Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, davacı bankanın ödemek zorunda kaldığı taşınmaza ait emlak vergi borçlarını asıl vergi yükümlüsü önceki malik davalıdan rücuen talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının takibe itirazının 24.888,41 TL asıl alacak, 2.120,18 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 27.008,59 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari avans faizinin uygulanmasına, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaz davacı banka tarafından cebri icrada ihale yoluyla satın alınmıştır. Bu tarihte taşınmaz üzerindeki hak ve borçlar davacı alıcıya geçer. Uşak Belediyesince dava konusu taşınmazın geçmişe yönelik vergi borcunun bulunduğu daha önceden icra dosyasına bildirilmiş ise de, icra müdürlüğünce bu husus dikkate alınmadan taşınmazın devri gerçekleştirilmiştir....

    Mahkemece, davalı ... hakkındaki alacak miktarı kesinleştiğinden ... yönünden 3.720,69 TL üzerinden itirazın iptaline, davalı ...’nın ise 25.03.1998 tarihli ek sözleşmeyi tanık sıfatıyla imzaladığı, sözleşmeden doğacak borçlar için 3.000 TL üzerinden ipotek tesis etmeyi taahhüt edip bu amaçla tapu sicil müdürlüğüne dilekçe verdiği, ipoteğin tesis edilmediği,davalı ...’nın ...’nın davacıdan aldığı 2.600 TL borç için kendine ait taşınmaz üzerine 2.600 TL’lik ana para ipoteği tesis ettirdiği, bu ipoteğin fekki için açılan davada ipoteğin fekkine karar verilmişse de davalının ayrıca tesis etmeyi taahhüt ettiği ipotek borcunun ortadan kalkmadığı, tapu sicil müdürlüğüne verdiği ipotek beyanı ile bağlı olup davalı ...’nın hüküm altına alınan borcunun masraflar dahil 3.000 TL’lik bölümü ile sorumlu olduğu gerekçesiyle davalı ... yönünden açılan davada takibe konu alacağın faiz ve masrafları 3.000 TL’yi aşmamak ve tahsilde tekerrür olmamak üzere 3.000 TL alacağın davalı ...’dan alınarak davacıya...

      Somut olayda, davalı alacaklı ile dava dışı borçlu şirket arasında kredi sözleşmesi imzalandığı ve kredi sözleşmesinden kaynaklı doğmuş ve doğacak tüm alacakların teminatı olarak şikayetçiye ait taşınmazlarda alacaklı banka lehine limit ipoteği tesis edildiği, toplam limitin 1.170.000,00 TL olduğu, borcun ödenmemesi üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, takip öncesi işlemiş faiz talep edilmediği ve asıl alacak ile toplam alacağın 1.170.000,00 TL olarak gösterildiği ancak bunun yanında toplam asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %39 faizi ile icra masrafları ve vekalet ücreti ve iade edilmeyen 41 adet çekten kaynaklanan 52.890,00 TL tutarında sorumluluk bedelinin de istendiği fakat takip sonrasını kapsayan tüm bu taleplerin ipotek limiti olan 1.170.000,00 TL ile sınırlı olduğunun belirtilmediği, yani şikayetçi ipotekli taşınmaz malikinin sorumluluk miktarının belirtilmediği, zaten buna dayalı olarak yapılan dosya kapak hesabında da ipotek limitinin...

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İpotek veren üçüncü kişi durumundaki müvekkili hakkında takip yapılabilmesi için Türk Medeni Kanunu'nun 887. maddesi uyarınca, alacağın kendisinden istenilmesi, yani muacceliyet ihtarının gönderilmesi gerektiğini, müvekkiline ihbar yapılmadıkça müvekkili yönünden borç muaccel olmayacağından müvekkili hakkında icra takibi başlatılmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin söz konusu taşınmaza ilişkin satış sözleşmesini taşınmazın üzerinde herhangi bir ipotek kaydı bulunmadan imzaladığını, müvekkilinin satış bedelini ödediğini ve sözleşmenin ifa edildiğine dair ibraname ve teslim tutanağının dosyaya sunulduğunu, müvekkilinin ipotek borcu nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığını, davalı bankanın ipotek tesisinde iyi niyetli olmadığının açık olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; rücuen alacak talebiyle davacı aleyhine başlatılmış olan icra takibinden kaynaklı olarak İİK 72. Madde uyarınca menfi tespit talebine ilişkindir. Dava başlangıçta ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılmış, ... 22. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas, ... karar sayılı kararı ile dava hakkında görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir. ... 33. İcra Müdürlüğünün ...E Sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından, dava dışı ... banka ödenmiş olan kredi nedeniyle rücuen alacak nedeniyle davacı aleyhine 90.000,00 TL asıl alacağın ödenmesi talebiyle icra takibi başlatılmış olduğu anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dava; sigortalı işyerinde meydana gelen hasar sebebi ile dava dışı sigortalıya ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davalılar ile dava dışı ... Gıda San. Tic. Ltd. Şti. ile çatı yapım sözleşmesi imzalandığı, hasar bedelinin davacı ... firması tarafından ... San. ve Tic. Ltd. Şti'ne ödendiği anlaşılmaktadır. ... ile ... firması arasındaki ilişkinin tespitini teminen ticaret sicil kayıtlarının, dava konusu hasarın oluştuğu fabrika binasının malikinin kim olduğunun tespitini teminen tapu resmi kayıtlarının ilgili yerlerden getirtilerek evraka eklenmesi ondan sonra incelenmek üzere gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          A.Ş. ile davalılar arasında ise TBK'nun 69. maddesindeki yapı eseri malikinin sorumluluğu kapsamında bir ilişki bulunmaktadır. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu, yapı eserinin yapımındaki bozukluğa veya bakımındaki eksikliğe dayanmakta olup, sorumluluğun doğmasında, yapılıştaki bozukluk - bakım eksikliği ayrımının bir önemi yoktur. Zira, malikin sorumlu olması için bakım eksikliği veya yapılıştaki bozukluktan herhangi birinin varlığı yeterli görülmektedir. Her iki olasılıkta da yalnızca malikin sorumluluğu söz konusu olmaktadır. Bina veya yapı eseri malikinin sorumlu tutulabilmesi için; yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden zararın doğması, yapım bozukluğu veya bakım eksikliği ile zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu bakımından bulunması zorunlu unsur olan illiyet bağı yönünden ise, bu bağın kesilmesine yol açacak sebeplerin somut olayda gerçekleşmemiş olması gereklidir....

            DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 31/12/2018 KARAR TARİHİ : 21/01/2020 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili beyanlarında; dava dışı sigortalı ... Yapı Marketleri A.Ş'nin '' Odunluk Mah. Bursa adresinde faaliyet gösteren Carfoour A.V.M 'nin içerisinde bulunan işyerinde davalıya ait binada sızan atık sular nedeniyle dava dışı sigortalının bir kısım ürünlerinin hasar gördüğünü, bu hasardan yapı malikinin sorumluluğu çerçevesinde davalının sorumlu olduğunu, sigortalıya toplamda 32.307,63 Tl ödeme yapıldığının, 15.000,00 TL sovtaj bedeli düşüldüğünden 17.307,00 TL rücu alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalıya usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermediği gibi delilde bildirmemiştir. Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalıdan rücu istemine ilişkin alacak davasıdır....

              Ltd.Şti, lehine 20/03/2013 tarih ve 8459 yevmiye numarası ile ipotek tesis edildiği görülmüştür. İpoteğin fekki davası ipotekli taşınmazın malikleri tarafından ipotek alacaklısına karşı açılmalıdır. Davalı her ne kadar ipotek alacağını, alacağın temliki suretiyle temlik almış ise de henüz tapuda işlem yapılmadığından gerçek anlamda ipotek alacaklısı olarak kabul edilemez. Bu açıklamalar ışığında davacının davada aktif dava ehliyeti olmadığı gibi,davalının da davada pasif dava ehliyeti yoktur. Bu gerekçelerle HMK 114/d ve HMK 115/2 maddeleri uyarınca davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Mahkememiz bu kararına karşı davacı vekili 19/09/2018 tarihli dilekçesi ile İstinaf yoluna başvurmuştur. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2019/964 E, 2021/143K....

                Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davanın davacı taşınmazların da davalı lehine kurulan ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin olduğu, resmi senetlerde ipoteğin dava dışı bankayla oluşturulduğu ve ipoteğin davalıya temlik edildiğinin anlaşıldığı, MK'nın 884. maddesi uyarınca taşınmaz malikinin borcu ödeyerek ipotekten kurtulma hakkına sahip olduğu, davacının ipotek nedeniyle sorumlu olduğu miktarı mahkeme veznesine depo ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu