Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bankası hesabına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurmuştur.Mahkemece, takip sonrası istenen %16 faiz oranı yanında 131.126,65 TL takip öncesi işlemiş faiz bakımından da borçlunun itirazı nedeni ile takibin durması gerektiğinden bahisle 27.12.2010 tarihli icra müdürlük kararının bunlara ilişkin kısmının iptali ile %16 faiz oranı ve 131.126,65 TL işlemiş faiz yönünden takibin durdurulmasına, 26.06.2014 tarihli hesap tablosunun 95.566,32 TL takip sonrası işleyen faiz miktarı ile haciz müzekkeresinin de aynı tutar bakımından kısmen iptaline karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz incelemesine konu yapıldığı görülmektedir.Konuya ilişkin İİK.nun 66.maddesi uyarınca yasal sürede icra dairesine yapılan itiraz üzerine itiraz edilen kısım yönünden takip olduğu yerde durur. Ancak kabul edilen kısım üzerinden alacaklının takibe devam hakkı vardır....

    -TL alacağın tahsili amacı ile Malkara İcra Müdürlüğü'nün 2012/1114 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalı borçlunun haksız yere borca itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı, Malkara İcra Müdürlüğü'nün 2012/1114 Esas sayılı dosyasına süresinde sunduğu itiraz dilekçesinde icra takibine konu olan kira alacağının beş yıllık zamanaşımına uğradığını savunarak borca itirazda bulunmuş ve açılan itirazın iptali davasındada 11.03.2015 tarihli celsede davanın reddini dilemiştir....

      Konuya ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun Esas no: 2013/17-1101 Karar no: 2014/716 sayılı ilamında ; "Somut olayda, davalılar haklarında yapılan genel haciz yolu ile icra takibine süresi içerisinde zamanaşımı def’inde bulunarak borca itiraz etmeleri üzerine icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Davacı tarafından süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı, ancak davalılar ... ve ... tarafından açılan davaya karşı zamanaşımı def’inde bulunulmadığı anlaşılmaktadır. İcra takibine karşı zamanaşımı def’inde bulunan borçlunun bu itirazının iptali için açılan davada, davacı, zamanaşımı def’inin yerinde olmadığını ileri sürerek itirazın iptali davasını açtığından mahkemece zamanaşımı def’inin yerinde olup olmadığı konusu üzerinde durularak dava karara bağlanacaktır....

        davalıların asıl alacak, faiz ve masraf dahil olmak üzere ------- bedelle sınırlı olmak üzere borçtan sorumlu olduğu, bu nedenle icra takibi ile talep edilen takip sonrası faizden ve takip masraflarından davalıların sorumlu olmadığı, takip konusu alacağın likit olduğu, bu nedenle davalılar aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekiği kanaatine varılmıştır....

          Bu nedenle somut olay özelinde, takip konusu elektrik faturalarının ve tahakkuklarının her biri yönünden son ödeme tarihi de bu sürenin başlangıcı olarak kabul edilmelidir. Son ödeme tarihi 17/11/2004 olan tüketime ilişkin fatura ile son ödeme tarihleri 18/02/2005 ve 22/02/2005 olan tahakkukların tarihleri dikkate alındığında, davalı borçlunun icra dosyasında takibe itirazı ile birlikte ve süresinde zamanaşımı def’inde bulunduğu, takip tarihinden itibaren geriye dönük 10 yıllık zamanaşımı süresi dikkate alındığında icra takibine konu yapılan tüm kalemlerin takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığı " gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

          Bu nedenle somut olay özelinde, takip konusu elektrik faturalarının ve tahakkuklarının her biri yönünden son ödeme tarihi de bu sürenin başlangıcı olarak kabul edilmelidir. Son ödeme tarihi 17/11/2004 olan tüketime ilişkin fatura ile son ödeme tarihleri 18/02/2005 ve 22/02/2005 olan tahakkukların tarihleri dikkate alındığında, davalı borçlunun icra dosyasında takibe itirazı ile birlikte ve süresinde zamanaşımı def’inde bulunduğu, takip tarihinden itibaren geriye dönük 10 yıllık zamanaşımı süresi dikkate alındığında icra takibine konu yapılan tüm kalemlerin takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığı " gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

            İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı diğer takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısının, davalı/takip borçlusu aleyhine ilamsız yolla ticari ilişkisi sonrası 1.817,84-TL lik fuar stand dekorasyon protoklünden kaynaklanan bakiye fatura alacağının takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, İcra dosyası uyap'tan incelendiğinde 08/06/2020 tarihinde dosyanın takipsizlik ile kapatıldığına dair karar tensip tutanağının olduğu ve İcra takibiin 30/01/2019 tarihinde yapıldığı ödeme emrinin 02/02/2019 tarihinde takip borçlusuna tebliğ edildiği ve takip borçlusu tarafından yetki ve borca itiraz dilekçesinin 05/02/2019 tarihinde süresi içerisinde sunulduğu, İcra Müdürlüğü'nce takibin durdurulmasına karar verildiği ve süresinde olarak asıl alacağına yönelik itirazın iptali ve takibin devamı bakımından işbu itirazın iptali davasının açılmış olduğu görülmüştür....

              Esas sayılı icra takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, anılan takipteki ödeme emrinin davalı borçluya tebliği üzerine davalı vekili marifeti ile 04/12/2019 günlü borca itiraz dilekçesiyle icra takibine itiraz ettiğini, anılan takibin bu itiraz üzerine 09/12/2019 tarihinde icra müdürlüğü kararı ile durduğunu, bu kararın davacı tarafa tebliğ edilmediğini, 10/01/2020 günü arabuluculuk süreci ile takibin durmasından haberdar olunduğunu, itiraza konu icra takibinde davalı borçludan ödenmeyen 81.500,00 TL asıl alacak, 12.104,42 TL işlemiş faiz olmak üzere takibe giren toplam miktar olarak 93.604,42 TL ve takip sonrası işlemiş faiz, icra ve vekalet ücreti, asıl alacağa bağlı diğer ferilerin talep edildiğini, borcun sebebi olarak 28/02/2019 vade tarihli asıl alacağın gösterildiğini, davalının icra takibine davacıya borcunun olmadığı iddiasıyla haksız yere itirazda bulunduğunu, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu bu nedenlerle itirazın iptali ile...

                Dava, kooperatif alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Takip dayanağı senedin zamanaşımına uğradığı ve davacı tarafça takip tarihinden öncesine ilişkin temerrüt ihtarı bulunmadığı halde senedin vade tarihinden itibaren işlemiş faiz hesabı yapılması doğru olmamışsa da davalının bu yöne ilişkin bir temyiz itirazı bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Takip dayanağı senet zamanaşımına uğramış ise de altında borçluların imzasını taşıyan taahhütnamede senet bedelinin vadesinde ödenmediği takdirde aylık %6 gecikme faizi uygulanacağı kabul edilmiştir. Davacı tarafça takip sonrası için, yasal faiz oranı üzerinde fakat sözleşme ile kararlaştırılan oranın altında, yıllık %36 oranı üzerinden faiz talep edildiğine göre, bu hususun gözardı edilerek takip sonrası için yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi doğru olmamıştır....

                  İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takip dosyası ile davacı banka tarafından borçlular ...ve Ticaret'e karşı alacağın tahsili amacıyla 27/11/2019 tarihinde icra takibine başlanıldığı, borçlular ...'ın itirazı nedeniyle takibin durduğu ancak ... Taahhüt İnş. ... Boru Sanayi ve Ticaret şirketinin itirazının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Tüm bu açıklamalar ışığında, yapılan yargılama, toplanan deliller ve ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, icra takibinde davalı borçlunun itirazının olmadığı anlaşıldığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu