Borçlunun itiraz dilekçesinde yetkili icra dairesini HMK’nun 19/2. maddesinin emredici hükmüne uygun biçimde göstermediği anlaşılmakla, geçerli bir yetki itirazı bulunmadığı, mahkemece yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmesi gerekir. Ancak, istinafa konu edilmediğinden bu hususa değinilmekle yetinilmiştir. İİK'nun 63. maddesi uyarınca, itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. Zamanaşımı itirazı, senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasındadır (Prof.Dr.Baki Kuru, İİH-1. Cilt 1988- sh.242 ve devamı). Dolayısıyla borçlu zamanaşımı itirazında bulunmasa dahi, İİK'nun 63. maddesi uyarınca zamanaşımı def'inde bulunması halinde, mahkemece bu hususun incelenmesi gerekir ( Yargıtay 34 XX 254/949 Esas 2020/8967 Karar). Öte yandan, icra takibine konu alacak hangi zamanaşımı süresine tabi ise; icra takibinde de aynı zamanaşımı süresi uygulanır....
İcra Müdürlüğü'nün ------. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, ------ ----- açıklamasıyla -------- icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür. İcra takibine ve davaya konu edilen alacağın davacı tarafından düzenlenen ----- tutanak olduğu, tutanağa istinaden belirlenen hasarın bedelinin tazmini amacıyla-------tarihinde davacı tarafından davalıya ihtarname gönderildiği, --------- tarihinde icra takibine başlandığı, takibe itiraz edilmesi üzerine---------- tarihinde mahkememizdeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır....
Giresun İcra Müdürlüğü 2020/4397 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde takibin ilamsız takip olduğu, takibin sebebinin 150.000,00 TL miktarlı 02/01/2017 tanzim tarihli, 02/02/2017 vade tarihli senet olarak gösterildiği, ödeme emrinin borçluya 27.08.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 02.09.2020 tarihinde borca itiraz ettiği, iş bu davanın 16.11.2020 tarihinde açıldığı ve süresinde olduğu anlaşılmıştır. İİK 'nın 63. maddesi uyarınca itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. Zamanaşımı itirazı, senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasındadır. Takibin genel haciz yoluyla yapılmış olması, bono için yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanmayacağı sonucunu doğurmaz....
A.Ş. hakkında başlatıldığı, borçlunun yetkiye itirazı üzerine mahkemece takibin durdurulmasına yönelik tedbir kararı verilmediği anlaşılmakla, İİK'nun 170/1. maddesinin ikinci cümlesi gereğince, tedbir kararı verilmeden yetkiye itiraz edilmiş olması zamanaşımını kesmeyeceği gibi, itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmayacağından 18.07.2012-09.08.2012 tarihli satış talepleri ile yetki itirazının kabulüne dair kararın verildiği 10.03.2014 tarihleri arasında takip işlemi yapılmamış olup, 6 aylık zamanaşımı süresi dolmuştur. O halde mahkemece, borçlunun zamanaşımı itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddi yönünden hüküm tesisi isabetsizdir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Mahkememizce dosyanın yapılan incelemesinde; davalı takip borçlularının itirazı üzerine takibin durduğu, davacı tarafın takibine dayanak olarak sunduğu bono ve sözleşmelerin davalılar tarafından inkar edilmediği, ilamsız takibe konu edilen bonoların Pandemi nedeniyle işlemeyen zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerde dikkate alındığında takip tarihi itibariyle takibe konu edilen bonoların zamanaşımına uğramadığı, bu haliyle ilgili senetlerin İİK'nın 68. Maddesi kapsamında imzası ikrar edilmiş senet mahiyetinde olduğu dikkate alınarak itirazın kaldırılmasına karar verilmiş, itiraz üzerine takibin durmuş olması ve alacağın likit niteliğe haiz olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatına" şeklinde karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 15.09.2006 tarih, 2006/2312 esas, 2006/8395 karar sayılı ilamı ile onandığı, onama kararı sonrası davalılar ve davadışı asıl borçlu aleyhine takibe devam edildiği, takip dosyasının 2007 yılında işlemsiz bırakılması sonrası 2008 yılında yenilenmesi neticesinde 2008/38 numarasını aldığı ve davacının müştereken ve müteselsilen kefil sıfatıyla 22.10.2013 tarihinde ödeme yaparak borcu kapatması nedeniyle davadışı ...bankası'nın takipten feragat ettiği 24.12.2013 tarihinde işlemden kaldırılıncaya kadar icra dosyasında alacaklı tarafından işlem yapıldığı anlaşılmaktadır. ../.. S.2. Bu durumda, alacaklı ...bankası'nın asıl borçlu ve işbu davanın davalıları aleyhine 2002 yılında takip yapmasıyla ve sonrasında yargılama ve takip sırasında yapılan bir kısım işlemlerle asıl borçluya karşı zamanaşımı kesildiğinden, kefil olan davacı kooperatife karşı da zamanaşımı kesilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı tarafından faturaya dayanarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafın süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır. İİK 67/1.maddesine göre; "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." -------- sayılı takip dosyasının ---- üzerinden incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine,-----dosyasında mevcut faturalara dayanılarak ----asıl alacak, ---- işlemiş faiz olmak üzere toplam ----- alacağın tahsili talebiyle ilamsız takip yapıldığı, ödeme merinin ------ tarihinde tebliğ edildiği, davalının ------ tarihinde borca itiraz ettiği görülmüştür....
Mahkemece Verilen İlk Karar Mahkemenin 26.04.2016 tarih, 2015/880 E. ve 2016/427 K. sayılı kararı ile dava konusu bonolara dayanılarak kambiyo senedine özgü takip yapılabilmesi için 3 yıllık zamanaşımı süresinin mevcut olduğu; ancak bu süre geçtikten sonra alacaklının bu senetlere dayanarak normal takip yapmasına engel bir usul hükmünün bulunmadığı, davalı tarafından senetlerdeki imzalara itiraz edilmediği ve borcun ödendiğine dair bir delil de sunulmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. B. Bozma Kararı Yargıtay (Kapatılan) 19....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı borçlunun kooperatif üyesi olduğunu, 2007 yılında kooperatiften 1500,00 TL kredi aldığını ve karşılığında bono verdiğini, borcunu vadesinde ödemediğini, işleme konulmayan bononun işlevini yitirdiğinden borçlu hakkında ilamsız icra takibine başladıklarını, borçlunun itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, kredi geri ödemesi talep hakkının zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece davalı borçlunun süresinde zamanaşımı definde bulunduğu, bonoda belirtilen vadeye göre, 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle, davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ilamsız icra takibine yapılan itiraz üzerine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir....
Konuya ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun Esas no: 2013/17- 1101 Karar no: 2014/716 sayılı ilamında ; "Somut olayda, davalılar haklarında yapılan genel haciz yolu ile icra takibine süresi içerisinde zamanaşımı def’inde bulunarak borca itiraz etmeleri üzerine icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Davacı tarafından süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı, ancak davalılar Seyfeddin ve Ziver tarafından açılan davaya karşı zamanaşımı def’inde bulunulmadığı anlaşılmaktadır. İcra takibine karşı zamanaşımı def’inde bulunan borçlunun bu itirazının iptali için açılan davada, davacı, zamanaşımı def’inin yerinde olmadığını ileri sürerek itirazın iptali davasını açtığından mahkemece zamanaşımı def’inin yerinde olup olmadığı konusu üzerinde durularak dava karara bağlanacaktır....