Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalıdan satın aldığı taşınmazın bedelini ödediği halde, tapuda devir yapılmadığını, ödediği bedelin iadesi için yaptığı icra takibine de davalının itiraz ettiğini öne sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz delimiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile BK 101/1 maddesi hükmüne göre mütemerrit olur. Davacı, yaptığı icra takibinden önce satış bedelinin iadesi için davalıyı temerrüde düşürdüğünü iddia ispat etmediğine göre, davalının icra takip tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. Bu durumda davacının, icra takibinde istediği işlemiş faize hükmedilmemesi gerekir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/62 Esas ve 20/07/2011 tarihli ara kararına dayanarak 32.970,00 TL asıl alacak ve 5.821,50 TL işlemiş faizden oluşan toplam 38.791,50 TL alacak için borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlattığı, borçlunun, alacağın takipten önce ödendiğini ileri sürerek borca ve işlemiş faize itiraz ettiği, itirazla duran takibin devamı için alacaklının, itirazın kaldırılması talebinde bulunduğu, mahkemece alacaklının isteminin kısmen kabulü ile 32.700,00- TL asıl alacağa yönelik ve 5.844,66-TL. işlemiş faize yönelik itirazın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nun 323/1-ğ maddesi uyarınca vekalet ücreti yargılama giderlerindendir. Yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin, diğer yargılama giderlerinde olduğu gibi, mahkemece talep şartı aranmaksızın re'sen karara bağlanması gerekir (17.11.1948 gün, 5/8 ve 29.05.1957 gün, 4/16 sayılı İBK kararları)....

      Hal böyle olunca, mahkemece, bu ihtarın tebliğ tarihi araştırılıp ihtarda verilen süre gözetilerek temerrüt tarihinin belirlenmesi, buna göre de temerrüt tarihi ile takip tarihi arasındaki süre için işlemiş faize hükmedilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile ödeme tarihinden itibaren işlemiş faize hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir." SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        -TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.885.98.-TL toplam alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %23 reeskont faizi ve diğer fer’ileri ile birlikte davalıdan tahsili talep edilmiş, itiraz üzerine iş bu itirazın iptali davası açılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne itirazın iptali ile takibin devamına şeklinde hüküm oluşturulduktan sonra hüküm fıkrasında “ancak davalı temerrüde düşürülmediğinden davalıdan temerrüt faizi değil yasal faiz hesabı yapılarak bu şekilde faize hükmedilmesine" sözcüklerine yer verilmiştir. HUMK.nun 388.maddesi uyarınca hükmün infazda tereddüt yaratmayacak şekilde açık olması taraflara yüklenen hak ve borçların hükümde açıkça belirtilmesi gerekir. Oysa yerel mahkeme kararı kendi içinde çelişkili olup anılan yasa hükmüne uygun değildir. Zira kararda hem davalının temerrüde düşürülmediğinden söz edilmiş hem de işlemiş faiz talebini de içerecek şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;" Dava, İİK'nın 169, 169/a maddelerine dayanan borca itiraz talebidir. T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nin 19.12.2019 tarih ve 2019/1424 E., 2019/2699 K. sayılı bozma ilamında, davacının diğer itirazları yerinde görülmemiş, faize yönelik itiraz yönünden deliller toplanılarak ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak hüküm kurulmasına karar verilmiştir. T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nin 19.12.2019 tarih ve 2019/1424 E., 2019/2699 K. sayılı bozma ilamı doğrultusunda, icra takip dosyası ile birlikte, takip dosyasında asıl alacağa işleyecek faiz oranı ve takip öncesi işlemiş faiz miktarının hesaplanması için bilirkişiye tevdi edilmiş, hesap uzmanı bilirkişisi tarafından 02/06/2020 tarihinde bilirkişi raporu mahkememize sunulmuştur....

          -YTL. asıl alacağa ve işlemiş faize itiraz ettiğini, işletilen faize itiraz haklı olmakla birlikte bakiye 1.343.67.-YTL. itirazının ve kabul edilen 3.340.00.-YTL.nin icra gideri ile bunun vekalet ücretinden davalının sorumlu olduğunu belirterek davalının takip tarihinden önce işletilen faize itirazı dışındaki 1.343.67.-YTL. asıl alacağa, icra masrafı ve vekalet ücretine ilişkin itirazının iptaline, takibin devamına, % 40’dan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, taraf defterlerinin incelenmesi ile düzenlenen bilirkişi raporları, toplanan delillere göre davanın kısmen kabulüne, davalının asıl alacağın 1.343.67....

            Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının faize itiraz ettiği belirterek, davalının İstanbul ...İcra Müdürlüğünün ... E. Sayılı dosyasında faize yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin sözleşmesel / ticari temerrüt faizi ile devamına, davalının %20 'den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile genel kredi sözleşmesi imzalayan davalı şirketin kredi borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için icra takibi yapıldığını davalının 2.708.15 YTL işlemiş ve işleyecek faize itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının takipten önce gönderdiği ihtarnamenin müvekkiline tebliğ edilmediğini, bu nedenle takipten öncesi için faiz istenemeyeceğini beyan ederek davanın reddini savunmuş, %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

                Davalılar ... ve ... vekili, kusura ve sorumluluğa itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı ... hakkındaki davanın reddine; diğer davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulü ile davalı ...'in 1.321,00 TL. asıl alacak ve 45,00 TL. işlemiş faize, davalılar ...,... 'in 4.142,00 TL'lik asıl alacak ve 141,00 TL. işlemiş faize ilişkin itirazlarının iptaline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  İcra Müdürlüğü'nün 2015/1504 esas sayılı dosyasından alacaklının müvekkili şirkete gönderdiği ödeme emrine karşılık itiraz ettiklerini, itiraz dilekçesinde alacağa, işlemiş faize ve faiz oranına (talep edilmesi gereken faizi oranının yasal faiz oranı olmalı şeklinde belirtilerek) itiraz ettiklerini, Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/202 esas sayılı dosyası ile alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davasında mahkemece 16/05/2019 tarihinde 80.000,00 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline karar verildiğini ve kararda asıl alacağa dair talep edilmesi gereken faiz oranına ilişkin bir hüküm bulunmadığından, işleyecek faize ilişkin oranın yasal faiz olarak hesaplanması gerekirken fahiş oranda faiz hesaplanarak icra emrinin tebliğ edildiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, Gebze 1....

                  UYAP Entegrasyonu