Bankasından almış olduğu kredinin müşterek borçlu müteselsil kefili olan davacının, alacaklıya ödediği borç miktarının, borcun diğer müşterek borçlu ve müteselsil kefili olan davalıdan rücuen tahsili için başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile takibin 6.025,56TL asıl alacak üzerinden takibin devamına,faiz hususunda itiraz bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının yaptığı ödeme miktarına faiz işletilmek suretiyle hatalı hesaplama yapılmıştır. Hatalı hesaplama yapılan bilirkişi raporu hükme esas alınamaz. Mahkemece yapılacak iş; tarafların yapmış olduğu ödeme miktarları toplanarak ikiye bölünmeli, çıkan miktardan davalının yaptığı ödeme miktarı düşülmeli ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır....
Şti. aleyhine başlattığı Denizli 2.İcra Müdürlüğü’nün 2021/439 Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinin durdurulması talebinin reddine ilişkin ara kararının ortadan kaldırılması ve talepleri doğrultusunda Denizli 2.İcra Müdürlüğü’nün 2021/439 Esas sayılı dosyasından yapılacak olan satışın iş bu davanın sonuna kadar tedbiren durdurulmasını; Tüm bu sebeplerle; istinaf başvurularının kabulüne, usul ve yasaya aykırı 24/03/2021 tarihli Denizli 2. İcra Müdürlüğü’nün 2021/439 Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibindeki satış işlemlerinin durdurulması talebinin reddi kararının ortadan kaldırılmasına, Tedbir talebimizin kabulü ile, Denizli 2. İcra Müdürlüğü’nün 2021/439 Esas sayılı dosyasından yapılacak olan satışın işbu davanın sonuna kadar tedbiren durdurulmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
GEREKÇE : Talep, genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespiti olmadığı takdirde iptali istemli açılan davada genel kurulda alınan kararların tedbiren uygulanmasının durdurulması istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir. Dava, davalı kooperatifin 01.02.2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespiti ve ortadan kaldırılması , aksi halde toplantının iptali ve uygulanmasının durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. Dava açılmış olması, mutlak ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirmez....
GEREKÇE : Talep, genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespiti olmadığı takdirde iptali istemli açılan davada genel kurulda alınan kararların tedbiren uygulanmasının durdurulması istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istemin reddine karar verilmiştir. Dava, davalı kooperatifin 01.02.2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespiti ve ortadan kaldırılması , aksi halde toplantının iptali ve uygulanmasının durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. Dava açılmış olması, mutlak ihtiyati tedbir kararı verilmesini gerektirmez....
DEĞERLENDİRME: İlk derece mahkemesince verilen "ihtiyati tedbir isteğinin reddi" kararının davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Dava; 6306 Sayılı Yasa gereğince yapılan eser sözleşmesinde yasanın aradığı 2/3 çoğunluğun oluşmadığı iddiasına dayalı, sözleşmenin hükümsüzlüğünün tespiti ve tedbiren de sözleşmenin uygulanmasının durdurulması isteklerini içermektedir. Esasa ilişkin uyuşmazlık; eser sözleşmesi için 6306 Sayılı Yasa'daki çoğunluk koşulunun oluşup oluşmadığı, buna göre sözleşmenin geçerli olup olmadığı hakkındadır. Geçici hukuki korumaya ilişkin uyuşmazlık ise; "mahkemece verilen ihtiyati tedbir isteğinin reddi kararının, esasa ilişkin uyuşmazlık ve taraflarca sunulan deliller çerçevesinde HMK.'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen yasal koşullara ve usule uygun olup olmadığı" hakkındadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389/1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat K A R A R 1-Davalı tarafından dava konusu 34 R 9352 plakalı aracın alımında kullanıldığını iddia ettiği, davalı ... adına kayıtlı iken kaza sonunda ağır hasar sebebiyle pert işlemine tabi tutulduğu anlaşılan 34 GMM 18 plakalı Clio marka aracın kasko sigortası sebebiyle davalı ...’a Başak Sigorta tarafından ödeme yapıldığı bildirilmiş ise de yazı cevabındaki tereddütün de giderilmesi bakımından davalı ...’a bu sebeple ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise ödeme miktarı ve ödeme tarihi ile hasarlı kısım yönünden ne işlem yapıldığının ilgili sigorta şirketinden, 2- Dava konusu 34 R 9352 plakalı Pejo marka aracın davalı ... tarafından 17.12.2003 tarihinde alımına ilişkin alış faturasının, 3- Davalı ...’ın dava konusu aracın alımında kullandığını iddia ettiği İş Bankasından çektiği taşıt kredisi ile ilgili kredinin ilk çekilmesinden itibaren tüm ödemeleri ve kredinin kapatılıp kapatılmadığını...
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 12.03.2020 tarih ve 2019/421-2020/286 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı müflis şirket iflas idare memuru tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili asıl ve birleşen davalarda, davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerinde davalı şirketten alacağı ticari kredinin (satın alacağı emtia bedelinin) teminatını teşkil etmek üzere bu şirket lehine 15/05/2012 tarihli ve 100.000,00 TL bedelli üst sınır ipoteği tesis edildiğini, davacının henüz emtia satın almadığı/kredi kullanmadığı ve davalıya borçlu bulunmadığı halde davalının kötüniyetli olarak Gaziantep 9.İcra Müdürlüğünün 2012/10450 Esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını,...
İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 1- 5737 sayılı Vakıflar Kanunu 3. maddesinde ; Mülhak Vakıf, Mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlük tarihinden önce kurulan, yönetimi vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilen ve bu kişiler tarafından ; mazbut vakıf ise bu Kanun uyarınca genel müdürlükçe yönetilecek ve temsil edilecek vakıflar ile Mülga 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin yürürlük tarihinden önce kurulan ve 2762 sayılı Vakıflar Kanunu gereğince T3 yönetilen vakıflar olarak tanımlandıktan sonra aynı Kanunun 6. ve 7. maddelerinde ise mazbut vakıfların T3 tarafından yönetilip temsil edileceği, Kanun'un (5737 Sayılı Vakıflar Kanunu) yürürlüğe girmesinden önce mazbut vakıflar arasına alınan vakıflarla, bu Kanun'a göre mazbut vakıflar arasına alınan vakıflara bir daha yönetici seçimi ve ataması yapılamayacağı hükme bağlanmıştır....
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar Vakıflar Bankası ...O. vs. arasındaki davadan dolayı ... 3. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 10.05.2016 gün ve 2015/1004 E.-2016/432 K. sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Vakıflar Bankası ...O. vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R - Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı gereğince Dairemizin görevi 30.09.1988 tarihli 1987/2 Esas, 1988/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı kapsamında kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin uyuşmazlıklarla ilgilidir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre inşaat yapan yükleniciden haricen satın alınan taşınmazla ilgili olmayıp, taraflar arasında, davalının kendisine ait gayrimenkulde yaptığı inşaattan yapılan harici satış sözleşmesi bulunduğundan, temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay Yüksek 14....
komiser talepleri ile İİK 285 ve müteakip maddelerindeki yasal şartlar göz önüne alınarak; 7101 sayılı Kanun'la değişik İİK'nın 288/1 maddesine göre geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğuracağından İİK'nın 294, 295, 296 ve 297. maddelerinin uygulanmasına, bu çerçevede mühlet içinde davacı şirket aleyhine, davacı şirket ortakları aleyhine ise sadece kefalet borçları için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hangi nedene dayanırsa dayansın, her türlü ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve muhafaza işlemleri de dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, yapılmış olan takiplerin bugünkü mevcut durumları aynen korunarak olduğu yerde durdurulmasına, ancak; davacıların işletme konularına ilişkin faaliyetlerinin devamı için elzem olan ve icra takipleri nedeniyle muhafaza altına alınan makine, teçhizat ve araçların üzerlerinde hacizler baki kalmak kaydıyla yediemin olarak davacılara tedbiren...