazlarını icra müdürlüğüne yapması gerektiği, icra müdürlüğü yerine icra hukuk mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmadığından, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Şikayet olunan bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine 11.12.2012 tarihinde haciz uygulayarak 09.12.2013 tarihinde satış talebinde bulunmuş olup, bu tarihte yürürlükte bulunan İİK 106. maddesine göre satış talebi süresindedir ve konulan haciz ayaktadır. Aynı taşınmaz 08.01.2015 tarihinde de hissedarlar tarafından iştirak halinde mülkiyetten müşterek mülkiyete çevrilmiştir. Taşınmazın vasfı değiştiğinden haciz sahibi şikayet olunanın yeniden satış isteme süresi başlamıştır. Bu süre bu tarihte yürürlükte bulunan İİK 106. madesine göre bir yıldır. Taşınmazın; iştirak halinde mülkiyetten müşterek mülkiyete çevrilmesi tarihinden sonra satış isteme süresi olan 1 yıl dolmadan 17.09.2015’te satıldığı ve böylece henüz şikayet olunanın satış isteme süresi dolmadığına göre şikayet olunanın haczinin geçerli ve ayakta olduğu anlaşılmaktadır....
İcra Mahkemesince, şikayetin reddine dair verilen karar şikayetçi vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 04.10.2011 tarih, 2011/601 E. 816 K. sayılı ilamıyla “kambiyo senetlerinde ödeme emrine karşı itiraz ve şikayet süresi 5 gün, ödeme süresi 10 gündür (İİK m.168,II,III,IV). Bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından (İİK m. 78/I), henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczi de 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğurur. Şikâyet olunan tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte koydurulan ihtiyati haciz, ödeme süresinin dolduğu 27.06.2010 gününün mesai bitiminde kesin hacze dönüşmüştür (İİK.m.264)....
KARAR Açıklanan sebeplerle; Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun'un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28.02.2023 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi. (M) Üye Dr. ...'in Karşı Oy Yazısı: İİK 134/II maddesine göre ihalenin feshi yalnız şikayet yolu ile icra mahkemesinden istenebilir. Satışa (paraya çevirmeye) hazırlık işlemleri öncesinde ve arttırmaya hazırlık işlemlerinde veya arttırma sırasında yapılmış usulsüzlük ya da kanuna aykırılıklar nedeniyle ihalenin feshi istenir. Şikayet hakkının kullanılmasının birinci şartı şikayet ehliyeti ise de, ikinci şartı şikayette hukuki yarardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Şikayet Hakkının Düşürülmesi Yerel Mahkemece verilen şikayet hakkının düşürülmesine yönelik hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Hükmün özünü oluşturan kısa kararda İİK'nın 347. maddesinde düzenlenen öğrenme tarihi itibariyle 3 aylık süre geçtikten sonra şikayette bulunulduğundan bahisle şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesine rağmen gerekçeli kararda aynı maddede düzenlenen 1 yıllık süre geçtikten sonra şikayette bulunulması gerekçesi ile şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi sonucu itibariyle doğru olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır....
Ltd Şti adına geçerli bir istihkak iddiasının bulunmadığını, şikayete konu müdürlük kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, Anadolu 3 İcra Hukuk Mahkemesinin 23/11/2022 tarihli tavzih kararı ile "istihkak iddiası şüpheli görüldüğünden haczedilen menkuller yönünden takibin devamına" kesin olarak karar verildiğini, şikayet eden 3. şahıs vekiline takibin devamı kararının 30/11/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davanın İİK 97/6 maddesi uyarınca 7 günlük süresi içinde açılmadığını beyanla, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davalı-alacaklı tarafından borçlu T4 hakkında Çatalca 2 ASHM ilamına dayalı olarak toplam 306.631,84 TL alacağa ilişkin olarak takip yaptığı, 07/11/2022 günlü haciz tutanağında bir kısım menkul malların haczedildiği, YTS Optik ... Ltd Şti ve DTS Teknik ......
İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının düşürülmesine" ibaresi çıkartılarak yerine” atılı suçun unsurları oluşmadığından sanıkların beraatlerine” ibaresi eklenmek suretiyle, başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün 05 Şubat 2015 tarih ve 2874 sayılı yazısı ile borçlu şirketin 31.12.2006 tarihi itibariyle re'sen terk işleminin yapıldığının bildirildiği ve şikayetçi vekilinin İİK'nın 347. maddesinde düzenlenen süreler geçtikten sonra 09.04.2010 tarihinde şikayette bulunması nedeniyle sanık hakkında şikayet hakkının düşürülmesi yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, tebliğnameye aykırı olarak İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 23.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....