Davacı şirket vekili; İstanbul Anadolu 13.İcra Müdürlüğünün 2010/5160 E. sayılı dosyasından müvekkili şirkete gönderilen 89/1., 89/2. ve 89/3. haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihlerinde dosya borçlusu... 'un müvekkili şirket nezninde doğmuş bir alacağının bulunmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili; davacı şirket ortağı olan ...'un şirkette herhangi bir alacağı olmadığının ispat yükünün davacı şirkette olduğunu belirterek, davanın reddine ve icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacı şirket ortağı olan icra dosya borçlusu olan ...'un icra dosyasından davacı şirkete gönderilen İİK 89/1. haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinde davacı şirket nezdinde doğmuş 1.080TL, İİK 89/2-3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihlerinde ise davacı şirket nezdinde doğmuş 10.907,44TL alacağı olduğundan davanın reddine karar verilmiştir....
gün içerisinde usulsüz tebligat şikayetinin yapılmasının gerektiği, iş bu davanın ise 09.04.2021 tarihinde açıldığı, İİK 89/1 ve İİK 89/3 haciz ihbarnamesi tebligatlarının usulüne uygun olması ve İİK 89/2 haciz ihbarnamesi tebligatı için yapılan şikayetin süresinde olmaması nedeniyle şikayetin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmiştir....
A.Ş. aleyhine takip başlattığını, bu dosyadan müvekkili şirkete 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, haciz ihbarnamesine konu tebligatın usulsüz olduğuna dair icra hakimliğinde dava açtıklarını, müvekkili şirketin 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi olan 30.01.2013 tarihi itibariyle borçlu olmadığının tespitine, davalının %20'den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı şirketin icra dosyasından yapılan 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usulsüz olduğu gerekçesiyle ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/247 esas sayılı dosyası ile haciz ihbarnameleri tebliğinin iptalini istediğini, söz konusu davada yapılan tebligatların usulsüzlüğüne karar verilmesi halinde davanın konusuz kalacağını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Ltd.Şti.vek.Av.... ... ile davalı ...Ş.vek.Av.... aralarındaki itirazın iptali davası hakkında ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 06.07.2011 gün ve266-388 sayılı hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen ... 5.Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2010/246 E.sayılı dosyanın ... 1.İcra Hukuk Hakimliği 2004/810 Esas, 2004/891 Karar ve 2004/811 Esas, 2004/892 Karar sayılı dosyalarının aslının ya da onaylı suretlirinin eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/931 E. sayılı dosyası ile icra müdürlüğü tarafından yapılan ve dosyaya müvekkilin borçlu olarak kaydedildiği işlemler gönderilen haciz ihbarnamelerinin iptali istemi ile dava açıldığını, müvekkile çıkarılan haciz ihbarnameleri usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin icranın kendisine karşı yapıldığını öğrendiği anca itirazlarını yaptığını, müvekkilinin tebligatların ve hakkında yapılan icra işlemlerinin iptal edileceğine güvenerek menfi tespit davasını açmadığını, belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, İİK 89/3 maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/4377 sayılı icra dosyasından gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun düzenlenmediğini, ihtiva etmeleri gereken hususları içermediklerini, 11/11/2015 tarihli cevabın itiraz olarak kabul edilmesi gerektiğini ileri sürerek haciz ihbarnamelerinin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 89. maddesi ile İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliğinin 42. ve 43. maddelerinde birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin ihtiva etmesi gereken hususlar açıkça belirtilmiştir.....
Köyü 942, 947,1002, 549, 520, 852, 870, 551, 483, 484, 877, 867, 881, 851, 878, 887, 547, 869, 897, 503, 493, 865, 589, 879, 886, 893, 548, 343, 891, 576, 892, 490, 494, 895, 903, 491, 901 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa ödenmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kabul edilerek 353/1-b-2 maddesi uyarınca tescile ve harca ilişkin bölümler yönünden hükmün düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nun 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 08/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
. - K A R A R - Davacı vekili, davalının davadışı borçlu aleyhine takibe geçip, icra dosyasından müvekkili adına 1. ve 2. haciz ihbarnamesi gönderildiğini, bu nedenle süresi içinde dava açma zarureti doğduğunu, gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmediği, davadışı borçlunun müvekkilinden herhangi bir alacağı olmadığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini ve itiraz edilmediği için borcun davacının yedinde sayıldığını, ayrıca davacı ile dava dışı borçlu arasında alacak borç ilişkisi bulunduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Öte yandan, davacının 2004 Sayılı İİK un 89/1.fıkrası uyarınca kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilen 1. haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, usulüne uygun olarak tebliğ edilen 2. ve 3. haciz ihbarnamelerine de itiraz etmediği, davacının süresi içinde menfi tespit ve istirdat davası açtığı, ispat yükünün davacı tarafta olup, borç zimmetinde sayıldığından davalı borçlu Mukadder Eker'e bir borcunun olmadığına yönelik iddiasının ispatına ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, haciz ihbarnamelerinin yanlış adreslere tebliğ edilerek kesinleştirildiğine dair savunmanın ise Karşıyaka 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/429 Esas sayılı dosyasında verilen karar ile çürütüldüğü, buna göre davacının 3.haciz ihbarnanemesinden 29/09/2015 tarihinde haberdar olduğu, süresi içinde şikayet yoluna başvurmadığından şikayetinin reddedildiği, dolayısıyla kesinleşen icra hukuk mahkemesi kararı karşısında davacının halen haciz ihbarnamelerinin yanlış adrese tebliğ edildiğine ve haberdar olmadıklarına...
İcra Hukuk Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyasında İİK 89 1,2 ve 3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla açılan davada mahkemece, davacıya çıkarılan haciz ihbarnamelerinin şirket temsilcisi bulunmayan adreste doğrudan farklı daimi işçi imzalarına tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihinin 12/02/2018 olarak tespitine karar verilmiş, karar istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Mahkememizce yapılan değerlendirmede; Ankara 8. İcra Hukuk Mahkemesi kararı ile İİK 89. maddesi kapsamında gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeniyle davacının öğrenme tarihine göre süresinde haciz ihbarnamelerine itiraz etmiş olması nedeniyle kesinleşmeyen borç yönünden dava açmasında hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine..." şeklinde karar verilmiştir....