Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, yapılan yargılama sonucu verilen şahsi iflas kararının icrası için dosyanın Ankara 21....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki düzenlemesinde çocuğun menfaatleri yanında analık ve babalık duygularının tatmini de esastır. Ortak çocuk Nisan 2012 doğumludur. Mahkemece baba ile ortak çocuk arasında; çocuk 6 yaşına gelinceye kadar her ayın birinci ve üçüncü hafta sonları yatısız olacak şekilde; çocuk 6 yaşını doldurduğunda ise her ayın birinci hafta sonu yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmuştur....

      ilişkisinin düzenlenmesine karar verilmiş ise de, davacı vekilinin 20/09/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında velayete ilişkin taleplerinden ve koruma kararının kaldırılması taleplerinden vazgeçtiğinin beyan etmesine rağmen, davacı vekilinin beyanının feragat olup olmadığının açıklattırılmadığı, nihai karar verilirken de söz konusu taleplerin ayrı ayrı davalara ilişkin olmasına rağmen yerel mahkemece velayet ve koruma kararı yönünden herhangi bir olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğu, yerel mahkemenin kabulüne göre, şahsi ilişkinin düzenlenmesi talebinin kabulü nedeniyle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilirken davanın yasal hasmının kim olduğunun açıklanmadığı, ayrıca; davalı kurumun yasal hasım olduğunun gözetilmediği vekalet ücretinin kimden tahsil edileceğinin karar gerekçesinde açıklanmadığı, davanın toplu dava olarak velayetin kaldırılması, koruma kararının kaldırılması ve şahsi ilişki düzenlenmesi şeklinde açılması göz önüne alınarak...

      Tarafların müşterek çocuklarının velayetleri anneye verilmiş baba ile şahsi ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Davacı kadın yatılı şahsi ilişkinin kaldırılması yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuş ise de çocukların yaşları , babanın çocuklara yönelik olumsuz davranışının bulunmaması, çocuklarla baba arasında kurulan şahsi ilişkinin çocukların baba sevgisini tatması ve baba ile birlikte vakit geçirmelerinin menfaatlerine olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesince belirlenen kişisel ilişki süresinin içtihatlara ve çocukların menfaatlerine uygun olduğu görülmekle davacı kadının yatılı şahsi ilişkinin kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Şti'ne, davalının şahsi garantisi ile akaryakıt satıldığını alacağın ödenmediğini iddia ederek 44.915 TL'nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili savunmasında, akdi ilişkinin davacı ile dava dışı ATF Ltd. Şti arasında olduğunu, müvekkilinin şahsi garanti vermediğini, şirket ortağı olmasının borçtan sorumlu olacağı anlamına gelmediğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının akdi ilişkinin tarafı olmadığı ve borcu ödemeyi taahhüt ettiğinin kanıtlanamadığı bu nedenle husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        Müşterek çocuk ile davacının Belçika ülkesinde yaşadıkları, ülkede 1 Temmuz ile 1 Eylül tarihleri arasında okulların tatil olduğu, müşterek çocuğun ilk öğretim öğrencisi olduğu, davacı annenin Türkiye'de ikametinin bulunmadığı, mahkemece baba ile çocuk arasında kurulan şahsi ilişkinin infazının müşterek çocuğun yararına olmadığı, müşterek çocukla baba arasında şahsi ilişkinin tamamen kaldırılmasının da çocuğun gelişimi ve üstün yararına aykırı olduğu, sir içeriği, müşterek çocuğun üstün yararı dikkate alınarak ;davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile mahkemenin şahsi ilişki hükmünün kaldırılarak "baba ile çocuk arasında her yılın 15 temmuz günü saat 10.00'da almak ile 25 temmuz günü saat 17.00'de teslim etmek üzere şahsi ilişki kurulmasına" şeklinde yeniden hüküm tesisine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        Bu nedenle mevcut şahsi ilişkinin yatılı olmayacak şekilde yeniden düzenlenmesi çocuğun üstün yararına uygun bulunmuştur. Uzmanların süreli olarak şahsi ilişki kurulması, daha sonra yeniden değerlendirilmesi yönündeki görüşleri, yukarıda gösterilen yasal düzenlemelere göre koşulların değişmesine bağlı olarak her zaman yeniden dava açılmasının mümkün olması ve ileride gerçekleşebilecek koşulların mahkemece önceden öngörülmesi ve dikkate alınmasının mümkün olmaması nedeniyle dikkate alınmamış ve mevcut koşullara göre değerlendirme yapılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlatlık İlişkisinin Kaldırılması, Biyolojik Anne ile Çocuk Arasında Şahsi İlişki Hakkı Tanınması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, evlatlık ilişkisinin kaldırılması talebinin reddine, şahsi ilişki kurulmasına yönelik dava konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olup hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde, evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını ve evlatlık alınanla davacı arasında şahsi ilişki tesisine karar verilmesini istemiş; mahkemece, davanın reddi ile davacının yaptığı masraflar ve davacı yararına takdir edilen vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar davalı ... vekili tarafından masraf ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir....

          Bu karara karşı, davacı vekili; süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; hükmedilen nafaka miktarına yönelik, davalı vekili ise; süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararı kabul etmediklerini, öncelikle belirlenen şahsi ilişki sürelerinin baba ile çocuk arasındaki bağı koparacağını, çocuk 15 yaşına gelene kadar 4 yılda toplamda 5 kez müvekkili ile görüşebileceğini, şahsi ilişkinin bu şekilde tesisinin çok zor olduğunu, nafakanın artırılmasını gerektirecek hiçbir sebep bulunmadığını, müvekkili lehine vekalet ücreti de takdir edilmediğini belirterek, davanın tümden reddi ile müvekkili lehine vekalet ücretine yönelik istinaf talebinde bulunmuşlardır....

          Birleşen dava Dava dilekçesi; Davalı davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının boşandığını, ortak çocukların velayetlerinin anneye verildiğini, baba ile şahsi ilişki tesis edildiğini, yatılı şahsi ilişkinin pandemi nedeni ile çocukları riske soktuğunu belirterek şahsi ilişkinin görüntülü iletişim araçları ile görüşme şekline çevrilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi ; Davacı davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; dava ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; birleşen davanın reddini istinafa getirmiş, birleşen dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu