Davacı iş söleşmesinin 23/10/2013 tarihinde işverence haklı bir neden gösterilmeden fesh edildiğini iddia ederken, davalı davacının 07/10/2013-21/10/2013 tarihlerinde izin kullandığını, izin dönüşü işe başlamadığını ve talep etmelerine rağmen mazeret bildirmediğini savunmuştur. Mahkemece davalı savunmasına itibar edilmiş ise de bu kabul dosya kapsamına uygun değildir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre işverence 23/10/2015-25/10/2015 tarihleri arasında davacının devamsızlığından bahisle tutunak düzenlenmiş, 30/10/2013 de davacı tarafa ihtar gönderilerek mazeret sorulmuş ve 15/11/2013 de iş sözleşmesi devamsızlık nedeniyle fesh edilmiştir. Ancak davacı taraf iş sözleşmesinin fesh edildiğini iddia ettiği 23/10/2013 günü sonrası 24/10/2013 de davalı tarafa ihtar gönderip önceki gün işverence gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldığını, açıklayarak hak kazandığı alacakların ödenmesini istemiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Başakşehir ilçesi, Şamlar köyü, 123 ada, 6 parsel sayılı paylı taşınmazın Küçükçekmece 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/685 esas , 2015/543 karar sayılı ilamıyla ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verildiği, kararın kesinleştiğini, 23/06/2022 tarihinde ihale yapıldığını, müvekkilinin tesadüfen öğrendiğini, müvekkiline yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğunu, bu nedenle bu süreçten haberinin olmadığını, Küçükçekmece 3 Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/650 esas sayılı dosyasında ihalenin feshi davası açıldığını, ancak müvekkilinin taşınmazın davalı adına ihalenin kesinleşmesi nedeni ile tescil edildiğini öğrendiğini, bu nedenle ihalenin fesh edilmesi halinde tescilin yolsuz hale geleceğini bu nedenle tapu iptali ve tescil davası açmak zorunda kaldıklarını, gerek takip dosyasında gerek satış dosyasında yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğunu, kıymet takdiri raporuna...
Maddesinin (b) bendine göre ihalenin feshi işleminin yapıldığını, ihalenin fesh edilmesi işleminde mevzuata ve hukuka aykırılık bulunmadığından hukuki dayanaktan yoksun dava konusu talebin reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı, iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmadan fesh edildiğini iddia ederken davalı, davacının haksız yere işe devam etmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı olarak fesh ettiklerini savunmuştur. Mahkemece yukarıda yazılı gerekçe ile iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmadan fesh edildiği kabul edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, işverence davacının 27/06/2012 tarihinden itibaren işe devam etmediğine yönelik tutunaklar tutulup 02/07/2017 de 4857 sayılı Kanunun 25/II-g bendi hükmüne göre iş sözleşmesi fesh edilmiştir. Öte yandan davacı taraf 21/06/2012 tarihinde işverene ihtar göndererek ücretlerin ödenmemesinin işçiye haklı fesih imkanı verdiğini ve bu nedenle iş sözleşmesinin haklı olarak fesh edildiğini açıklamıştır. Buna göre iş sözleşmesini sona erdiren davacı işçi olup fesih tarihi itibariyle ödenmemiş işçilik alacağı da olduğu gözetildiğinde kıdem tazminatına hükmedilmesi yerindedir....
Sözleşmenin " sözleşme fesh ve devri" başlıklı 8/a maddesinde ise sözleşme tarihinden itibaren 6 ay içinde ruhsat alınıp işe başlanmadığı taktirde arsa sahiplerinin sözleşmeyi fesh etmeye yetkili oldukları hüküm altına alınmıştır. Arsa sahipleri tarafından keşide edilmiş 23.01.2013 ve 13.03.2013 tarihli noter ihtarları ile sözleşmenin fesh edildiği davacı yükleniciye bildirilmiştir. Yüklenici tarafından keşide edilen 01.02.2013 tarihli cevabi ihtarda ise sözleşmenin feshinin usulsüz olduğu belirtilerek uğranılan 500.000,00 TL zararın ödenmesi istenmiş ve yukarıda açıklanan taleplerle eldeki dava açılmıştır....
KARAR Davacı, davalının 12.4.2007 tarihinde yapılan ihaleyi kazanarak orman emvali satın aldığını, ancak bu malları süresi içinde kesin satışını yapmaması nedeniyle ihalenin fesh edildiğini ve 9.8.2007 tarihindeki ikinci ihale ile başkasına ihale edildiğini, iki ihale bedeli arasında idare aleyhine 5.550.80 TL zarar oluştuğunu, ayrıca ihale şartnamesinin 14/A maddesi gereğince idare lehine ek zarar bedeli verilmesi gerektiğini ileri sürerek toplam 10.437.42 TL.nın ikinci ihaleye göre bedel yatırılması gereken en son günden itibaren reeskont oranında faiz uygulanarak tahsilini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....
KARAR Davacı, Jandarma...ve Fabrika Komutanlığının ihtiyacı için saç ihalesi açtıklarını, ihaleyi davalının kazandığını, davalının sözleşme hükümlerine uygun olarak edimini yerine getirmediğini, sözleşmeyi fesh edip, yeniden ihale açtıklarını ... sürerek iki ihale arasındaki fark olan 64.103.250.000 TL.nın ihalenin fesih tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, birleşen davasında da irat kaydedilen teminat mektubunun işlemiş 52.151.000 Tl. faizinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Ancak incelemede bahsedilen ihalenin fesh edildiği ve Yargıtay incelemesinden geçerek kararın kesinleştiği anlaşıldığından yapılan değerlendirmenin bir anlamı kalmadığı açıktır. Mahkemece yapılacak iş, borçluya ait taşınmaz ve yeni kıymet raporları esas alınarak yeniden bilirkişi raporu alınıp oluşacak sonuca göre borçlunun aciz halinin var olup olmadığı tesbit edilerek karar verilmesinden ibarettir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 17.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Başkanlığınca temyizi üzerine Dairemizin 2016/19951 Esas, 2016/14779 Karar sayılı ilamı ile "davaya konu ihalenin 13/08/2009 tarihinde fesh edildiği anlaşılmış olmakla, ücret alacağı, 03/07/2009 ihale fesih tarihi olan 13/08/2009 tarihleri arasındaki 40 günün karşılığı olan 6.666,40 TL olarak hüküm altına alınması gerekirken bozma kararının yanlış yorumlanması ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır." gerekçesi ile 3.kez bozulmuştur. D) Temyiz: Karar davalı ... Belediyesi vekili ve davacı vekili tarafından temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ......
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, 13/11/2020 tarihinde davadan feragat yönünde dilekçe verilmiş olup işbu talepleri sonrası feragat nedeniyle davanın reddine karar verildiğini ancak müvekkili aleyhine para cezasına hükmedildiğini, açılan davanın haksız olmayıp, ihalenin düşme sebebnin ihale bedelini yatırmayan alıcılar olduğunu, hak kaybı oluşmaması için dava açıldığını belirterek, davanın kabulüne ya da davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, aleyhe verilen para cezası hükmünün kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 134. maddesi uyarınca ihalenin feshi istemine ilişkindir....