- K A R A R - Dosya arasında bulunan ve davanın dayanağını oluşturan icra dosyasının tasdikli suretinin tetkikinde, davalı borçlunun ödeme emrine itiraz dilekçesine rastlanılamamıştır. Davalı yanın takibe itirazının içeriğinin ve süresinde olup olmadığının saptanabilmesi için belirtilen itiraz dilekçesinin tarih havaleli suretini de kapsayacak şekilde icra dosyası aslı veya tasdikli suretinin eklendikten sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı tarafça davaya cevap verilmemiş, icra takibine itirazında genel ifadelerle borca itiraz edilmiş, özel bir itiraz nedenine dayanılmamış olup ispat yükü davacı alacaklıdadır. Davacı alacağınını varlığını ispat ile yükümlüdür. Davacı tarafın sunmuş olduğu deliller ile özellikle taraflar arasında düzenlenen ... Mobil Telefon Hizmetleri Kurumsal Tip Abonelik Sözleşmesi ve davalı şirket adına tanzim edilen faturalar ile davacının alacağı kanıtlanmış, davalı tarafından Merkezi Takip Sistemi ......
İİK’nun 150/e maddesi son fıkrasının göndermesiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 78/2. maddesinde belirtilen “itiraz” kavramından, icra mahkemesine İİK’nun m. 68-68/a maddeleri uyarınca yapılan itirazın kaldırılması talebinin, aynı maddede yazılı “dava” kavramından ise genel mahkemelere İİK’nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının anlaşılması gerektiği kuşkusuzdur. Bu nedenle icra mahkemesinde kıymet takdirine itiraz edilmesi, iki yıllık satış isteme süresinin işlemesini durdurmaz (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, sh. 1021). Somut olayda, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı takipte, borçlu tarafından ...İcra Hukuk Mahkemesi'nde icra emrine itiraz edildiği görülmektedir. Anılan Mahkeme'nin 2013/23 E., 2014/25 K. ve 17.10.2014 tarihli kararı ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup, bu kararın 03.02.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen ilkeler göz önüne alındığında boçlunun, ......
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı, takibe itirazında özel bir itiraz nedenine dayanmamış genel ifadelerle borca itiraz etmiş olup ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı, alacağının varlığını ve miktarını ispat ile yükümlüdür. Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir ...'...
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı, takibe itirazında özel bir itiraz nedenine dayanmamış genel ifadelerle borca itiraz etmiş olup ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı, alacağının varlığını ve miktarını ispat ile yükümlüdür. Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir ...'...
Somut olayda; davacı tarafından davalılar aleyhine Alaşehir İcra Müdürlüğü'nün 2019/3803 Esas sayılı dosyasında davalı borçlu ve diğer borçlulara karşı ilamsız takip başlatılmış olduğu, örnek 7 nolu ödeme emrinin borçluya velayeten annesine tebliğ edildiği ve 09/08/2019 tarihinde ödeme emrine vekil aracılığıyla itiraz edildiği görülmüştür. Ödeme emrine süresinde itiraz ile takibin durdurulmasına karar verilmiş olup, borçlu vekili tarafından icra dosyasına yapılan itirazın duruşmadan önce ibraz edilen vekaletname ile geçerli hale geldiği, dolayısıyla takibin durdurulmasında hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla mahkeme kararı yerindedir....
İcra Müdürlüğü’nün ... esasına kayıtlı olarak icra takibi başlattıklarını, müvekkilinin icra dosyasına 29/06/2021 tarihli talep dilekçesi sunarak takibin iflas yolu ile takibe çevrilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, gönderilen ödeme emrine davalının itiraz ettiğini belirterek davanın kabulü ile itirazın kaldırılmasına, davalıya depo emri tebliğine ve davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
E. sayılı dosyası kapsamında tebliğ edilen ödeme emrine karşı süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine Diyarbakır İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verilmiş, söz konusu karar ve borçlu tarafın itiraz dilekçesi tarafıma tebliğ edilmiş olup, davalı tarafın İcra Müdürlüğü’ ne yapmış olduğu itiraz haksız ve kötü niyetli olduğunu belirtmiş, sunulan tutanakta polis memuru tarafından ....2018 tarihinde davalıya ait .... plakalı mercedes marka aracı müvekkile ait yediemin otoparkına çekilmiş, 2 yılı aşkın süredir otopark ücreti ödenmemiş ve araç üzerinde işlem de yapılmamış, davalı taraf sahibi olduğu aracın 2 yıldır yedieminde olduğunu bilmesine rağmen borcunu ödememiş olduğundan dolayı kendisi hakkında Diyarbakır İcra Müdürlüğü’ nün .............
Saylı dosyasında tahliye talepli icra takibi başlatıldığını, davalı kötüniyetli olarak ve zaman kazanmak maksadıyla kendisine tebliğ edilen ödeme emrine karşı, kira borcuna ve ferilerine itiraz etmiş ve bu nedenle icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, ödeme emrine itiraz edilmişse de, itiraz tarihinden sonra yine aynı tarihte katıldığı ve ihaleyi üstlendiği diğer zeytinlikler için başlatılan icra dosyalarına ödeme yapıldığını, davalı borçlu tarafından imzaya ya da kira ilişkisine itiraz edilmediğini, kısmi itirazını ise 01.11.2011 tarihinde kiralayana sözlü bildirim yapmak suretiyle kiralananı 31.01.2012 tarihinde boşaltmış oldukları ve davacılara kira borçlarının bulunmadığına dayandığını, davalı borçlunun, süre kazanmak amacıyla ödeme emrine itiraz ettiğini, davalı borçlunun itirazının kesin olarak kaldırılmasına, borçlu aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İş bu itirazın iptali davası, 31.05.2013 tarihinde, İstanbul Anadolu 24.İcra Müdürlüğü’nün 2013/10730 Esas sayılı icra dosyasında çıkarılan ödeme emrine itirazın iptali için açılmıştır. Oysa, sözü geçen icra dosyasında borçlu-davalı vekili esas yönden itirazı ile birlikte Sakarya İcra Dairesinin yetkili olduğunu savunarak 09.05.2013 tarihinde yetki itirazında da bulunmuştur. Bunun üzerine alacaklı vekili takip dosyasının yetkili icra müdürlüğüne intikalini sağlayarak Sakarya 5.İcra Müdürlüğü’nün 2013/4903 Esas sayılı dosyasından borçlu-davalıya yeni ödeme emri tebliğini yaptırmış, bu icra dosyasında da, borçlu süresinde (29.07.2013 tarihinde) borca itiraz etmiştir. Her dava, dava tarihindeki hukuki duruma göre değerlendirilir. İtirazın iptali davasının dava koşullarından birisi de, geçerli ilamsız icra takibi yapılmış ve bu dosyadan çıkarılan ödeme emrine itiraz edilmiş olması koşuludur. Bu davanın açıldığı tarihte bu koşul mevcut değildir....