Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı takibe itirazında genel ifadelerle borca itiraz etmiş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı taraf, sunduğu delillerle, davacı şirket görevlilerince yapılan kontrollerde davalının kullanımındaki tesisatta kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini kanıtlamıştır. Yapılan tespit üzerine, davacı şirket tarafından EPDK mevzuatı ve yönetmelik hükümleri uyarınca kaçak elektrik tutanağı düzenlenmiştir. Davalı borçlunun takip dayanağı faturayı ödememesi nedeniyle davacının davalı aleyhine icra takibi başlatmakta haklı olduğu anlaşılmış, davalı tarafından ... 34. İcra Müdürlüğünün ......

    Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K.). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez. Tutanağa geçirilmeyen dilekçeler tanık beyanı ile de ispat edilemez. Ayrıca, İİK'nun 8/a maddesinde de, icra ve iflas dairelerince yapılacak her türlü icra ve iflas işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminin kullanılacağı, her türlü veri, bilgi, belge ve kararın Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla işlenerek kaydedileceği hüküm altına alınmıştır....

      Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları, ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanır.'' Buna göre; ödeme emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K.). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez. Tutanağa geçirilmeyen dilekçeler tanık beyanı ile de ispat edilemez. Ayrıca, İİK'nun 8/a maddesinde de, icra ve iflas dairelerince yapılacak her türlü icra ve iflas işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminin kullanılacağı, her türlü veri, bilgi, belge ve kararın Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla işlenerek kaydedileceği hüküm altına alınmıştır....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2018/775 ESAS - 2021/367 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 21.İcra Müdürlüğünün 2018/23743 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibinde bulunulduğunu, ödeme emrine kambiyo senetleri örneklerinin eklenmediğini, takip konusu bonolara konu olan malların ayıplı olduğunu ve kullanılmaz halde olduğunu, borçla ilgili herhangi bir irsaliye, fatura vs. bulunmadığını, temerrüd gerçekleşmeden faizin işletilemeyeceğini, faizin takip tarihinden başlatılması gerektiğini ileri sürerek şikayette borca ve faize itirazda bulunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için haciz ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine itiraz edilmemesi ve yasal süresi içerisinde kira parasının ödenmemesi nedeniyle İİK.nun 269/a maddesi gereğince kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından, ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edildiğinden bahisle temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibindeki ihtarlı ödeme emri davalı borçluya 23.01.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlu yasal 7 günlük itiraz süresi içerisinde 30.01.2013 tarihinde itiraz etmiştir....

          İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; "Davanın kabulü ile; Akseki İcra Müdürlüğü'nün 2018/105 esas sayılı dosyasına vaki itirazın; 40.000,00- TL toplam alacak bakımından iptali ile, takibin devamına, Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine," karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2014/3084 sayılı ilamsız icra takibini başlattığı, ödeme emrine itiraz üzerine eldeki davayı açtığı; davalıların, davacının öncelikle sigorta şirketine müracaat etmesi gerektiğini belirterek davanın reddini istediği, sigorta şirketinin 28/05/2014 tarihli yazı ile davacı bankanın ödeme talebini reddettiği, mahkemece ürolog bilirkişiden alınan 29/11/2017 tarihli raporda; ölümün prostat kanserinden meydana geldiğini, davalıların murisinin bu hastalığını sigorta şirketine bildirmediğini, ölüm ile kanser arasında nedensellik bağı bulunduğunun bildirildiği, 28/03/2019 tarihli raporda; davacı bankanın alacağının hesaplandığı, mahkemece davalı Şükran Maltutar yönünden davanın bu borçlunun süresinde ödeme emrine itiraz etmemesi nedeniyle reddine, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalılar vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz KARAR Dosya arasında hükmün alacaklı vekiline tebliğ edildiğine ilişkin tebligat parçası bulunmamaktadır. Bu nedenle, alacaklı vekiline hükmün tebliğ edilip edilmediğinin araştırılması, tebliğ edilmiş ise tebligat parçasının dosya içerisine konulması, tebliğ edilmemiş ise 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için dosyanın Yerel Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 04.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu ödeme emrinde diğer kayıtlarla birlikte, borçlunun (kiracının) kural olarak yedi gün içinde ödeme emrine itiraz edebileceği, itiraz süresi içinde kira sözleşmesini ve varsa yazılı kira sözleşmesindeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse (inkâr etmezse) kira sözleşmesini kabul etmiş sayılacağı, kira borcunu ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren BK’nın 260 veya 288. (TBK’nın 315 veya 362.) maddelerinde belirtilen (on, otuz veya altmış gün) belli bir süre içinde ödemesi, itiraz süresi içinde (İİK m. 62'ye göre) ödeme emrine itiraz etmez ve ödeme süresi içinde borcu (kirayı) ödemez ise kiraya verenin (alacaklının) kesinleşen kira alacağı için haciz isteyebileceği (İİK m.78 vd) ve icra mahkemesinden (kiracının) kiralanan taşınmazdan tahliyesini isteyebileceği ihtar edilir. Borçlu-kiracı ödeme emrine itiraz etmek isterse ödeme emrinin tebliğinden itibaren (İİK’nın 269/son fıkrasında yazılı istisna hariç) yedi gün içinde itiraz sebeplerini icra dairesine bildirmelidir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz KARAR Davacı ... tarafından davalı ... ve ... aleyhine açılan icra takibine itiraz davasının reddine ilişkin hükmün davacı vekilinin temyizi üzerine yapılan inceleme sonunda Dairenin 13.06.2013 tarih 2013/5606 Esas, 2013/9126 Karar sayılı ilamıyla Yerel Mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. Mahkemece, onama ilamına ilişkin Daire kararı HUMK'nun 438. maddesi (HMK. 372.m) gereği usulüne uygun şekilde taraflara tebliğ edildikten sonra taraflardan birinin karar düzeltme yoluna başvurması halinde dosyanın inceleme yapılmak üzere Yargıtay'a gönderilmesi gerekirken, onama kararının taraflara tebliğ edilmeksizin, taraflardan birinin kanun yoluna ilişkin bir başvurusu da bulunmadığı halde dosya Dairemize gönderilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu