Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı imzaya itiraza yönelik beyanlarını tekrarla birlikte tebliğ itirazlarının imzaya yönelik olmayıp tahrifata yönelik itirazlarının bulunduğu, ancak mahkemece bu hususta değerlendirme yapılmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından takibe konu olan düzenleme ve ödeme tarihlerine yönelik tahrifat iddiasının ileri sürüldüğü, ancak mahkemece borca itiraz ve imzaya itiraz yönünden değerlendirme yapıldığı, tahrifat iddiasına yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır. HMK'nin 266. maddesi gereğince çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde, mahkeme; bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Somut olayda, borçlunun bonoda tahrifat yapıldığı yönündeki iddiaları, sözü edilen yasa hükmü gereğince bilirkişiye başvurulmadan sonuçlandırılamayacağından davacının istinaf istemi isabetlidir....

Ödeme emrinin tebliğ tarihine göre, davacı tarafından imzaya ve borca itiraz yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülmediğinden mahkemece davacının imzaya ve borca itirazının süre yönünden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamakta olup, davacının istinaf sebep ve gerekçesi yerinde değildir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde zamanaşımı itirazının süresinde olmadığını ileri sürmüştür. İİK'nın 168 ila 170. maddeleri arasında düzenlenen imzaya ve borca itiraz 5 günlük süreye tabi ise de, İİK'nın 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı iddiasının incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir. Önemli olan ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal düzenlemelerde belirlenen süre kadar zamanaşımını kesen veya durduran hallerin meydana gelmemesi ve takibin işlemsiz bırakılmasıdır....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya ve İİK'nın 169. maddesi uyarınca borca itiraza ilişkindir. İzmir 23. İcra Dairesinin 2021/11567 E. sayılı dosyasının incelemesinde; davalı T3 tarafından davacı ve diğer davalı T5 aleyhine 30.000,00 TL asıl alacak üzerinden başlatılan kambiyo takibi olduğu, takibin dayanağını 20/01/2020 tanzim, 20/01/2021 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bononun oluşturduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 26/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından imzaya ve borca itirazını İİK'nın 168/4 ve 5. maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2020 NUMARASI : 2020/160 ESAS 2020/572 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Kayseri Genel İcra Dairesi’nin 2020/58979 E. sayılı takip dosyası ile müvekkili aleyhine yapılan takip ile ilgili olarak takipteki çekte bulunan imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek imzaya itiraz ettiklerini, bu nedenle Kayseri Genel İcra Dairesi'nin 2020/58979E. sayılı dosyasında vaki davalının haksız ve yersiz takibinin durdurulmasına, ayrıca borca, imzaya, faize, karşılıksız çek tazminatına, çek komisyonuna ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiklerini, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve %10 para cezası mahkumiyetine hükmedilmesine...

Somut olayda; davalı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 15/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu yönünde bir iddiası bulunmadığı, imzaya ve borca itirazlarını 15/05/2019 tarihinden itibaren işleyen 5 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra 22/05/2019 tarihinde ileri sürdüğü, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte, takip borçluları tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, örnek 13 takipte takip borçlusunun yaptığı icra dairesinin yetkisine, borca itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeniyle tahliye talebine ilişkindir Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davalıların borca ve faize yönelik itirazlarının kısmen kabulüne, kabul edilen kısım yönünden icra inkar tazminatına ve tahliyeye karar verilmiş ise de, davalılar tarafından icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde borca ve faize itiraz edildiği gibi, icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz edildiği, davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde de davalıların icra müdürlüğünün yetkisine yönelik yaptıkları itirazın da kaldırılmasının talep edildiği, ancak ilk derece mahkemesince yetki itirazının kaldırılmasına ilişkin değerlendirme yapılmadığı, olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır....

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; senetteki imzanın davacıya ait olduğunu, bu hususun bilirkişi raporu neticesinde ortaya çıkacağını, davacının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, senette düzenleme yerinin yazılmamasının senedi geçersiz hale getirmeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının takibe konu senedin vasfı ile imzaya ve borca yönelik itirazda bulunduğu, senedin unsurları itibari ile geçerli bir kambiyo senedi olduğu, senet üzerinde yer alan imzanın davacı borçluya ait olduğu ve ödeme emrine konu alacak ve faiz hesabı doğrultusunda davacının faize, faiz oranına ve komisyon alacağına itirazının da yerine olmadığı gerekçesiyle davacının imzaya ve borca itirazlarının reddine, davacı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmolunmasına yer olmadığına karar verilmiştir....

İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacı aleyhine davalı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, takibin dayandığı senedin altındaki imzaya ve borca itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın imzaya ve borca itiraz davası olduğu, İİK'nin 168/4-5 maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılmasının zorunlu olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3081 KARAR NO : 2022/963 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YALOVA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2020 NUMARASI : 2019/270 2020/148 DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya müdericatına tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Yalova icra müdürlüğünün 2019/3459 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine yapılan takip ile ilgili olarak imzaya, borca, faize ve tüm ferilerine ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, icra takibinin durdurulmasına, davalı aleyhine kötü niyet tazminatı ile para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu