Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyanın UYAP üzerinden incelenmesinde, mahkemenin 22/06/2022 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusundan sonra davacı vekili tarafından 02/08/2022 tarihli dilekçesi ile davalı borçlu T3'ın müvekkili bankaya olan borcunu ödediği, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ettiği anlaşılmakla, davacının ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara karara yönelik yapılan istinaf talebinin incelenmesi mümkün olmayacaktır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin mahkemenin 22/06/2022 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....

CEVAP: Dosyada itirazın iptali davasında, taleblerinin üzerine mahkemece verilen ihtiyati haciz kararına itiraz edilmesi üzerine yapılan yargılama neticesinde 29.12.2022 tarihli ara kararla ihtiyati haciz talebine itirazın reddine karar verildiğini, davalı tarafça bir takım sebepler ileri sürülerek bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, ancak davalı tarafın ileri sürdüğü bu sebepler, daha önce yargılama aşamasında da ileri sürüldüğünü, yargılama sırasında haklılıklarının kanıtlandığını, davalı tarafın hiç bir hukuki geçerliliği bulunmadığını ve istinaf başvurularının reddine karar verilmesini talep etmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca fatura alacağının, alacağın varlığına ve muacceliyetine yönelik kanaat oluşturacak delillere dayanması halinde ihtiyati haciz talepleri kabul edilmesi gerektiğini, dosya yoğunluğu sebebiyle gerekli inceleme yapmadan, kambiyo senedine dayanmayan tüm ihtiyati haciz taleplerinin reddedilmesi gibi bir uygulamaya hatalı olarak gidilmesinin hukuken kabul edilemez olduğunu, Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve ihtiyati haciz kararı verilmesini istemiştir. İNCELEME VE GEREKÇE Talep asıl dava içinda ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama soncunda 07.04.2022 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş; bu karara karşı davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

    gerekçesiyle, 30/03/2021 tarihli icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesine ilişkin ihtiyati tedbir kararına davalı şirket tarafından yapılan itirazın reddine, karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

    Sonuç olarak, HMK'nin 395'inci maddesinin 3'üncü fıkrasında, 394'üncü maddesinin 5'inci fıkrasına atıf yapılmadığından, ihtiyati tedbirin teminat karşılığı tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılmasına ya da ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kanun yolu prosedürü tüketildikten sonra durum ve koşulların değişmesi yada herhangi bir sebeple ihtiyati hacze ilişkin yeniden talepte bulunulması üzerine verilen ihtiyati haczin reddine ilişkin kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaz. Eldeki davada, ilk derece mahkemesinin ihtiyati hacze ilişkin 29/6/2022 tarihli ara kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurmayan davacı vekili, ihtiyati hacizde dikkate alınacak alacak miktarının dava dilekçesinin sonuç kısmında belirtilen faizi de kapsayacak ve toplam tutara yetecek biçimde tamamlanması, bunun mümkün olmaması durumunda ise hükmün tavzih edilmesine ilişkin 28/7/2022 tarihli ara kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı yan arasındaki ticari ilişkinin sözleşme ve ödemeye ilişkin belgelerle sabit olduğunu, mahkemece haklı taleplerinin kabulü yerine reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesinin ret kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Tarafların beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, istinaf konusu uyuşmazlık ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacı yanın ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği ve işbu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....

      HMK'nın 341 maddesinde hangi kararların istinaf edilebileceği belirtilmiş olup buna göre, ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlar ile karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz karralarına karşı istinaf yoluna başvurabilir. Bu yasal düzenleme ışığında somut olay değerlendirildiğinde; istinafa konu ilk derece mahkemesinin ek kararının bir nihai karar olmadığı, teminat iadesinin reddine ilişkin ara karar niteliğinde olduğu, yukarıda da değinildiği üzere bu tür ara karralarının istinaf edilemeyeceği, ara karar niteliğinde olan ilk derece mahkemesinin kararına karşı kanun yolunu açan herhangi bir kanun hükmünün de bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf kabiliyeti bulunmayan ilk derece mahkemesi kararına yönelik yapılan başvurunun reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir....

        DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı yan arasındaki ticari ilişkinin sözleşme ve ödemeye ilişkin belgelerle sabit olduğunu, mahkemece haklı taleplerinin kabulü yerine reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesinin ret kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Tarafların beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, itirazın iptali istemine ilişkin olup, istinaf konusu uyuşmazlık ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacı yanın ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği ve işbu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....

        -TL ile sınırlı olmak kaydı ile İİK 281/2 maddesi gereğince taşınmaz davalılar adlarına kayıtlı ise tapu kayıtlarına İHTİYATİ HACİZ ve İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA," şeklinde karar verildiği; davalılar vekilinin ara karara yönelik itirazları üzerine de, ilk derece mahkemesince 18/02/2021 tarihli ara kararı ile özetle; "Davalı tarafın ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın kısmen reddine, dava konusu olan davalı T4 tarafından davalı T3 devredilmiş 1/2 pay üzerinde ihtiyati haczin davamına, fazladan dava konusu olmayan pay üzerindeki ihtiyati haczin kaldırılarak önceki ara kararın düzeltilmesine," şeklinde karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı banka vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerindeki T3 ait (1/2) pay üzerindeki ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ilişkin kararın kaldırılması ve taşınmazın tamamı üzerine konulan ihtiyati haciz kararının devamına karar verilmesi ileri sürerek istinaf isteminde bulunmuştur....

        Dahili davalı vekili 07/03/2023 tarihli duruşmada 01/08/2022 tarihli ihtiyati haciz konulması ara kararına itiraz etmiştir. Mahkemece "07/03/2023 tarihli duruşma tutanağının 2 nolu ara kararı ile davanın niteliği gereği ihtiyati hacizin kaldırılması talebinin reddine," dair karar verilmiştir. Bu karara karşı dahili davalı T9 istinaf talebinde bulunmuştur. HMK'nın 355. maddesine göre istinaf nedenleri ve kamu düzeni ile sınırlı olmak üzere mahkemece verilen ihtiyati hacze itirazın reddi ara kararının usule, yasaya ve dosya içeriğine uygun olup olmadığı ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda; İİK'nın 277 ve devamı maddeleri ile TBK'nın 19. maddesi kapsamında açılan davalar, dava konusu tasarrufun aynına ilişkin olmayıp, alacağın tahsiline yönelik, şahsi nitelikte davalardır....

        UYAP Entegrasyonu