Hukuk Dairesinin 2018/2827 esas 2019/1144 karar sayılı ilamı ile; davanın niteliğinin istihkak davası olduğu belirtilerek istihkak hükümleri çerçevesinde yargılama yapılması için mahkeme kararının kesin olarak kaldırılmasına karar verildiği, kaldırma ilamı doğrultusunda, UYAP üzerinden yapılan sorgulamada, mahkemece 2020/24 esas üzerinden yargılamaya istihkak davası olarak devam edildiği, dosyanın derdest olduğu görülmektedir....
tasarrufun iptali gerektiğini belirterek istihkak davası açısından ispat külfetinin davacı 3. şahısta olduğunun tespitine, 3. şahsın istihkak iddiasının reddine, davalıların %20'den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, 3. şahsın istihkak iddiasının reddine karar verilmez ise tasarrufun iptali taleplerinin kabulüne, dava konusu mallarla ilgili tasarrufun iptaline, Gebze 4....
A.Ş. yetkilisinin mal bildirimi dilekçesinde beyan ettiği davalı bankaya verilen teminat mektuplarının haczi üzerine davalının istihkak iddiasında bulunduğu belirtilerek iddianın reddiyle haczin geçerliliğinin kabulüne karar verilmesi istenilmiştir. Davalı cevabında davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, haczin 6183 sayılı yasa uyarınca yapıldığından idari yargının görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş, karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 68. maddesinde, istihkak davalarına bakmaya haczi yapan tahsil dairesinin bulunduğu mahal mahkemesinin selahiyetli olduğu hükmüne yer verilmiştir. Buradaki mahal mahkemesi ifadesinden anlaşılması gerekenin genel mahkemeler olduğu açıktır. Dava, 6183 sayılı Yasanın 66. ve devamı maddelerine dayanılarak idare tarafından banka aleyhine açıldığına göre genel mahkemenin görevli olduğunda kuşku bulunmaması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, alacaklı vergi idaresi tarafından haczedilen ... ... ... ve ... ... ... plakalı araçların borçluya mülkiyeti muhafaza kaydı ile verildiğini, daha sonra mülkiyet muhafaza sözleşmesinden doğan ayni hakların 3.kişiye temlik edildiğini mülkiyetin henüz borçluya geçmediğini belirterek 6183 sayılı Yasanın 66 ve devamı evamı maddeleri gereğince istihkak davasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, alacağın araçların trafik cezalarından kaynaklanıdğını, temliğin borcun doğumundan sonra yapıldığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, davalı alacaklı belediye tarafından dava dışı borçlu hakkında 6183 Sayılı Kanuna göre yürütülen takipte müvekkiline haciz yazısı gönderildiğini, haciz ihbarnamesine itiraz süresinin geçirildiğini, borçlunun müvekkili nezdinde hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı Belediye vekili, dava dışı borçluya imavra aykırılıktan para cezası verildiğini, borçlu hakkında 6183 Sayılı Kanun uyarınca yürütülen takipte davacı 3.kişi bankaya haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacının süresinde ihbarnameye itiraz etmediğini savunarak davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6183 sayılı Kanun'un 67. maddesine göre, istihkak iddiasının kaldırılması istemine ilişkin olup Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (17.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Dava 6183 Sayılı AATUHK'a ilişkindir. Davalı banka tarafından dava konusu haczedilen parayla ilgili ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010 /438 Esas 2012/278 Karar sayılı istirdat istemine ilişkin açtığı davanın kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre eldeki dava yönünden karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir. Kabule göre de, 1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmünü içermektedir. Anılan yasal düzenleme gereğince davalı yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nisbi vekalet ücreti takdiri de doğru görülmemiştir....
Davacılar, hacizli taşınmaz üzerinde bulunan dava konusu binaların kendileri tarafından yapıldığını ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuş olup, mahkemece; muhtesad tespiti ve tapu tescil davası yönünden taşınmazların bulunduğu yer mahkemesinin HUMK’nın 13. maddesi gereğince kesin yetkili olduğundan bahisle yetkisizliğe; istihkak davası yönünden ise, davanın reddine hükmolunmuştur. Davacılar vekilinin 12.03.2008 tarihli celsedeki, mülkiyet tespiti ve tapu tescil talebine yönelik beyanı dışında, gayrimenkulün aynına yönelik olarak usulünce açılıp harçlandırılmış bir davası bulunmamaktadır. 12.03.2008 tarihli celse beyanı ise, HUMK’nın 83 ve devamı maddeleri gereğince dilekçeye bağlanmış ve harçlandırılmış bir ıslah talebi değildir. O halde, davacının mülkiyet tespiti ve tapu tescil talebine yönelik bir davası olmamasına rağmen, varmışçasına bu talep yönünden mahkemenin yetkisizliğine hükmolunması isabetli olmamış, bozmayı gerektirmiştir....
Ankara 2.İcra Hukuk Mahkemesi ise; davanın Ticaret Mahkemesine açıldığı ve istirdat davası olduğu,anılan Mahkemece davanın istihkak davası olarak nitelendirilip görevsizlik kararı verildiği, İcra Mahkemesinin istihkak davalarına bakmaya görevli olduğu, icra dosyasındaki haciz lerin kaldırıldığı dolayısıyla istihkak yönünden davanın konusuz kaldığı görüldüğünden bu yönde karar verilmesi gerektiği, ancak istihkak davasının devamı halinde ve borcun ödenmesi durumunda istirdat davasına dönüşecek davaya İcra Mahkemesince bakılmasının mümkün olduğu,oysa istirdat ve istihkak yönünden Mahkemelerine açılmış dava bulunmayıp Ticaret Mahkemesinin yorumuna dayanılarak istihkak davası yönünden dosyanın mahkemelerine gönderildiği,istirdat yönünden açılmış bir dava bulunmadığı, bu nedenle alacak davasına dönüşmüş bulunan haciz sırasında ödenen paranın genel Mahkemelerde açılacak dava ile takip edilmesi mümkün görüldüğünden istihkak davası yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine...
Ankara 2.İcra Hukuk Mahkemesi ise; davanın Ticaret Mahkemesine açıldığı ve istirdat davası olduğu,anılan Mahkemece davanın istihkak davası olarak nitelendirilip görevsizlik kararı verildiği, İcra Mahkemesinin istihkak davalarına bakmaya görevli olduğu, icra dosyasındaki hacizlerin kaldırıldığı dolayısıyla istihkak yönünden davanın konusuz kaldığı görüldüğünden bu yönde karar verilmesi gerektiği, ancak istihkak davasının devamı halinde ve borcun ödenmesi durumunda istirdat davasına dönüşecek davaya İcra Mahkemesince bakılmasının mümkün olduğu,oysa istirdat ve istihkak yönünden Mahkemelerine açılmış dava bulunmayıp Ticaret Mahkemesinin yorumuna dayanılarak istihkak davası yönünden dosyanın mahkemelerine gönderildiği,istirdat yönünden açılmış bir dava bulunmadığı, bu nedenle alacak davasına dönüşmüş bulunan haciz sırasında ödenen paranın genel Mahkemelerde açılacak dava ile takip edilmesi mümkün görüldüğünden istihkak davası yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine...