Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında dava dışı ... lehine intifa hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, tapu kaydında lehine intifa hakkı bulunan ...'ı davaya dahil etmesi için davacı idareye süre verilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra, taşınmaz bedelinin intifa hakkı sona erinceye kadar bir milli bankaya çıplak mülkiyet sahibi davalı adına yatırılarak bu bedelin nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde davalı tapu malikine ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 15/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İşbu davada her ne kadar intifa tesis edilen taşınmaz maliki davalı ise de taşınmaz davalı tarafından dava dışı Çuhadar Gıda Mad....Ltd.Şti’ne 45 yıllığına kiralanmış, davacı ile dava dışı şirket arasında düzenlenen akaryakıt bayilik sözleşmesinin tarafı olmayan davalı yalnızca dava dışı şirket adına davacı lehine intifa hakkı tesis edilmesine muvafakat etmiştir. Dosyada ki delillerden anlaşılacağı üzere intifa hakkı bedelinin alındığına dair dava dışı şirket tarafından davacıya fatura düzenlenmiştir. Bu durumda he ne kadar intifaya konu taşınmaz maliki davalı ise de intifa bedelinin dava dışı şirkete verildiği ve davacının da buna ilişkin faturayı alarak ilişkiyi benimsediği kesinleşmiştir. İstanbul 6....
DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan intifa sözleşmesinin 1. Maddesi gereğince mülkiyeti müvekkiline ait olan Eyüp Sultan Mahallesi Hoca Nasreddin cad....
Tapu sicil müdürlüğünde işlem yapılıp intifa hakkı tapu kaydına işlendikten sonra Encümen Kararının usulsüzlüğü nedeniyle yine Encümence 14.05.2004 tarihinde bu karar iptal edilmiştir. Böylece intifa hakkının tapu kütüğüne tescili işleminin dayanağı da ortadan kalkmıştır. Belediye Encümeninin intifa hakkının tescili için verdiği kararın iptalini sağlayan 14.05.2004 tarihli 1291 sayılı Encümen Kararının iptali için de idari yargı yoluna başvurulmamıştır. Açıklanan tüm bu olgular karşısında tapu kütüğüne tescil edilen intifa hakkının dayanaksız kalması nedeniyle davalı ... İnşaat Taahhüt Hizmetleri San. Tic. A.Ş. aleyhine açılan davanın kabulü gerekirken reddi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1).bentte yazılı nedenlerle davalı ... İnşaat Taahhüt Hizmetleri San....
belirtilen şartlara aykırı davrandığı, davalının bu davranışı, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı bir davranış olması nedeniyle sözleşmenin feshedilmesini gerektiren önemli ve haklı bir sebep olduğu, sözleşmenin ifası amacıyla düzenlenen 155 nolu intifa Senedi de temelindeki borçlandırıcı işlemin sona ermesi halinde sebepten yoksun hale geleceği ve geçerliliğini yitireceği, bu nedenlerle 155 nolu intifa senedinin hükümsüzlüğünün tespitine ve ilgili konaklama ünitesinin tahliye ve teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili, Rekabet Kurulu’nun kararları gereği yasal zorunluluk nedeniyle intifa hakkının geçersiz hale geldiğini, davalıya atfedilecek bir kusur ve kabahat olmadığını, davalının ödemelerini yaptığını, herhangi bir borcu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, davalıya ait taşınmaz üzerine davacı lehine 05.12.2003 tarihinde 10 yıl süreli tesis edilen intifa hakkının, Rekabet Kurulu kararları doğrultusunda süresinden önce sona erdiği, intifa hakkı bedelinin kullanılmayan süreye isabet eden kısmının mahkemece benimsenen bilirkişi raporu ile 32.132,00 USD olarak tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 32.132,00 USD'nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa'nın 4/a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine dair hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce onanmasına karar verilmiştir....
Dava konusu edilen"Hazine Alacağı" konulu işlem ile borç takibatı başlatılmışsa da; işlem ile 15.10.2020 tarihli Genel Müdürlük Olur'u ile bursluluk hakkının da iptal edildiğinin belirtildiği ve davacının da dava dilekçesinde bursluluk hakkının iptaline ilişkin kısmının da iptali istemiyle davayı açtığı görüldüğünden, dava konusu işlemin iki yönden hukuk değerlendirmesinin yapılması gerekmektedir. Dava konusu işlemin, davacının bursluluk hakkının iptaline dair kısmı yönünden yapılan incelemede; İdari yargının görev alanı, idare hukuku kuralları içinde, kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla, kamu gücü kullanılarak tek taraflı tesis edilen kesin ve yürütülmesi zorunlu idarî işlemler, idari eylemler ve idari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar nedeniyle açılan davaların görüm ve çözümüyle sınırlı bulunmaktadır....
Mahkemece, toplanan delillere göre, intifa terkin bedelinin terkin tarihinde taşınmazın malikleri olan davalılar tarafından hisseleri oranında yarı yarıya ödenmesi gerektiği, davacının 7.700 TL intifa bedelini ödediğini ispatlayamadığı, intifa bedelinin intifanın tesis edildiği tarih itibariyle taşınmaz maliklerine ödenmesi gerektiği, intifa tesisi sırasında davalı ... taşınmazın 1/2 hissesine sahip olduğundan intifa bedelinin yarısının kendisine ödenmesi gerektiği, davalı ...'ın intifa tesisi sırasında taşınmazın maliki olmaması nedeniyle intifa bedelini talep edemeyeceği, davalı ...'ın davacıyı temerrüde düşürmemesi nedeniyle intifa bedeline faiz isteyemeyeceği, davalı karşı davacı şirket hakkında açılan bir dava olmadığından bu şirket tarafından karşı dava açılamayacağı gerekçesiyle asıl davada davacı tarafın yatırdığı 17.901 TL intifa terkin giderinin 8.950,50 TL sinin 28/09/2010 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı ...'...
Sayılı ilamıyla; Asıl dava bakiye intifa ivaz bedelinin sebepsiz zenginleşme uyarınca denkleştirci adalet ilkesine göre tahsili, birleşen dava ise davalıya ihtirazi kayıt altında yapılan ödemenin tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı-birleşen davada davalının talep edebileceği bakiye intifa ivaz bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre güncellenmiş değeri davalı-birleşen davada davacıya ihtirazı kayıt altında ödenen bedelden mahsup edilerek hüküm kurulmuştur....
A.Ş. lehine tesis edilen intifa hakkı karşılığı elde ettiği gayrimenkul sermaye iradını kayıt ve beyan dışı bıraktığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak re'sen tarh edilen 2013 yılı gelir vergisi ile kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; Gelir Vergisi Kanunu'nda intifa hakkı bedelinin gayrimenkul sermaye iradı olarak tanımlanmadığı, üçüncü sahıslar lehine tesis edilen intifa hakkı karşılığında elde edilen gelirin kiralama bedeli ya da kira geliri olarak kabulüne hukuken imkan bulunmadığından yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı erekçesiyle davanın kabulüne, cezalı tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiştir....