İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2021 NUMARASI : 2021/20 ESAS - 2021/153 KARAR DAVA KONUSU : İş (Sendikaya Kayyum Tayini İstemli) KARAR : Genel Başkan Vekili Bilal Oktay Çiçeklitaş ve Teşkilattan Sorumlu Başkan Yardımcısı T1 Yönetim Kurulu üyesi olmasına rağmen Yönetim Kurulu toplantılarına çağırılmadığını, Yönetim Kurulu toplantısı çağrısı yapılmamasına rağmen kararlar alındığını, seçilmiş yönetim kurulu üyelerine herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını ve belge verilmediğini, seçimler öncesinde şubeler üzerinde delege sayılarını değiştirecek mahiyette hukuka aykırı işlemler tesis edildiğini, tüzük gereği genel başkan vekilinde muhafaza edilmesi gereken karar defterinin verilmediğini, tüzük gereği genel başkan vekili sorumluluğunda olan gelen-giden evrak defterlerinin yerine defter çıkarıldığını, Genel Kuruldan yetki alınmadan Genel Merkezin ciddi borçlanmalara girdiğini, Genel Başkan ve 4 Yardımcısının Denetleme Kurulu ve Disiplin Kurulunu bir baskı aracı olarak kullandığını, Genel...
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 11/05/2017 NUMARASI : 2016/261E.- 2017/337K. DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacılar vekili yasal süresi içinde istinaf sebebi belirtmeksizin süre tutum dilekçesi sunmuş, gerekçeli karar tebliğine rağmen gerekçeli istinaf dilekçesi sunmamıştır....
Şube yöneticisi olmasının önünde yasal bir engel bulunmadığını, şöyle ki her ne kadar OHAL Kanun Hükmünde Kararnamelerinin Kamu Personeline İlişkin Tedbirlerle ilgili maddelerde; “…kamu görevinden çıkarılan kişilerin, mahkumiyet kararı aranmaksızın, rütbe ve/veya memuriyetleri alınır ve bu kişiler görev yaptıkları teşkilata yeniden kabul edilmezler, bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemezler, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemezler, bunların uhdelerinde bulunan her türlü mütevali heyet, kurul, komisyon, yönetim kurulu, denetim kurulu, tasfiye kurulu üyeliği ve sair görevleri de sona ermiş sayılır…” denilmekte ve bu itibarla ihraç olan kamu emekçilerinden sendika yönetim kurulu üyeliğine seçilenlerin sendika yönetimlerinde görevlendirilemeyeceği belirtilmekte ise de bu doğrultuda yapılan değerlendirmenin hukuka uyarlık göstermediğini, zira sendika üyelerinin, yargı gözetimi altında seçtikleri şube yönetim kurulu üyeliğinin OHAL KHK’ları kapsamında olmadığını çünkü sendika yönetim...
Sendika Tüzüğünün “Sendika Genel Kurulunun Toplanma Zamanı ve Toplantı Esasları” başlıklı 13’üncü maddesinde yer alan düzenlemeye göre “Genel kurul en geç dört yılda bir sendika merkezinin bulunduğu yerde, yada genel yönetim kurulunca tespit edilecek başka bir yerde, genel yönetim kurulunun tespit edeceği yer, gün ve saatte toplanır.” Sendika Tüzüğünün “Şube Genel Kurulunun Toplanma Zamanı ve Toplantı Esasları” başlıklı 27’nci maddesinde yer alan düzenlemeye göre ise “Şube genel kurulu azami 4 yılda bir, sendika genel yönetim kurulu kararı ile ve sendika genel kurul toplantısından en az 2 ay önce olmak üzere toplanır.” Tüzüğün “Şube Olağanüstü Genel Kurulu” başlıklı 28’inci maddesine göre de; “Şube yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü hallerde veya şube genel kurulu delegelerinin 1/5’inin yazılı isteği üzerine şube genel kurulunun olağanüstü toplantıya çağırılması Sendika genel yönetim kurulundan yazılı olarak talep edilir....
Aynı maddenin son fıkrasında ise "Yukarıdaki hükümlere aykırı hareket eden sendika şubesi, sendika veya konfederasyon yönetim kuruluna; üyelerinden birinin veya durumu tespit eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının başvurusu üzerine, iş davalarına bakmakla görevli mahkeme kararı ile işten el çektirilir. Bu takdirde görevli mahkeme, genel kurulu kanun ve tüzük hükümleri gereğince en kısa zamanda toplamak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar cari işleri yürütmekle görevli olmak üzere Medeni Kanun hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder" şekinde düzenlemeye yer verimiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, yukarıda belirtilen yasal düzenlemeye göre yönetim kurulunun 10.maddeye aykırı olarak genel kurulu toplantıya çağırmaması halinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı veya üyelerden birinin başvurusu üzerine görevli mahkemece Yönetim Kurulu işten el çektirilir....
Aynı maddenin son fıkrasında ise "Yukarıdaki hükümlere aykırı hareket eden sendika şubesi, sendika veya konfederasyon yönetim kuruluna; üyelerinden birinin veya durumu tespit eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının başvurusu üzerine, iş davalarına bakmakla görevli mahkeme kararı ile işten el çektirilir. Bu takdirde görevli mahkeme, genel kurulu kanun ve tüzük hükümleri gereğince en kısa zamanda toplamak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar cari işleri yürütmekle görevli olmak üzere Medeni Kanun hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder" şekinde düzenlemeye yer verimiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, yukarıda belirtilen yasal düzenlemeye göre yönetim kurulunun 10.maddeye aykırı olarak genel kurulu toplantıya çağırmaması halinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı veya üyelerden birinin başvurusu üzerine görevli mahkemece Yönetim Kurulu işten el çektirilir....
Savunma süresi, ilgiliye yazılı savunma hakkına ilişkin tebliğin yapıldığı tarihten itibaren on gündür." maddesinin yer aldığı, dosyada mevcut davaya konu Enerji Bir-Sen Genel Merkez Disiplin Kurulu Başkanlığı'nın 01.08.2019 tarih MSK 10 ESB 35/1575 sayılı Disiplin Kurulu Kararı başlıklı yazısında, davacıyla ilgili olarak "Sendika Disiplin Yönetmeliği'nin Madde 29-g bendi gereğince 1 (bir) yıl boyunca "Yöneticilik Görevinden Geçici Uzaklaştırma" cezası ile cezalandırılmış bulunmaktasınız" denildiği, aynı kararda itiraz merciinin Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulu olduğu ve itiraz süresinin belirtildiği, ancak mahkememizce yukarıda anılan sendika tüzüğü gereği "Yöneticilik Görevinden Geçici Uzaklaştırma" disiplin cezasının Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulu tarafından verilebileceğinin tespit edildiği, yine söz konusu ceza ile ilgili Enerji Bir-Sen Sendika Disiplin Yönetmeliği'nin 12....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : SENDİKA YÖNETİM KURULU KARARINA İTİRAZ İSTEMLİ Taraflar arasındaki sendika yönetim kurulu kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 17.....2021 tarihli ve 2021/4384 Esas, 2021/10450 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. İlk Derece Mahkemesinin 01.10.2021 tarihli ve 2021/996 Esas, 2021/37 Karar sayılı kararı ile uyulan bozma ilâmı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir....
ne kadar Sendika Ana Tüzüğü'nün 29 uncu maddesinde belirtilen ünvanlı üyelikler ibaresine sekreterlik görevini de dâhil ederek istinaf itirazında bulunmuş ise de sendika şube yönetiminde ünvanlı olan ... kişinin şube başkanı olup onun dışındaki kişilerin yönetim kurulu üyesi sıfatını taşıdığı ve Yönetim Kurulunun kendi arasında yaptığı seçimle görev dağılımı yapıldığından bu görev dağılımı nedeniyle verilen sekreterlik görevinin ünvanlı bir görev olduğunun düşünülemeyeceği, bu nedenle iki üyenin istifası ile yeni oluşan yönetimin yeniden görev dağılımı yapmasını engelleyici hiçbir mevzuat ve Tüzük hükmü bulunmadığı gibi davacının karar tarihinde yönetim kurulu üyeliğinin devam ettiği, bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazlarının yerinde görülmediği; b) 26.02.2021 tarihli Genel Yönetim Kurulu kararına ilişkin olarak; davacının Sendika Genel Yönetim Kurulunda 1. yedek üye olup Genel Merkez Yönetim Kurulu üyelerinden birinin istifası üzerine toplantıya genel merkez yönetim...
ne kadar Sendika Ana Tüzüğü'nün 29 uncu maddesinde belirtilen ünvanlı üyelikler ibaresine sekreterlik görevini de dâhil ederek istinaf itirazında bulunmuş ise de sendika şube yönetiminde ünvanlı olan ... kişinin şube başkanı olup onun dışındaki kişilerin yönetim kurulu üyesi sıfatını taşıdığı ve Yönetim Kurulunun kendi arasında yaptığı seçimle görev dağılımı yapıldığından bu görev dağılımı nedeniyle verilen sekreterlik görevinin ünvanlı bir görev olduğunun düşünülemeyeceği, bu nedenle iki üyenin istifası ile yeni oluşan yönetimin yeniden görev dağılımı yapmasını engelleyici hiçbir mevzuat ve Tüzük hükmü bulunmadığı gibi davacının karar tarihinde yönetim kurulu üyeliğinin devam ettiği, bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazlarının yerinde görülmediği; b) 26.02.2021 tarihli Genel Yönetim Kurulu kararına ilişkin olarak; davacının Sendika Genel Yönetim Kurulunda 1. yedek üye olup Genel Merkez Yönetim Kurulu üyelerinden birinin istifası üzerine toplantıya genel merkez yönetim...