Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesinin bu hükmüne karşı davalı vekili özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, ruhsatlandırma, izin ve fiyat verme işlerini yürütmeyi Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'nın yetkili olduğu, kurum tarafından tesis edilen işlem usul ve yasaya uygun olduğu, yerel mahkemenin ihtiyati tedbire ilişkin itirazının reddine dair verilen kararının kaldırılması gerekçeleri ile yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur. G E R E K Ç E Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince yazılı gerekçeler ile davalı vekilinin ihtiyati tedbire ilişkin itirazının reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin bu karar ve gerekçesinin dosya kapsamına uygun olduğu, Dairemizce de bu karar ve gerekçeye itibar edildiği, davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı ve reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

HMK'nın 397/2. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğine; İhtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalı TEDAŞ'ın elektriği kesme hakkının da baki olmasına göre, yerel mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddi dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. Tedbir kararı verilebilmesi için davanın ispatına elverişli delil bulunması da zorunlu olmayıp, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olması yeterlidir. Hemen belirtmek gerekir ki; ihtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak (kanunen gerektiği için) açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.10.2012 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Sincan Asliye Ticaret Mahkemesindeki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sırasında ihtiyati tedbir verilmesine dair ara kararının kaldırılması isteminin reddine ilişkin ara kararının temyiz yolu ile incelenmesi istenilmektedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "ihtiyati tedbir" kenar başlıklı 391. maddesinin (3) numaralı fıkrasında " İhtiyati tedbir talebinin reddi hâlinde, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır." hükmüne yer verilmiş; fıkranın gerekçesinde, "Bu fıkra hukukumuz bakımından yenidir....

    Türkiye Varlık Fonuna aktarıldığını, Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 7. maddesi uyarınca, ... mal varlığının üzerine ihtiyati tedbir konulamayacağını, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığını savunarak, ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılmasını istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden karşı taraf Şirketin itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü emsal ihtiyati hacizle ilgili kararın, bu dava açısından verilen ihtiyati tedbir kararından farklı olduğu gibi yargılama da hedef süre getirildiği, dava konusu markanın mahkemenin bilgisi haricinde başkasına devredilmesi halinde taraf değişikliği nedeniyle yargılama gereksiz uzayacağı, dava konusu markanın davalı tarafça kullanımı da engellenmediğinden ihtiyati tedbire itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasında ihtiyati tedbir kararına itiraz için yapılan yargılama sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine dair verilen hükmün süresi içinde ihtiyati tedbire itiraz eden dava dışı ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili; müvekkili tarafından davalı ... Şti. hakkında Yozgat 1. İcra Müdürlüğünün 2013/657 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, davalı borçlu şirketin mal kaçırmak maksadı ile 110 adet taşınmazını 3.şahıslara devrettiğini belirterek davalılar adına kayıtlı davaya konu taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir....

        Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, somut uyuşmazlıkta tedbiri haklı kılacak nitelikte bir delil olmamasına rağmen, mahkemece tedbir kararı verilmesinin hatalığı olduğu, müvekkili kurumu telafisi güç veya imkansız zararlarla karşılaşmasına neden olacağını, ihtiyati tedbire ilişkin itirazın reddine dair verilen kararının kaldırılması gerektiği gerekçeleri ile yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur. G E R E K Ç E Dava, ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin bu karar ve gerekçesinin dosya kapsamına uygun olduğu, Dairemizce de bu karar ve gerekçeye itibar edildiği, davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı ve reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

        Mahkemece alınan teminatın yeterli olmasına, davacının önceki abonelikler nedeniyle davalı şirkete borçlu olup olmadığının yargılama sonucunda anlaşılacak olmasına ve ihtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalının elektriği kesme hakkının da bulunmasına göre, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,80.-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 179,90.-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,90....

        Somut olayda, ihtiyati tedbir talep eden, yapılan itiraz üzerine ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair kararı temyiz etmemiş, mahkemeye başvurarak ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, bu istemin de reddi üzerine, mahkemece verilen bu son red kararını temyiz etmiştir. Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin karara yönelik vaki istemin reddine dair kararın temyiz kabiliyeti olmadığından temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.10.2012 gününde oyçokluğuyla karar verildi....

          Davalılar vekilinin ihtiyati tedbire itirazının değerlendirilmesi için 04/08/2020 tarihli ara karar ile mürafaa duruşması için gün verilerek 08/09/2020 tarihli ara karar ile tedbire itirazın reddine karar verilmiş, 16/09/2020 tarihinde gerekçeli ara karar yazılmıştır. 26/01/2021 tarihli celsede, davalı Ramazan vekilinin ihtiyati tedbire itirazı üzerine aynı celsede (26/01/2021) daha önce 08/09/2020 tarihli mürafaa duruşmasında tedbire itiraz değerlendirildiğinden, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; Davalı Ramazan Habalı vekili bu kez 07/10/2021 tarihli celsede tedbirin kaldırılması talebinde bulunmuş, mahkemece aynı celsede (07/10/2021 tarihli) verilen 12 nolu ara karar ile tedbire itirazların celse arasında değerlendirilmesine karar verilmiş, 07/10/2021 tarihli (22/10/2021 karar yazılma) ara karar ile davalı vekilinin tedbire itirazının reddine karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu