WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık; tek satıcılık sözleşmesinin feshi nedeniyle teminat olarak ödenen 100.000 TL nin davalıdan istirdadının mümkün olup olmadığı hususuna ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, tek satıcılık sözleşmesinin sözleşmeye konu malların ayıplı olduğu iddiası ile feshi neticesinde bayi (tek satıcı) tarafından üreticiye ödenen teminatın iadesi için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 26.10.2004 tarihinde aracını harici olarak davalıya satıp teslim ettiğini, davalının da aracı harici olarak başkasına sattığını, aracı harici olarak davalıdan satın alan kişinin aracı kullanması için verdiği kişinin 26.12.2004 tarihinde araçla kaza yaptığını, kaza nedeniyle ödeme yapan sigorta şirketinin müvekkili aleyhine alacağını rücuen tahsil için icra takibi başlatıldığını, itirazları ile duran takip için açılan itirazın iptali davası sonucunda müvekkilinin ... Sigorta A.Ş.'...

      Dava resmi biçimde yapılan satış vaadi sözleşmesi ile harici satım sözleşmelerinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanununun 89.maddeleri uyarınca taşınmaz mülkiyetini nakleden sözleşmeler resmi şekil şartına tabi olup, resmi şekilde yapılmayan taşınmaz mülkiyetini aktaran sözleşmeler geçersizdir. Bu açıklamalar doğrultusunda davacılar, davalı ... ile yapılan 12.6.1984 tarihli noter satış vaadi sözleşmesine dayandıklarından ...’nın 541 sayılı parseldeki payının davacılar adına tesciline ilişkin kararda yasaya aykırılık yoktur. Ne var ki davacıların tescil için dayandığı harici satım sözleşmeleri mülkiyet aktarımı için yeterli olmamakla birlikte davalılar ... mirasçıları kararı temyiz etmediklerinden bu kişiler yönünden inceleme yapılmamıştır....

        Bu nedenle bu talep yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Yapılan masrafların iadesi yönünden ise; zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, bu sebeple davanın reddine karar verilmiştir gerekçesiyle" davanın ödenen bedelin iadesi yönünden husumetten reddine; daireye yapılan masrafların iadesi talebi yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Mahkemece, daireye yapılan masrafların iadesi talebi yönünden zamanaşımı nedeniyle davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, davada; 07.11.1999 tarihli, daire satışını konu edinen harici satış sözleşmesine dayanılarak, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tazminat talep edilmektedir. Sözü edilen sözleşme incelendiğinde; Alan'ın ..., Satan'ın ... vekili... olduğu görülmektedir. Sözleşmede satan olarak geçen şahısların Baba-Oğul oldukları da dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

          GEREKÇE; Dava; hisse devir sözleşmesi ve taşınmaz devri sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi talebi ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Taraflar arasında davacının ... TL bedelli ödemeyi şirket devir sözleşmesi başlıklı 2020 tarihli sözleşme uyarınca davalı ... hesabına yatırdığı hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Hisse devir başlıklı adi yazılı sözleşmenin incelenmesinde; davalı şirketin ve şirket adına kayıtlı taşınmazın davacıya devrinin kararlaştırıldığı, kapora bedeli olarak ... TL ödeme yapıldığı, ... TL nin 01.11.2020 tarihinde ödendiği takdirde devir işlemlerinin tamamlanacağının taraflarca kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Davacı açmış olduğu davada ödediği bedelin iadesini talep etmekle bu iradesi sözleşmenin feshedildiği iradesini yansıttığından sözleşmenin dava dilekçesi ile feshedildiği mahkememizce kabul edilmiştir. Bu nedenle davacının ödediği bedelin iadesini talep edebileceği anlaşılmıştır....

            GEREKÇE: Dava, İİK'nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı finansal kiralama sözleşmesine konu malın teslim edilmemesi nedeniyle makine bedeli ve faizi kapsamında oluşan alacağa dayalı olarak başlattığı icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açmıştır. İlk derece mahkemesi tarafından; "Davalı finansal kiralama şirketi malın satıcısı olmayıp davacının geç teslim nedeniyle bedel iadesine yönelik satım sözleşmesine dayalı talep makine bedelini ödeyen ve makinenin mülkiyetini de elinde bulunduran davalı finansal kiralama şirketine karşı yukarıda yer alan sözleşme maddesi de dikkate alınarak davalıya karşı yöneltilemeyeceğinden, davalının işbu itirazın iptali davasında davalı sıfatının bulunmadığı ve bu nedenle de iş bu davanın sıfat (pasif husumet) yokluğu nedeniyle reddine." karar verilmiştir. Davacı vekili yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Davacı, davalı ile 10/10/2012 tarihinde kat alım-satım sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince daire bedelinin 91.500,00 TL olduğunu, davalının 86.500,00 TL'lik kısmı ödediğini, ancak bakiye 5.000,00 TL'yi ödemediğini, bunun üzerine 5.000,00 TL üzerinden davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, geçersiz satım sözleşmesine istinaden kararlaştırılan cezai şartın da geçersiz olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapulu taşınmazın adi senetle satışının kararlaştırılmasından kaynaklanan eksik bedelin tahsiline ilişkindir. Taraflar arasındaki sözleşme ile taşınmazın 91.500 TL'ye satışı düzenlenmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil olmadığı takdirde bedel istemine ilişkin olduğu, hükmün bedelin tahsiline yönelik kurulduğu ve hükmü bedele yönelik olarak davalının temyiz ettiği anlaşıldığından, temyiz edenin sıfatı da dikkate alınarak inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 16.01.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile 124.800TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile tahsiline, 15/12/2014 tarihli " Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi" başlıklı sözleşmenin geçersiz olduğunun ve bu nedenle bu sözleşme gereğince davalıya borçlu olmadığının ve sözleşmeye dayalı olarak düzenlenen 61 adet 525.500TL bedelli senedin geçersizliğinin ve bu senetler nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmi;, karara karşı, davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesince, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dava, harici satım sözleşmesine dayalı ödenen bedelin istirdatı, sözleşme gereği verilen senetlerin iptali ve sözleşmeden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde davalı ve dava dışı ... İnş. San. Tic....

                    Yerel Mahkeme ile Özel Daire arasındaki uyuşmazlıkta asıl çözümlenmesi gereken husus ön alım hakkının kullanılması sonucu iptale konu olan taşınmaz satımında, tapuda satış bedeli olarak gösterilen bedelin, taraflar arasındaki harici sözleşmede kararlaştırılıp fiilen ödenen bedelden düşük olması durumunda alıcının; satıcıya ödediği ancak tapuda bildirmediği fark bedelden kaynaklanan zararına, satıcının neden olup olmadığı ve dolayısıyla da bu bedelin satıcı yönünden sebepsiz zenginleşme teşkil edip etmeyeceği; sonuçta da davacı alıcının bu hukuksal nedene dayanarak alacağının tahsilini isteme olanağı bulunup bulunmadığıdır. 17. Gelinen aşamada, davacının uğradığını iddia ettiği zararın kaynağının tespiti gerekir. 18. Dosyada bulunan ve imzası inkâr edilmeyen harici satış sözleşmesi kapsamına göre taşınmazın satış bedeli taraflarca 35.000,00TL olarak kararlaştırılmış ancak resmî satış sözleşmesinde bedel 100,00TL gösterilmiştir. 19....

                      UYAP Entegrasyonu