ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2020 NUMARASI : 2020/63 ESAS DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T3 avukat olduğunu söyleyerek müvekkilinin güvenini kazandığını, içinde kızının oturduğu dairenin ipotek alacaklısı bankanın başlattığı icra takibinde ihale ile davalılardan Abdurrahman'a satılması üzerine onunla ortak çalışan Fatih'in aracılığı ile taşınmazı aralarındaki adi yazılı sözleşme ile 580.000TL'sına satın aldığını, paranın 274.000TL'lik kısmını banka yoluyla ödediğini, ancak tapuda devir işlemi işlemine yanaşmadıklarını, müvekkilinin sürekli olarak oyalandığını, bu nedenle ödenen kısmın iadesini talep ettiklerini ancak davalıların iadeye yanaşmadıklarını ve sebepsiz yere zenginleştiklerini, davalılar aleyhinde ödenen kısmın geri tahsili için icra takibi başlattıklarını ancak icra takibine itiraz etmeleri nedeniyle takibin durduğundan bahisle itirazın iptalini ve davalıların mal varlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasını...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile aralarında taşınmaz satışına yönelik sözleşme düzenlendiğini, sözleşme uyarınca davalıya toplam 25.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını, davalıya ödenen cayma akçesinin, satışın gerçekleşmesi halinde satış bedelinden indirileceğinin, satıştan davalı satıcının vazgeçmesi halinde ise, bahse konu bedelin iki katının davalı tarafından kendisine ödeneceğinin kararlaştırıldığını; davalının kendisini oyaladığını, taşınmazın devrini gerçekleştirmediğini, davalının satıştan vazgeçtiğini, davalıya ödenen 25.000,00 TL cayma akçesi için, 10.08.2013 vade tarihli 20.000,00...
Taraflar arasında harici araç satım sözleşmesi düzenlenmiş ise de 2918 sayılı KTK'nun 20/d maddesine göre araç satış ve devri ancak resmi şekilde yapılabileceğinden harici satış sözleşmesi geçersiz olup bu sözleşmenin 7. maddesinde yer alan şartlar da esas sözleşmeye bağlı olarak geçersiz hale gelecektir. Bu durumda araç kayıt maliki adına tahakkuk ettirilen verginin davacı üzerinde bırakılması ve dolayısıyla davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabul hükmü kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Benzer mahiyetteki hükümler mevcut harici taşınmaz satışı sözleşmesine yönelik değerlendirmeyi içerir Yargıtay 3. HD'nin 15/03/2021 gün ve 2020/11102 E.-2021/2709 K. sayılı kararında özetle, "...Dava, harici satım sözleşmesi nedeniyle ödenilen bedelin ve cezai şartın işlemiş yasal faizi ile tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davaya konu, 28/09/2017 tarihli emlak alım satım sözleşmesi; TMK'nın 706, BK'nın 213 (TBK'nın 237), Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89'uncu maddeleri uyarınca resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. Bu nedenle, taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebilirler. Davacının dayandığı 28/09/2017 tarihli sözleşmenin 2. maddesinde "Satış bedelinin 130.000- TL'si peşin" olarak belirtildiği, devamı 3. maddesinde ise "Bu sözleşme imzalandıktan sonra, Borçlar Kanunu'nun 156/2 maddesine göre, taraflardan ALICI, bu emlağı almaktan vazgeçtiği taktirde, verdiği kaparoyu geri alamayacaktır....
İcra Dairesinin 2017/8840 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 122.000 TL ile takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden devamına, davacının 3.000 TL asıl alacak ile işlemiş faize yönelik itirazın iptali talebinin reddine, 122.000 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karar süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Mahkemece; davacının, davalının banka hesabına para gönderme nedeninin daire satışı olduğu hususunu ispat edemediği, bu durumda paranın borç ödeme amacı ile gönderildiğinin kabulü gerektiğinden bahisle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, sözlü harici satım sözleşmesi nedeniyle, davacı (alıcı) tarafından davalıya (satıcı) ödendiği ileri sürülen satım bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı, eldeki davanın konusunu oluşturan sözlü satım sözleşmesi nedeniyle davalı hakkında dolandırıcılık iddiasıyla savcılığa şikayette bulunduklarını, bu nedenle davalı hakkında başlatılan soruşturmanın devam ettiğini bildirmiştir. Davacı tarafından delil olarak bildirilen savcılık soruşturması sonucunda, davalı hakkında ceza davası açılabileceği ortadadır. TBK'nun 74. maddesi gereğince hukuk yargıcı, ceza mahkemesinin beraet kararı ile bağlı değil ise de, ceza mahkemesince belirlenecek maddi olgular ile bağlıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile aralarında, ... ili, ...ilçesi, 26001 ada 3,4,5 parselde kayıtlı 5 katlı 96 daireli taşınmazda bulunan 58 no'lu bağımsız bölümün 45.000,00 TL bedelle satışı konusunda 02/11/2012 tarihli adî yazılı sözleşme imzalandığını, satış bedelinin banka havalesi ile gönderildiğini, davalının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmediğini, taşınmaz satım sözleşmesinin geçersiz olduğunu ve davalının satım bedelini iade etmediğini, bu arada davalıya ödenen paranın alım değerinin düştüğünü, satış bedeli olarak ödenen 45.000,00 TL'nin dava tarihine göre ulaştığı bedelin kendisine...
Harici satım sözleşmesindeki değer sözleşmenin tarafı olmayanlar açısından bağlayıcı olmadığından davacı ... ile temlik alan yönünden bağlayıcı değildir. Bu nedenle, uyuşmazlık konusu olan taşınmazların harca esas değerlerinin saptanması amacıyla mahallinde keşif yapılmak suretiyle harca esas değerleri belirlenerek, belirlenen bu değer üzerinden eksik harcın tamamlanmasına karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle dava dilekçesindeki tüm taşınmazların harici satım sözleşmesindeki yazılı değerleri üzerinden harcın tamamlatılmasına karar verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 29/04/2014 NUMARASI : 2012/291-2014/304 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
Mahkemece, harici araç satım sözleşmenin mülkiyeti geçirmese de tarafları bağlayacağına dayanılarak davanın kabulüne, 18.565,48 YTL nin davalıdan tahsiline, aracın davalıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1–Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının 2009/1753-7366 aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2–Dava taraflar arasında düzenlenen 3.11.2004 tarihli harici araç satım sözleşmesi gereği devri yapılamayan araç için ödenen bedellerin iadesi ile cezai şartın tahsiline ilişkindir.Taraflar arasındaki sözleşme 2918 sayılı yasanın 20/d maddesi uyarınca resmi şekilde yapılmadığından geçersizdir. Sözleşme geçersiz olduğundan cezai şart ta geçersizdir....