. … İSTEMİN ÖZETİ : Davacı şirket adına, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 23. maddesi uyarınca tahakkuk ettirilen 140.108,73 TL tutarındaki tretuar bedelinin tahsili amacıyla düzenlenen … tarihli … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır. DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
. … İSTEMİN ÖZETİ : Davacı şirket adına, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 23. maddesi uyarınca tahakkuk ettirilen 186.858,39-TL tutarındaki tretuar bedelinin tahsili amacıyla düzenlenen … tarihli … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 18.03.2004 gününde verilen dilekçe ile intifa ve irtifak haklarının iptal ve tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 13.03.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davada, 9.3.1998 tarihli görev verilmesine ilişkin İmtiyaz Sözleşmesi hükümlerine dayanılarak, bir kısım taşınmazlardaki davalı yararına tesis edilen intifa ve irtifak haklarının da kaldırılması istenmiş, mahkemece bu istek de kabul edilmiştir....
. … İSTEMİN ÖZETİ: Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, … Mahallesi, … ada, …, …, … ve … parsel sayılı taşınmazlara yönelik yapılan imar planı değişikliği talebinin reddine ilişkin işlemin iptali yolunda verilen Mahkeme kararının uygulanması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararının uygulanması isteminin reddine dair Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir....
lehine payı üzerinde intifa hakkı tesis ettirdiğini, ortaklığın giderilmesi davası neticesinde taşınmazın düşük bedelle satışını sağlamak ve taşınmazın tamamına malik olmak amacıyla yapılan bu işlemin gerçekte intifa hakkı tesis etmeye yönelik olmadığını ileri sürerek, tapu kaydındaki intifa hakkının terkinini talep etmiştir. Davalılar, davanın intifa hakkının tesisinden 11 yıldan fazla bir süre geçtikten sonra davanın kötüniyetle açıldığını, intifa hakkının kurulduğu tarihte taşınmaz üzerinde sera bulunduğunu ve intifa hakkı sahibi ...’ın serayı üçüncü kişilere kiralamak suretiyle intifa hakkını kullandığını savunmuşlardır. Mahkemece, intifa hakkının kurulduğu tarihten sonra 11 yıldan fazla bir sürenin geçtiği ve bu süre içerisinde davacının intifa hakkının muvazaalı olarak kurulduğunu ileri sürmediği ve paydaşın payı üzerinde başkası yararına intifa hakkı tesis etmesinin diğer paydaşları zarara uğratacağının da düşünülemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 13. maddesinin 1. fıkrasına göre 2016 yılı Ocak ayının son günü mesai saati bitimine kadar yatırılması gereken işletme ruhsat bedelinin davacı tarafından yatırılmadığının tespit edilmesi üzerine davacıya 21.116,00 TL idari para cezası uygulandığı, söz konusu idari para cezasının ve 2016 yılı işletme ruhsat bedelinin yatırılması gerektiğini belirten … tarih ve … sayılı yazının ruhsat sahibinin adresinde mahalle muhtarına 18/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği, üç aylık süre içerisinde ruhsat bedelinin yatırılmadığından ve bu süre de 18/11/2016 tarihinde dolduğundan dava konusu işlemin tesis edildiği, işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından istemin reddi gerektiği savunulmuştur. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 11.07.2019 gün ve 2013/278 - 2019/509 sayılı kararı bozan Daire'nin 20.04.2021 gün ve 2020/4060 - 2021/3843 sayılı kararı aleyhinde asıl ve birleşen davalarda davacı vekili ile asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçelerinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Asıl davada davacı vekili, asıl davada davalı şirketin üzerinde davacı lehine intifa tesis edilmiş olan taşınmazın intifa tesis tarihindeki maliki ve bayi olduğunu, intifa bedelinin peşin ödendiğini, Rekabet Kurulu kararları kapsamında intifa hakkının davacı tarafından tek taraflı terkin edildiğini belirterek bakiye intifa süresine isabet eden 20.013,67 TL, intifa bedelinin davalılar yedinde kaldığı süre boyunca elde edilen semerelerin karşılığı...
İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından; davalı idarece 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7/i maddesi ve Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği'nin 8/b maddesi uyarınca 2014 ve 2015 yılları için tahakkuk ettirilen 396.077,24-TL hafriyat bedelinin davacı şirketten tahsili amacıyla düzenlenen ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında; ödeme emrinin içeriğini oluşturan kamu alacağına ilişkin hafriyat bedelinin tahakkukuna dair işlemin ......
İmar uygulamasıyla tesis edilen kanuni ipoteğin dayanağı da idari işlem olup, bu idari işlemin iptaliyle ipotek tesisinin de illetten mücerret, yani "yolsuz" hale geleceği ve iptal edilmesi gerektiği açıktır. Ne var ki; lehine ipotek tesis edilen davalının hakkı, kadastral parseldeki mülkiyet hakkına dayalıdır ve imar uygulamasıyla oluşturulan imar parselinin, dayanak idari işlemin iptaliyle sicil kaydının yolsuz hale gelmesi nedeniyle, davalının, kadastral parselin ihyası suretiyle mülkiyet hakkına kavuşacağı tartışmasızdır. Böylesi bir durumda da, kadastral parseldeki mülkiyet hakkına dayalı olarak imar parselinde tesis edilen kanuni ipotek, ancak kaydın eski hale getirilmesi (kadastral parselin ihyası) durumunda terkin edilebilir....
İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesinin yasal dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile ödenen 14.866.332,75-TL ilave ağaçlandırma bedelinin idareye başvuru tarihi olan 17/12/2018 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiğine karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir....