Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" KARAR Reşit olmayan mağdure ile rızaen cinsi münasebette bulunma ve rızaen alıkoyma suçlarından sanık ...'...

    Şikayete konu satış ilanı tebliğ evrakı üzerinde; tebligat mazbatasını çıkaran mercii tarafından TK'nun 23/1-8. ve Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği anlaşılmakta olup; dağıtıcının kendiliğinden satış ilanı tebliğ işlemini TK'nun 21/2. maddesi uyarınca yapması yukarıda değinilen yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırıdır. Bu nedenle, sözü edilen tebligatın usulüne uygun yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. İİK'nun 127. maddesi gereğince; taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, borçluya gönderilen kıymet takdiri raporu ve satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu gözetilerek ... yönünden şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu ...'...

      Somut olayda davacıya takip konusu alacak ve ferlileri ile dava konusu taşınmaz üzerinde haciz ve satış yetkisi verilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tesisi bozma nedeni ise de yapılan yanlışlıkların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.bendinin hükümden tamamen çıkarılarak yerine “Davacının davasının kabulü ile davacıya .... 3.İcra Müdürlüğü'nün 2010/16014 sayılı takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak borçluya ait dava konusu ......

        Mevcut düzenleme karşısında öncelikle kendisine tebliğ yapılacak şahsın adreste bulunmadığı tespit edilerek mazbataya yazılmalı, daha sonra aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine tebligat yapılmalıdır.Somut olayda satış ilanının, borçlunun adresinde bulunmadığı tespit edilmeksizin doğrudan aynı adreste bulunan eşine tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu sebeple borçluya yapılan satış ilanı tebligatı usulsüzdür. İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir....

          Somut olayda satış ilanının borçlunun adresinde bulunmadığı tespit edilmeksizin doğrudan aynı adreste bulunan eşine tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu sebeple borçluya yapılan satış ilanı tebligatı usulsüzdür. İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, İhalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğü sair iddialarının yanı sıra, satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini istemiş, mahkemece; "ihalenin usul ve yasalara uygun olarak yapıldığı, gerekli tebligatların yapıldığı" gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. İİK'nun 127.maddesi gereğince, satış ilanının borçluya tebliği zorunlu olup, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, taşınmazdaki ortaklığın aynen, olmazsa satış suretiyle giderilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, üzerinde kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurulmamış binalı taşınmazda davalı ile 1/2 şer paydaş olduklarını, kendilerinin rızaen bu binayı paylaşmaları mümkün bulunmadığından aynen veya satılarak taşınmazdaki ortaklığın giderilmesini istemiş; mahkemece, taşınmazın taksiminin aynen mümkün olmadığı, ancak tadilat ile mümkün olabileceği, bunun için gerekli olan masrafların yatırılmayacağının bildirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesi ile müvekkilinin dava konusu ...ili, ...ilçesi, ... Mahallesi, 44826 ada, 31 parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmazda davalılar ile birlikte paydaş olduğunu, taşınmazın taraflar arasında rızaen paylaşımının mümkün olmadığını belirterek dava konusu taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; davalı ...’e 6/6/2013 tarihli 150.000,00 TL bedelli genel kredi kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine 2. İcra Müdürlüğünün 2013/5450 sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, yapılan hacizde borçluya ait haczi kabil mala rastlanmadığını,ancak davalının kredi sözleşmesinden sonra dava konusu taşınmazı 8/7/2013 tarihinde ...'e satmış olduğunu belirterek yapılan satış işleminin İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince iptalini ve cebri icra yetkisi tanınarak satış isteme hakkının verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; Dava konusu taşınmazı ......

                    İcra Müdürlüğü'nün 1999/784 Esas sayılı dosyasından haczedilen 382 ada nolu taşınmazın satışının yapıldığı ve satış bedelinin bu dosyaya gönderildiği, şikayetçi 3. kişinin alacaklı olduğu takip dosyasından ipoteğin devam ettiğinin bildirildiği, icra müdürlüğünce satış bedelinin sıra cetveli olmaksızın ödenmesine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 140. maddesi gereğince; “Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar.” Sıra cetvelini düzenleme yetkisi ilk haczi koyan icra dairesine aittir. Haczin talimatla uygulanması halinde sıra cetvelinin esas icra dairesince düzenlenmesi gerekir. İİK'nun 100. maddesi gereğince, borçluya ait paranın veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde, anılan madde hükmü gereği icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerekir. Derece kararının yapılması için mutlaka satış sonucu para elde edilmesi zorunlu değildir....

                      UYAP Entegrasyonu