WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinin c bendinin 8 numaralı alt bendine isabet eden artırım sebebi uygulanarak belirlenen 24,184,89-TL idari para cezası yönünden ise dava konusu işlemin iptali; Batman Belediye Encümeni'nin … tarihli ve … sayılı encümen kararının, temel ceza ile 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinin c bendinin 5 numaralı alt bendine isabet eden artırım sebebi ile yine aynı maddenin 6. fıkrasında öngörülen tekerrür hükümleri uygulanarak belirlenen toplam 64.493,04-TL idari para cezası yönünden davanın reddi, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinin 6. fıkrasına istinaden tekerrür hükümleri ile birlikte aynı maddenin c bendinin 8 numaralı alt bendine isabet eden artırım sebebi uygulanarak belirlenen 96.739,56 TL idari para cezası yönünden ise dava konusu işlemin iptali; Batman Belediye Encümeni'nin … tarihli ve … sayılı encümen kararın, temel ceza ile 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesinin c bendinin 5 numaralı alt bendine isabet eden artırım sebebi...

    ki davacıya ödeme emrinin muhteviyatına ilişkin idari para cezasının usulüne uygun tebliğ edilmesi üzerine idari para cezasına karşı dava açıldığı, gerek bahse konu idari para cezasının iptali istemiyle açılan davada gerekse ödeme emrine karşı açılan davada savunma hakkının da usulüne uygun olarak kullanıldığı, dolayısıyla ödeme emrinin iptalini gerektirecek esaslı bir usul eksikliğinin bulunmadığı, bununla birlikte davacı şirkete hem Facebook ibareli sosyal ağ sağlayıcı hem de … ibareli sosyal ağ sağlayıcı için iki kez ödeme emri düzenlendiği iddia edilmiş ise de, … ve … isimli sosyal ağ sağlayıcıları için ayrı ayrı olmak üzere 5651 sayılı Kanun'un Ek 4. maddesi uyarınca idari para cezalarının (4 ayrı idari para cezası) tesis edildiği, davacı tarafından da 4 ayrı idari para cezası işlemlerinin iptali istemiyle ayrı ayrı davaların açıldığı, dolayısıyla davacının bu yöndeki iddiası idari para cezası işleminde Mahkemesince değerlendirilecek bir husus olduğu, mükerrer ödeme emri düzenlenmediği...

      usulüne uygun tebliğ edilmesi üzerine idari para cezasına karşı dava açıldığı, gerek bahse konu idari para cezasının iptali istemiyle açılan davada gerekse ödeme emrine karşı açılan davada savunma hakkının da usulüne uygun olarak kullanıldığı, dolayısıyla ödeme emrinin iptalini gerektirecek esaslı bir usul eksikliğinin bulunmadığı, bununla birlikte davacı şirkete hem Facebook ibareli sosyal ağ sağlayıcı hem de Instagram ibareli sosyal ağ sağlayıcı için iki kez ödeme emri düzenlendiği iddia edilmiş ise de, Facebook ve Instagram isimli sosyal ağ sağlayıcıları için ayrı ayrı olmak üzere 5651 sayılı Kanun'un Ek 4. maddesi uyarınca idari para cezalarının (4 ayrı idari para cezası) tesis edildiği, davacı tarafından da 4 ayrı idari para cezası işlemlerinin iptali istemiyle ayrı ayrı davaların açıldığı, dolayısıyla davacının bu yöndeki iddiası idari para cezası işleminde Mahkemesince değerlendirilecek bir husus olduğu, mükerrer ödeme emri düzenlenmediği anlaşıldığından, davacının bu yöndeki...

        Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı Kurum denetmen raporu ile denetlenen iş yerinin davacı ve Sedat Zarsuer adına tescil edilmesi gerektiğinin bildirildiği, anılan tescil işleminin iptali için dava açıldığı ve Sedat Zarsuer yönünden ret kararı verildiği, ancak iş yerinin davacının olduğunun tespit edildiği ve kararın Yargıtay tarafından onandığı, ayrıca denetmen tarafından; iş yeri bildirgesinin yasal süresi içerisinde verilmediği, 6 işçinin işe giriş bildirgelerinin yasal süresi içerisinde verilmediği, yasal süresi içerisinde kayıt ve belgelerin ibraz edilmediği vs gibi eksikler tespit edildiğinden davalı Kurum tarafından davacı aleyhine idari para cezası düzenlendiği, davacının idari para cezalarına itiraz ettiği, davalı Kurum komisyonu tarafından itirazın reddedildiği, davacı tarafından idari para cezalarının iptali için idare mahkemesinde dava açıldığı, idare mahkemesince idari para cezalarının 55.584,90 TL’lik kısmının iptal edildiği ve kararın Danıştay tarafından onandığı, idari...

        TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, tahsilatın mevzuata uygun olarak yapıldığı, idari para cezalarının genel bütçeye gelir kaydedildiği, Kurum tarafından yapılan tahsilatların Ankara Veraset ve Harçlar Vergi Dairesi Müdürlüğü hesaplarına aktarıldığı, Kabahatler Kanunu'nun 17/6 maddesi uyarınca kendisine idari para cezası verilenlerin kanun yoluna başvurmadan önce ödemeleri hâlinde cezanın 3/4'ünün tahsil edildiği, idari para cezasını iptal eden Mahkeme kararında idari para cezasının faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğine ilişkin bir ibare olmadığı, ödenen idari para cezasının iadesi için Müdürlüğe yazı yazıldığı, Kurumun temerrüde düşmediği, gerekli işlemlerin süresinde yapıldığı, faiz alacağı doğmadığı, Mahkeme kararının uygulandığı ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyize konu kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur....

          isimli sosyal ağ sağlayıcıları için ayrı ayrı olmak üzere 5651 sayılı Kanun'un Ek 4. maddesi uyarınca idari para cezalarının (4 ayrı idari para cezası) tesis edildiği, davacı tarafından da 4 ayrı idari para cezası işlemlerinin iptali istemiyle ayrı ayrı davaların açıldığı, dolayısıyla davacının bu yöndeki iddiası idari para cezası işleminde Mahkemesince değerlendirilecek bir husus olduğu, mükerrer ödeme emri düzenlenmediği anlaşıldığından, davacının bu yöndeki iddiası da geçerli görülmediği; Bu itibarla, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından verilen idari para cezalarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenebilmesi için ödeme emrine dayanak olan idari para cezasının kesinleşmesine gerek bulunmadığı, dava konusu ödeme emrine dayanak olan idari para cezasına karşı açılan davada, davanın esası hakkında irdeleme yapılarak davanın reddine karar verildiği, bu kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, dolayısıyla davacı tarafından idari para cezasının esasına yönelik...

            Ancak; 1-Sanığa atılı suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK'nın 165/1. maddesinin suç tarihinde yürürlükte bulunan şekli ile altı aydan üç yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası şeklindeki yaptırımlarının, her ikisinin de birlikte öngörüldüğü, kanunda hapisle birlikte öngörülen adli para cezasının gün sayısının alt sınırının gösterilmediği hallerde aynı Kanun'un 52/1. maddesi gereğince alt sınırın beş gün olduğu; somut olayda hüküm fıkrasında sanık hakkında uygulama maddesindeki temel cezalardan hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde farklı bir gerekçe gösterilmeden aynı gerekçelerle adli para cezasının, gün sayısının 5 gün yerine, 15 gün olarak belirlenmesi suretiyle fazla adli para cezasına hükmedilmesi, 2-5271 sayılı CMK'nın 324/4 maddesi uyarınca Devlete ait yargılama giderlerinin 21/07/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan...

              PARA CEZASININ İNFAZIŞARTLI SALIVERİLME 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 50 ] 5275 S. CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA ... [ Madde 109 ] "İçtihat Metni" Mala zarar vermek suçundan sanık T… ….'...

                İdari para cezasına karşı süresi içinde Kuruma itiraz edilmemesi veya itirazın reddine karar verilmesi halinde yine süresi içinde İdare Mahkemesinde dava açılmaması ya da İdare Mahkemesince itirazın reddine karar verilmesi hallerinde idari para cezası kesinleşir ve Kurum alacağına dönüşür. Kesinleşen idari para cezasına karşı İş Mahkemesinde menfi tespit ve itiraz davası açılamaz. Burada söz konusu olan idari para cezasının kendisinin iptali olup, tahsili nedeniyle tanzim edilen ödeme emrinin iptali ya da borçlu olmadığının tespiti talepleri iş mahkemesinin görev alanındadır....

                  Mahkemece pirim ve gecikme zammına yönelik dava tefrik edildikten sonra, idari para cezasının tahsili için gönderilen ödeme emirlerinin iptaline yönelik dava ile ilgili olarak idare mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar süresinde davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, hukuki nitelikçe, Sosyal Sigortalar Kurumuna idari para cezası borcu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir.Davacı hakkında 506 sayılı Yasanın 140.maddesinde (5510 sayılı yasanın 102.maddesinde)öngörülen koşulların oluşması nedeniyle idari para cezası tahakkuk ettirildiği, idari para cezasının anılan maddede belirtilen prosedür çevresinde kesinleştiği, uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, idari para cezasının idari aşamada kesinleşmesinden ve özellikle 6183 sayılı Yasa uyarınca borçluya gönderilen ödeme emrinden sonra " Borçlu olmadığının tesbiti ve ödeme emrinin iptali veya istirdat" şeklinde dava açılması durumunda görevli mahkemenin saptanması noktasında toplanmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu