Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 25/09/2018 NUMARASI: 2017/366 - 2018/853 DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 11/02/2021 Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı şirket Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/863 Esas Sayılı dosyası üzerinden teminat mukabilinde aldığı ödemeden men yasağı kararı neticesinde, çekin icraya konu edilmesi sebebiyle müvekkili çek bedeli yanı sıra vekalet ücreti, faiz, ve sair talepler sebebiyle fazla ödeme yapmasına sebebiyet verdiğini, davalının tedbir talep ettiği Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/863 Esas Sayılı dosyasına sunduğu teminat üzerine tedbir konulmasını öncelikli olarak talep ettiğini, Müvekkili şirket olan 15.11.2016 tarihli 10.900,00-TL bedelli ... numaralı çeki keşide ederek ......

    Yapılan bu açıklamalar kapsamında; eldeki birleşen davada talep edilen alacak bakımından haksız ihtiyati tedbir nedeniyle zarara uğranıldığı iddiasına da dayanılmış olup, bilindiği üzere haksız ihtiyati tedbirden dolayı maddi tazminat koşullarının oluşması için icra edilmiş bir tedbir kararının bulunması, bu tedbirin haksız olduğunun ortaya çıkması, tedbir sebebiyle zarar meydana gelmiş olması ve zarar ile haksız ihtiyati tedbir arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekmekte olup, bu koşulların oluşup oluşmadığının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden davacı haklılığının yaklaşık olarak ispat ölçüsünde olmadığı, İİK 257 vd. maddeleri kapsamında ihtiyati haciz koşullarının mevcut olmadığı kanaat edilerek talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: 1- Davacı vekilinin 27/11/2022 Tarihli dilekçesinde yer alan ihtiyati haciz talebinin REDDİNE, iş bu ara karar ile ilgili İİK'nın 258/3....

    İstinafa konu ara kararın durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin olduğu ve mahkemece kabul edilmediği görülmektedir. HMK 341. maddeye göre istinaf edilebilen ilk derece mahkemesi kararlarının neler olduğu belirlenmiştir.Buna göre (1) (Değişik : 7251 - 22.7.2020 / m.34) İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a)Nihai kararlar b)İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar.............." Mevcut durum ve şartlardaki değişikliğe dayalı talebin reddi HMK 396 ve atıf yapılan 394. madde ve HMK 341. maddeye göre istinafı mümkün olmadığından talebin usulden reddine karar vermek gerekmiştir....

      Diğer taraftan, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilebilmesi bakımından HMK'nun 390/3. maddesinde ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüş olup, Yasanın hükümet gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat durumunda "...hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte zayıf bir ihtimalde olsa aksinin mümkün olduğu ihtimalini göz ardı edemez... bu sebepledir ki haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması..." hükme bağlanmıştır. İhtiyati tedbirin uygulanması sonucu, karşı tarafın zarar görme tehlikesi bulunduğundan HMK’nın 392. maddesinde tedbire karar verilirken talepte bulunandan teminat alınması öngörülmüştür. İhtiyati tedbir kararı verilirken tedbir isteyen haksız çıktığı takdirde, ihtiyati tedbirden dolayı karşı tarafın uğrayacağı zarar için bir teminat alınmasına da karar verilir....

      İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır....

      DELİLLER : Takbis tapu kaydı, Daire satış sözleşmesi, Satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, İhtarnameler, Delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, daire satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde taşınmazın değerinin tahsili, geç teslimden kaynaklanan kira bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili İDM'nin 30/07/2021 tarihli davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....

      Dava, "Tazminat" davasıdır. İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davalının 08/10/2014 tarihinde Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası ile kendisine ait ... plakalı aracına müvekkilinin kullandığı ... plakalı araçla çarptığını ve olay yerinden kaçtığından bahisle 4.882,70 TL tutarlı tazminat davası açtığını ve müvekkilinin aracına ihtiyati tedbir konulduğunu ve aracın sigorta şirketine kaza bildirerek hasar kaydı açtığını, davalının haksız olduğunun ve müvekkilinin söz kazaya karışmadığının Konya ....

        Oysa, ihtiyati tedbirde, üzerine ihtiyati tedbir konulan mallar, çekişmeli olup, davacının açmış olduğu veya ilerde açmayı düşündüğü bir davanın konusudur. Taşınmaz mallar üzerine ihtiyati tedbir konulması halinde, genellikle taşınmazın başkasına devrinin yasaklanmasına (ferağdan men'ine) de karar verilmektedir ve üzerine ihtiyati tedbir konulan taşınmaz başkasına satılamamaktadır/ devredilememektedir. Oysa, borçlu, üzerine ihtiyati haciz konulmuş olan taşınmazını başkasına satabilir/devredebilir (İİK m.26l, m.91). İhtiyati hacizde alacaklı ihtiyati haciz kesin hacze dönüşürse, üzerine ihtiyati haciz konulmuş olan mal icra dairesi tarafından satılır ve bedeli ile alacaklının alacağı ödenir. Oysa ihtiyati tedbirde, davacı davayı kazanırsa, üzerine ihtiyati tedbir konulmuş olan mal aynen davacıya verilir (teslim edilir). İhtiyati haciz ile ihtiyati tedbir arasındaki bu açık farka rağmen, uygulamada ihtiyati haciz yerine hatalı olarak ihtiyati tedbir kararı verildiği görülmektedir....

        Görüldüğü üzere talep rücuen tazminat davasında ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz konulmasına ilişkin talebin reddine dair ara kararın kaldırılmasına yöneliktir. Hâkimler ve Savcılar Kurulunun iş bölümü kararı gereğince Dairemizin görevleri: "1- 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunundan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 2- Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan el atmanın önlenmesi, taşınmaz ve muhtesat bedellerinin tahsili davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar, 3- İmar uygulaması sonucu bedele dönüştürülen taşınmaz bedelleri ile imar uygulaması sebebi ile oluşturulan ipotek bedellerinin artırılması ve eksiltilmesi ile ilgili davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, 4- 775 sayılı Gecekondu Kanunu’ndan kaynaklanan tazminat davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar"ın istinaf incelemesini yapmaktan ibarettir....

        müvekkilinin telafisi mümkün olmayan hak kayıplarına uğramaması için davalı adına kayıtlı taşınmazların tamamına ihtiyati tedbir konulması gerektiğini belirterek, 23/03/2023 tarihli ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin her iki ara kararın da kaldırılarak, davalı adına kayıtlı bildirilen ve TAKBİS sorgusu ile ortaya çıkan tüm taşınmazların üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu