WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamına göre; ihalenin yapılmasından ve ihalenin feshi davası açılmasından sonra icra müdürlüğünün İcra ve İflas Kanununun 133. maddesi gereğince işlem yapması, ihalenin feshi şikayetini konusuz bırakmaz. Şikayet dilekçesinde ihalenin feshi sebebi olarak yazılan sebeplerin her biri ayrı ayrı değerlendirilerek ihalenin feshi talebinin her bir sebep yönünden haklı olup olmadığı belirlenmeli ve sonucuna göre ihalenin feshi talebinin kabulüne yada reddine karar verilmelidir. Bu nedenlerle Hukuk Muhakemeleri Yasasının 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir....

Kıymet takdirine itiraz üzerine verilen karar kesin nitelikte olmakla birlikte, anılan hükümler ihalenin feshi aşamasında incelenebilir (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12-161 E.- 148 K. sayılı kararı). Şikayetçinin, satışın iptali talebi ile birlikte açtığı kıymet takdirine itiraz davasının ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 02/07/2015 tarih ve 2014/1464 E.- 2015/757 K. sayılı ilamı ile, "ayrıca açılmış bir kıymet takdiri davası bulunmadığı" gerekçesiyle reddine karar verildiği görülmektedir. Her ne kadar kıymet takdiri raporuna itiraz üzerine verilen kararlar İİK'nun 128/a-son maddesi gereğince kesin ise de, ihalenin feshi şikayetlerine ilişkin yargılamada denetlenmesi mümkün olup, somut olayda kıymet takdirine süresinde itiraz edildiği halde istem sadece satışın iptali talebi yönünden incelenerek, açılmış bir kıymet takdiri davası bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmesi yerinde değildir....

    Somut olayda, 510.000,00 TL muhammen bedelli taşınmazın 448.300,00 TL'ye satıldığı, satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olmadığı, dolayısıyla İİK'nun 134. maddesi kapsamıda ihalenin feshi şikayetinde bulunulmasının mümkün olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca, ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, mahkemece ihalenin feshi istemi esastan reddedilen borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi gerekirken, muhammen bedele yakın satış gerçekleştiğinden zarar unsuru oluşmadığı gerekçesi ile para cezasına karar verilmemesi yasaya aykırı bulunmuştur....

      İlk derece mahkemesi; satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikâyet eden tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK’nin 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikâyet konusu yapılmış olması gerektiği, şikâyet edenin, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikâyet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemeyeceği, satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikâyet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikâyet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesinin mümkün olduğu, ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanların, aynı şikâyet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemeyecekleri, somut dosya kapsamında; davacı borçlu adına örnek no:6 icra emrinin...

      İİK'nun 133. maddesi gereğince, ihale bedelinin süresinde yatırılmaması nedeniyle ihale kararının icra müdürlüğünce kaldırılması ile aynı kanunun 134. maddesine göre ihalenin feshi koşulları ve doğurduğu sonuçlar ile fesih kararını veren mercii farklı olup, icra müdürlüğünce, satış bedelinin yatırılmadığı gerekçesi ile İİK.nun 133.maddesi uyarınca satışın düşürülmesi, aynı Kanunun 134.maddesine göre yapılan şikayetin esasının incelenmesine engel teşkil etmez. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusunun İİK.nun 134.maddesi gereğince ihalenin feshi talebine ilişkin olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, borçlunun ihalenin feshi isteminin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, ihalenin icra müdürlüğünce ortadan kaldırılması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun, ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu, yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise, daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....

          Bu durumda icra emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık sürede satış istenmediğinden takip düşmüş olup, ihalenin ayrıca bu sebeple de feshi gerekmektedir. O halde mahkemece, yukarıda belirtilen nedenle de ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, tüm ihalenin feshi nedenleri belirtilmeksizin istemin kabulüne karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta istem kabul edildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu nedenle satış ilanının borçlu vekiline tebliğ edilmemiş olması ihalenin feshini gerektirmeyeceğinden ve ihalenin feshini gerektirecek başkacada bir neden bulunmadığından, Mahkemece ihalenin feshi istemin reddi yerine kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin ve alıcı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda ( 2 ). maddede yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İhalenin kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddede düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Mahkemece, şikayete konu fesat iddiası konusunda şikayetçinin bildirdiği tanıklar dinlenilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla yerinde görülen karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....

                İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Mahkemece, şikayete konu fesat iddiası konusunda şikayetçinin bildirdiği tanıklar ile gerektiğinde ihale tutanağı mümzileri de dinlenilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                  UYAP Entegrasyonu