Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; taraflar arasındaki sözleşme gereği kredi alamayan davacının ödediği kaparoyu davalıdan isteme hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı tarafın hükmün gerekçesine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava, adi yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen kaporanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini içeren icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; harici gayrimenkul sözleşmesi gereğince satıcıya ödenen kaporanın tapu devrinin gerçekleşmemesi halinde geri istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/450 Esas KARAR NO : 2021/406 DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 10/09/2020 KARAR TARİHİ : 05/07/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP : Davacı vekilince mahkememize sunulan 10/09/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında yapılan haricen satış sözleşmesi gereği ... plakalı 2016 model ... marka aracın 165.000,00-TL bedelin nakden ödenmesi karşılığında davalı şirketten müvekkilince satın alındığını aracın müvekkiline teslim edildiğini, aracın kredi borcu olduğundan resmi devrin gerçekleştirilmediğini, aracın müvekkilinin kullanımındayken taraflar arasında ihtilaf doğduğunu, davalı şirketin asılsız olarak sözleşme olmasına rağmen ... plakalı aracın çalındığını, güveni kötüye kullanılarak alınıp götürüldüğünü belirterek şikayetçi olduğunu ve araç üzerine...

      Uyuşmazlık, harici taşınmaz satımına dayalı olarak ödenen paranın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesine yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taşınmazların satışına ilişkin resmi şekilde sözleşme yapılmadıkça TMK. 706.ve TBK'nun 237., Tapu Kanununun 26.ve Noterlik Kanunu'nun 60.maddeleri gereğince harici satış sözleşmesi hukuken geçersizdir. Geçersiz sözleşmelerde herkes aldığını iade etmekle yükümlüdür. Dosyanın incelenmesinde; tarafların beyanlarına göre, dava konusu taşınmazın satışı için 155.000,00 TL karşılığında anlaşıldığı, davacı tarafından ilk olarak 1.000,00 TL daha sonra 4.000,00 TL davalıya kaparo verildiği, ardından resmi satışın gerçekleşmediği, söz konusu bedelin iadesine ilişkin başlatılan icra takibine itiraz edildiği anlaşılmaktadır....

        Mahkemece, aracın davalı üzerine kayıtlı olmaması nedeniyle harici oto alım-satım sözleşmesi sonucu aracın davacı adına tescilinin sağlanmasının mümkün olmaması, her iki tarafında aldığı şeyi diğerine iade etmesi gerektiği kanaati ile davanın kısmen kabulüne, davacının aracın adına tescili talebinin reddine, davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.750.00....

          Somut olayda; kıymetli evraktan kaynaklanan bir talep mevcut olmayıp, davacı tarafından harici taşınmaz satışı nedeniyle davalıya verilen, daha sonra vadelerinde ödenerek geri alındığı iddia edilen senetler sözkonusu olup, davalı tarafından edimin yerine getirilmemesi ve taşınmaz satışına ilişkin ödenen bedelin davacıya iade edilmemesi üzerine, ödenen bedelin davalıdan tahsili için başlatılan ilamsız takibe itirazın iptaline ilişkindir. Bu durumda, davaya bakma görevi genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Hal böyle olunca mahkemece; tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilip, tüm deliller toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

            İNCELEME VE GEREKÇE Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasında satım sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ve davacıya ait ... plakalı aracın satılarak davalıya teslim edildiği sabittir....

              Davacının harici satış nedeniyle davalı yana bedel ödediğinin kanıtlanması halinde harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. (Yargıtay 7. HD'nin 2022/5754 E 2023/1210 K sayılı ilamı). Somut olayda; davacı vekili, davalı ve davalının eşi Cemal'in, 1995 yılında davalının annesi Nergis Şenkök adına tapuda kayıtlı adına tapuda kayıtlı dava konusu taşınmazı harici olarak satın aldığını ancak tapuda devrin yapılmadığını belirterek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili, bu mümkün olmadığı taktirde 1995 yılında ödenen bedelin dava tarihindeki rayiç değerinin tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacıların murisi ile davalı arasında yapılan ........1985 tarihli harici satım sözleşmesine konu edilen taşınmazın (120 m2 arsa), davalı tarafından davacıların murisi olan ...........'...

                S.3 -MUHALEFET ŞERHİ- Taraflar arasında 50.000,00 TL ve KDV karşılığında bilgisayar paket programı satım ve bu programla ilgili bir yıl süreli 43 saat eğitim desteği sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşme çerçevesinde davacının, paket programı teslim aldığı .... 10.000,00 TL + 25.000,00 TL olmak üzere 35.000,00 TL ödeme yaptığı, bu ödemeden 25.000,00 TL' nin davalı şirket tarafından .... alındığı ancak 10.000,00 TL'nin alınmadığı dosya içeriğiyle sabittir. Yerel mahkeme ayıplı ifa nedeniyle sözleşmenin geriye etkili olarak feshedildiğini kabul ederek davacının ödediği bedelin tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiş ve Sayın çoğunluk bu kararı onamıştır. Sayın çoğunluğun sözleşmenin feshi ve bedelin geriye alınması gerektiği görüşüne katılmakla birlikte, ödenen bedelden sadece davalı şirketin tahsilini kabul ettiği “25.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi” gerektiği belirtilerek kararın bozulması düşüncesinde olduğumdan onama kararına karşıyım....

                  takibi yaptığını ancak davalının haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek vaki itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu