edilen 3. kat için hesaplanan idari para cezasının 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilen temel para cezası ve arttırımlar yönünden incelenerek karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş olup, Mahkemesince bozma kararına uyularak, 2. kat için verilen idari para cezasının mükerrer olduğu yönünde yapılan tespitle birlikte, 3. kat için hesaplanan idari para cezasının hukuki denetiminin yapılması gerekirken, mükerrer olarak idari para cezası hesabında dikkate alınan 2.kat ile birlikte aykırılıktan etkilenen alanın hukuka aykırı olarak belirlendiği, bu durumun da idari para cezasının tamamını etkilediği gerekçesiyle işlemin tamamının iptali yolunda verilen Mahkeme kararının bozulması gerektiği gerekçesiyle çoğunluk kararına katılmıyorum....
Diğer yandan, Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 140. maddesi olup gerek anılan maddede, gerekse 5510 sayılı Kanun'un 102. maddesinde, işverenin kanunla düzenlenen yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde idari para cezası ile sorumlu olacağı düzenlenmiştir. “Kurumca verilecek idari para cezaları” başlığını taşıyan 140. madde, idari para cezaları, cezayı uygulayacak makam, cezaya itiraz ve itirazı inceleyecek merci ile itiraz üzerine verilen karara karşı ilgililerce başvurulacak yargı yolu ve zamanaşımı konusunda düzenleme içermektedir. İdari para cezasına karşı fiilin işlendiği tarihteki yasal düzenlemeye göre süresi içinde Kuruma itiraz edilmemesi veya itirazın reddine karar verilmesi halinde yine süresi içinde ilgili Mahkemeye dava açılmaması ya da ilgili Mahkemece itirazın reddine karar verilmesi hallerinde idari para cezası kesinleşir ve Kurum alacağına dönüşür. Kesinleşen idari para cezasına karşı İş Mahkemesinde menfi tespit ve itiraz davası açılamaz....
İptali istenen takibin dayanağı tahakkuk ettirilen idari para cezası olup bunun iptali halinde ödeme emrinin dayanağının kalmayacağı ortadadır. Dava konusu takip nedeniyle davacıya gönderilen ödeme emri, işyeri bildirgesinin geç verilmesi nedeniyle 1.825,00-TL ve sigortalıya ödenen ücret ile ilgili olarak ücret bordrosu düzenlenmemesiyle ilgili olarak da 7.300,00-TL asıl alacağa ilişkindir. Dosya içerisinde bulunan ... İdare Mahkemesinin 28.10.2009 gün ve 2009/323E, 2009/1343K sayılı ilamında ise ücret tediye bordrosunun düzenlenmemesi nedeniyle 7.300,00-TL idari para cezası tahakkukuna dair Kurum işleminin iptal edildiği, açılan davanın da buna yönelik olduğu anılan kararın incelenmesinden açıkça anlaşılmaktadır. Bu duruma göre dava konusu takibin 7.300,00-TL asıl alacağa ilişkin bölümünün iptali doğrudur....
. … İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı dava konusu işlemin (bozulan idari para cezasına ilişkin kısım yönünden) iptali yolundaki kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 140. maddesi uyarınca işe giriş bildirgelerinin süresinde verilmemesi ile aylık prim ve hizmet belgelerinin düzenlenmediğinden bahisle 24.912,00 TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü işlemlerine karşı yapılan itirazın 1.466,00 TL'lik para cezası yönünden kabulü, 23.446,00 TL'lik para cezası yönünden reddine dair Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Seyhan Sosyal Güvenlik Merkezinin … tarih ve … sayılı idari para cezası itiraz komisyonu kararının iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …....
göre; cezayı gerektiren haller oluştuğunda Kurumca verilecek idari para cezasına karşı tebliğ tarihinden itibaren kurumun ilgili ünitesine itiraz edilebileceği, itirazın reddi halinde, red kararının kendilerine tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde yetkili idare Mahkemesinde dava açılabileceği, idari para cezasına karşı süresi içinde Kuruma itiraz edilmemesi veya itirazın reddine karar verilmesi halinde yine süresi içinde idare Mahkemesinde dava açılmaması hallerinde idari para cezası kesinleşeceği ve artık İş mahkemesinde menfi tespit ve iptal davası açılamayacaktır....
Uyuşmazlıkta, dava konusu para cezasının tütün fonunun eksik ödenmesi nedeniyle uygulandığı, dolayısıyla davacı hakkında tütün fonunun eksik ödenmesi fiilinden dolayı tütün fonunun tahakkuku ve iki katı oranında idari para cezası olarak iki ayrı işlem tesis edildiği görülmektedir. Davacı hakkında 9.958,00 TL tütün fonu tahakkuk ettirilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle ... İdare Mahkemesinin E:… esasına kayıtlı dosyasında açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar, Dairemizin 24.3.2010 tarih ve E:2009/11638, K:2010/2146 sayılı kararı ile eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle bozulmuştur. Bu itibarla dava konusu işlemin dayanağı olan tütün fonu tahakkukuna ilişkin işlemin iptali istemiyle açılacak davanın görüm ve çözümü idari yargı yerlerine ait olduğundan, bu işleme dayanılarak tesis edilen tütün fonunun iki katı tutarındaki para cezasının iptali istemiyle açılacak davanın da idari yargı yerlerinde görülmesi gerekmektedir....
Kurum komisyonuna itiraz edilmeyen veya yapılan itiraz reddedilip de adli yargıda veya idari yargıda açılacak dava ile iptali istenilmeyen, veyahut adli yargıda ve idare mahkemesinde açılan ve reddine karar verilen davanın kesinleşmesi durumunda, artık idari para cezaları ve prim tahakkukları kesinleşmiş ve idari aşama böylece tamamlanmış olur. İdari para cezalarının iptali, komisyona yapılan itirazın reddi kararının tebliğinden itibaren 30 gün içinde idari yargıda dava açılmaması halinde idari aşamada kesinleşen veya henüz kesinleşmemiş olan idari para cezalarının tahsili için 6183 sayılı Yasaya göre düzenlenen ödeme emirlerinin iptali ise ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük sürede adli yargıda (iş mahkemesinde) açılacak dava ile istenebilecektir. Prim borcu tahakkuku için ise komisyona yapılan itirazın reddedilmesi halinde ilgili kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde adli yargıda dava açılabilir....
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 102. maddesinde "...İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezası kesinleşir." hükmüne yer verilmiştir. Bu yasal düzenleme gereğince, idari para cezasının iptali davalarında idare mahkemesi görevli olup, idari para cezasının idari aşamada kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir....
DENETİMLİ SERBESTLİK TEDBİRİHAPİS CEZASININ ERTELENMESİ 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 147 ] 6136 S. ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER H... [ Madde 13 ] "İçtihat Metni" Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede deneme süresi içinde suç işleyen sanık G.... K...... hakkında "erteli cezanın infazı " konusunda TCY 51/7 maddesi uyarınca işlem yapılmamış ise de bu eksiklik infaz aşamasında nazara alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamış;başkaca başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanıklardan G...... K.......'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı yasaya muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının kesin nitelikte adli para cezası olduğu ve 1412 sayılı CMUK'nın 305/son maddesi uyarınca tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi....