Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında otobüs ile ticari hattın hak devri için protokol yapıldığını, 125.000,00 TL ödendikten sonra otobüs ile hattın devredilmediğini, davalı adına ticari hat hak sahipliği bulunmadığını, davacı adına kayıtlı bir araç da bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ticari taşıma hattı hak sahipliğinin devir bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, protokol, ... ve kooperatif cevabi yazıları dosya arasına alınmış, davacı tanıkları dinlenmiştir. Davacı tanıkları beyanlarında özetle, davacının iddiasının ispatı yönünde beyanda bulunmuşlardır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının ticari hat hak sahipliği bulunup bulunmadığı, davalıya devrinin yapılıp yapılmadığı, bakiye borcun tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....
İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da dermayan veya yeni bir senet ihdasını talep edebilir. (TTK m. 564/...) TTK'nun 558/II maddesine göre “hile ve ağır kusuru bulunmadıkça borçlu, vadenin hulülünde senedin mahiyetine göre alacaklı olduğu anlaşılan kimseye ödemede bulunmakla borcundan kurtulur.” İptal kararını alan kişi (iptal kararının davacısı) borçludan kendisine senedi ibraz etmeden ödemede bulunmasını isteyebilmek hakkını kazanmaktadır. İptal kararının etkileri hak sahipliğinin teşhisi meselesine ilişkindir. Kararın maddi hukuk yönünden herhangi bir etkisi yoktur. Bu kararla senedi elinde bulunduran üçüncü şahsın hakkının sona erdiği, onun yerine artık bundan böyle davacının hak sahibi olduğu sonucuna da varılamaz. İptal kararı, iptal olunan senet yerine kaim olan bir senet mahiyeti taşımamaktadır....
Toplanan delillerden ve tüm dosya içeriğinden çekişme konusu 293 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümün 28.08.2001 tarihli Kalıcı Deprem Konutları Konut Teslim Tutanağı ile davalı ...’ye teslim edildiği, 15.08.2005 tarihinde ise davalı adına tescil edildiği, bilahare 16.05.2012 tarihli hak sahipliği inceleme komisyon kararı ile eşi ve kendisinin ayrı ayrı konutta hak sahibi olduğunun tespit edildiği gerekçesi ile hak sahipliğinin iptaline karar verildiği, bu iptal işlemine karşı idare mahkemesinde açılan davanın reddine karar verildiği, dolayısıyla tescilin dayanaksız hale geldiği açıktır....
Bu belge ve sair delillerin şikayet süresi içinde Cumhuriyet Başsavcılığına verilmemesi halinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir” şeklindeki düzenlemeye ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçi ... meslek birliği vekilinin dava konusu materyaller ile ilgili olarak fiili öğrendiği tarihten itibaren (aynı zamanda da tespit tarihinden itibaren 6 ay geçmeden) 6 aylık kanuni şikayet süresi içerisinde hak sahipliğine ilişkin hukuken geçerli belgeleri ibraz ettiği anlaşılmakla, MÜYAP ve MÜYORBİR meslek birliklerinin şikayeti üzerine sanıkların yetkilisi olduğu işyerinde yapılan tespit sonrası hak sahipliğinin ispat edilememesi nedeniyle verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın, aynı suç tutanağına istinaden fiili öğrendiği tarihten itibaren 6 aylık kanuni şikayet süresi içinde şikayetçi olan ve hak sahipliğine ilişkin hukuken geçerli belgeleri ibraz eden ... meslek birliğinin şikayet hakkını ortadan kaldırmayacağı gözetilerek yargılamaya devamla, dosyada mevcut delillere göre...
olduğu anlaşılmakla, yapımcı şirketin söz konusu filmin hak sahipliğini katılan şirkete devrettiğine dair dayanak belgeler getirtilmeden ve katılan.....’nin hak sahipliği belgesi olarak sunmuş olduğu Kültür ve Turizm Bakanlığı İthal Sinema Eserlerine İlişkin Kayıt Tescil Belgesine göre suça konu “Open Season 2” filmini ithal eden katılan olup, Türkiye'de hak sahipliği süresinin 01.03.2009 olduğu anlaşılmakla, suç tarihi itibariyle katılanın hak sahipliğinin bulunup bulunmadığı araştırılmadan, eksik kovuşturma ile yetinilerek 5846 sayılı Kanun’un 71/1, 81/13. maddeleri uyarınca hüküm kurulması ve Beşiktaş Kültür Merkezi A.Ş. ile.....’nin katılmasına karar verilerek lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak...
Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması, 1-b)Tarım arazisi olduğunun belirlenmesi halinde ise, aynı Yasanın 11/1-f maddesi uyarınca; o yörede mutad olarak ekilen münavebeli ürünleri ve münavebeye alınan ürünlerin dekar başına verim miktarları ........ ve ...........
KARAR Davacılar, murislerinin 2011 yılında davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, 03.10.2013 tarihinde vefat ettiğini, yeniden hayat sigortası yapılmadığından bahisle tüketici kredisinin kalan borcun ödenmesinin Banka tarafından kendilerine bildirildiğini, davalı ile murisleri arasında yapılan kredi sözleşmesine göre, bankanın menfaat sahibi olarak murislerinin hayat sigortasını yaptırmaya yetkili olduğunu, kendilerinin, bankayla yapılan sözleşmeye güvenerek ve hayat sigortasının yapıldığını sanarak herhangi bir teşebbüste bulunmadıklarını ve sigorta yaptırmadıklarını, davalı Bankanın sözleşme gereklerini yerine getirmeyerek miras bırakanın hayat sigortasını yenilemediğini ileri sürerek, kredi borcundan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine ve taşınmazları üzerine kredi sözleşmesine istinaden konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemişlerdir....
Esas sayısına kaydedilen davayı açtığı, davacının markayı kullanması nedeniyle müvekkili tarafından haksız rekabet ve bu nedenle maddi-manevi tazminat istemli dava açtığını, davacının hak sahibi olmadığı bir markayı dayanak göstererek eldeki davayı açtığını, davacının müvekkiline ait markayı kullanarak kötü niyetle hareket ettiğini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, 5000 sayılı Patent ve Marka Vekilliği ile Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun m.15/C hükmüne göre açılan ... Kararının İptali ve 6769 sayılı SMK m.25 hükmüne göre açılan Markanın Hükümsüzlüğü istemine ilişkindir....
Ancak, 5664 Sayılı Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Kanun'nun .... maddesinde, bu kanunun uygulanmasında Banka'nın Tasfiye Halinde Emlak Bankası A.Ş'ni ifade ettiği, “Hak Sahiplerinin Belirlenmesi” başlıklı .... maddesi 4. fıkrasında ise, bankanın hak sahiplerinin isim, konut edindirme yardımı ve nemalarını içeren listeleri EGYO'ya (Emlak Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı) bildireceğinin düzenlendiği, 7. maddesinde de, hak sahiplerine yapılacak nakit ödemelerin EGYO tarafından belirlenecek ödeme planı ve süresine göre yapılacağı ve 8. maddesinde ise, nakit olarak yapılacak ödemeler için EGYO ile T.C. ... Bankası Anonim Şirketi arasında protokol düzenleneceği hüküm altına alınmıştır. Konut Edindirme Yardımı Hak Sahiplerine Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmeliğin “İlan, ödemeler ve hak sahipliğinin sona ermesi” başlıklı 7/5. maddesine göre de, nakit olarak yapılacak ödemeler için EGYO ile T.C. ......
Noterliğinin 12 Ekim1993 tarih ve 34593- 34594- 34595 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleriyle 10/100'er hisseye isabet eden (1), (3) ve (6) nolu daireleri bedellerinin tamamını ödeyerek satın alan ve o tarihten beri malik sıfatıyla kullanıp fiili olarak da zilyetliğini ellerinde bulunduran müvekkillerinin ileride açılacak davalara esas teşkil etmek üzere iş bu taşınmazdaki hak sahipliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....