İcra Müdürlüğü'nce haciz mahalinde borçlunun bizzat hazır bulunması bilgisayar ortamında yapılan araştırma da borçlu adına evrakların ve dosyaların bulunduğunun tutanağı derç edildiği borçlu ile istihkak iddiası sahibinin soyisimlerin aynı olduğu, aralarında organik bağ bulunduğu gerekçeleriyle İİK 97 maddesinin uygulandığı İstanbul 23. İcra Hukuk Mahkemesi 2020/395 E. 2020/319 K. sayılı kararı ile takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin dilekçesinin incelenmesinde yukarıda anılan İcra Müdürlüğü kararının şikayet ettiği terditli olarak istihkak iddiasında bulunduğu anlaşılmıştır. Yerleşik yargıtay kararları uyarınca İcra Memur muamelesini şikayet ile istihkak davasının terditli olarak açılabileceğinin kabul edildiği, yine her ne kadar İstanbul 23....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayete konu işlem İİK'nın 97 nci maddesi uygulamasından bağımsız olarak dikkate alındığında, haciz işleminin yapıldığı adresin borçlu adresi olmadığı, bu adreste borçluya ödeme emri tebliğ edilmediği, borçlunun haciz sırasında haciz mahalinde bulunmadığı, borçluya ait evrakın da bulunmadığı dikkate alındığında, İcra Müdürlüğünce dosyanın İİK'nın 97 nci maddesi gereğince işlem yapılmak üzere gönderilmesinin isabetsiz olduğu, muvazaa ve organik bağ iddiasının istihkak davasında değerlendirilebilecek bir husus olduğu, istihkak iddiacısının imzasının haciz tutanağında bulunmamasının tek başına İİK'nın 97 nci maddesine göre işlem yapılmasını gerektirir bir husus olmadığı, üçüncü kişi vekilinin 16.04.2021 tarihli dilekçesinde istihkak iddiasını tekrar ileri sürdüğü, bu durumda geçerli bir istihkak iddiasının da bulunduğu, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, istinaf...
İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK'nin 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. İİK'nin 97/6 maddesi gereği prosedürün işletilmemesi halinde, dava açma süresi henüz başlamayacağından 3.kişi, hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar istihkak davasını açabilir. Prosedürün işletilmesi halinde ise icra mahkemesince verilecek kararın ilgiliye tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde davanın açılması gerekir. Somut olayda, haciz 10.12.2014 tarihinde yapılmıştır. Üçüncü kişi ... haciz yerinde istihkak iddiasında bulunmuştur. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK'nin 97/1 maddesindeki prosedür işletilmiş ve İcra Mahkemesince 24.12.2014 tarihinde verilen takibe devam kararı ilgiliye 23.03.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen, 7 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 07.04.2015 tarihinde dava açılmıştır....
İcra Müdürlüğünün karar vermediği ve karar vermeye kanunen yetkisi bulunmadığı bir işlem hakkında takibin devamı yada durdurulması hakkında da ... İcra Dairesinin bağlı olduğu ... İcra Mahkemesinin yetkili olmadığı, takibin devamı ya da durdurulması davasını inceleme ile görevli mahkemenin de haciz kararını yazan asıl icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi olduğu, haciz kararı ... İcra Müdürlüğü tarafından yapıldığından haczin İİK.nin 97. maddesi yerine İİK.nin 99. maddesi uyarınca yapıldığına karar verme yetkisinin asıl icra dairesi olan ... İcra Dairesinde olduğu, somut olayda "İstihkak İddiası Nedeniyle Takibin Taliki Veya Devamı" davasına da ... 31. İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu ... Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesinin bakmakla yetkili olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın yetkili ......
Her ne kadar İcra Müdürlüğü'nce 02/08/2022 tarihli haciz işlemine yönelik olarak davacı T2 istihkak iddiası nedeni ile İİK 96- 97. maddesi hükmünce istihkak iddiası hususunda karar verilmek üzere dosyanın İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ise de; haciz tutanağında haczedilen menkuller belirtilmediği gibi istihkak iddiasına ilişkinde herhangi bir beyanın da geçirilmediği, başka dosyada yapılan haciz işlemine atıf yapılmak suretiyle haciz yapılmasının mümkün olmadığı, bu haliyle usulüne uygun olarak haczedilmeyen menkullere ilişkin olarak İcra Müdürlüğü'nce alınan 05/08/2022 tarihli karar hukuki sonuç doğurmayacağından söz konusu kararın kaldırılmasını istemekte de davacının hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmıştır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/542 esas 2019/104 karar numaralı ilamı ile hacze konu mallara ilişkin olarak Servel Tekstil Şirketi tarafından yetkili kişi aracılığıyla da istihkak iddiasında bulunulmaması nedeniyle alacaklı vekilinin İİK'nın 99. maddesine göre istihkak davası açmada hukuki yararı olmadığı belirtilerek icra müdürlüğü kararının iptaline karar verildiği, davacı şirket tarafından da haciz tarihinden itibaren yedi günlük yasal süresi içinde geçerli bir istihkak iddiası yapılarak istihkak davası açılmadığı ve 09/10/2017 haciz tarihinden sonra 18/03/2020 tarihinde istihkak davası açması nedeniyle davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle istihkak davasının süre yönünden reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı alacaklının yine aynı ürünlerle ilgili olarak Gebze 4....
İcra Mahkemesi'nin 12.06.2014 tarih ve 2014/631-504 sayılı kararıyla takibin devamına karar verildiği, adı geçen 3. kişiler tarafından hacizli menkullerin kendilerine ait olduğundan bahisle aynı mahkemenin 2014/666 Esas sayılı dosyasından görülmekte olan istihkak davası açtıkları, bilahare, alacaklının haczedilen malların satışını talep ettiği, söz konusu istemin mahcuz menkullerle ilgili istihkak davasının henüz sonuçlanmadığı gerekçesiyle icra müdürlüğünce reddedilmesi üzerine alacaklının anılan karara karşı şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davası kendiliğinden takibi durdurmaz. Öte yandan, icra mahkemesince İİK'nun 97/1. maddesi uyarınca takibin devamına karar verildiği gibi halen derdest olduğu anlaşılan istihkak davası sırasında da takibin ertelenmesi yönünde verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığı dosya kapsamıyla sabittir....
İcra Müdürlüğünce üçüncü kişinin istihkak iddiası üzerine İİK'nin 97. maddesi gereğince istihkak iddiası hakkında varsa itirazlarını bildirmeleri için, varaka düzenlenerek alacaklı ve borçluya tebliğe gönderilmiştir. 17.07.2014 tarihinde alacaklı vekiline istihkak iddiasına ilişkin varaka tebliğ edilmiş, alacaklı vekili yedi gün içinde davayı açmıştır. Ne var ki alacaklı vekiline istihkak iddiasının bildirilmesine yönelik tebligat usulüne uygun değildir. Bu durumda alacaklının 23.07.2014 tarihinde açtığı eldeki dava ile istihkak iddiasına itiraz ettiğinin ve itirazın sürede olduğunun kabulü gerekir. Öyle ise Mahkemece tarafların tüm delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi yerinde görülmemiştir....
Mahkemece toplanan delillere göre; davanın İİK 97/9. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar verilmiş hüküm davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak istemine ilişkindir. Davacı 3.kişi gıyabında yapılan hacizden 17.03.2009 tarihinde haberdar olduğunu belirtmiş, aksi davalı alacaklı tarafından iddia ve ispat edilememiştir. Davacı 17.03.2009 tarihli dilekçesi ile icra Müdürlüğüne istihkak iddiasında bulunmuştur. Yasal süresi içinde yapılan bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İİK'nun 96 ve 97.maddelerinde ne gibi işlemler yapılacağı gösterilmiştir.Şayet prosedür işletilmemiş ise dava açma süresi henüz başlamayacağından 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir....
Mahkemece toplanan delillere göre; davanın İİK 97/9. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar verilmiş hüküm davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak istemine ilişkindir. Davacı 3.kişi gıyabında yapılan hacizden 17.03.2009 tarihinde haberdar olduğunu belirtmiş, aksi davalı alacaklı tarafından iddia ve ispat edilememiştir. Davacı 17.03.2009 tarihli dilekçesi ile icra Müdürlüğüne istihkak iddiasında bulunmuştur. Yasal süresi içinde yapılan bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İİK'nun 96 ve 97.maddelerinde ne gibi işlemler yapılacağı gösterilmiştir.Şayet prosedür işletilmemiş ise dava açma süresi henüz başlamayacağından 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir....