ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/34 XX 704/124 KARAR DAVA KONUSU : ÖLÜME BAĞLI TASARRUF (VASİYETNAMENİN İPTALİ) KARAR : Milas 3....
İstinaf Sebepleri Davacının dava açma ehliyeti bulunmadığını, davanın süresinde açılmadığını, vasiyetnamenin tümüyle iptali yerine tanık lehine tasarruf söz konusu olduğundan vasiyetnamenin yalnızca bu tasarruf yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken tümden iptalinin kanuna aykırı olduğunu, buna ilişkin savunmalarına kararda yer verilmediğini belirterek hükmün kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tanık ...'ın, vasiyetçi ...'in damadı olduğu gözetildiğinde, katılma yasağı kapsamında olduğu, kanunun aradığı anlamda şekil şartı taşımayan vasiyetnamenin iptaline ilişkin ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, vasiyetname ile lehine kazandırma yapılanların, tanık ...'...
Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunup kesinleşmesinden sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekmektedir.(3.HD, 20.01.2014 tarih, 2013/16453 E, 2014/586 K) Somut olayda; muris A.. D..'nin noterde düzenlediği 10/06/1980, 11/06/1980 ve 08/10/1982 tarihli vasiyetnameler ile; mal varlığının bir kısmını davacılara vasiyet ettiği, murisin 1986 yılında vefat ettiği, vasiyetnamenin açılmasına dair her hangi bir dava kaydı bulunmadığı, dosyada davacıların ölüme bağlı kazandırmayı öğrendiği tarihe dair bir belge veya delil de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Vasiyet alacaklısı, vasiyetnameden kaynaklanan hakkı, (alacak muaccel olmadan) vasiyetname açılıp okunmadan kullanamaz. Vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kayıt bulunmadığına göre, vasiyetname açılıp sonuçlanmadan vasiyetin yerine getirilmesi de istenemez....
Dava konusu uyuşmazlık, hukuki ehliyetsizlik ve ikrah iddiasına dayalı vasiyetnamenin iptali talebine ilişkindir. TMK 557.maddesinde, vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması olarak dört tanedir. İkrah (korkutma), kişinin irade serbestîsini ihlal suretiyle onu gerçek isteğine uymayan bir beyanda bulunmak zorunluluğunda bırakan, hukukun caiz görmediği davranışlardır. İkrah, maddi ve manevi olmak üzere iki türlüdür. Bir kimseye o akdi yapmasını temin için maddi tazyik yapılmışsa, örneğin eli tutularak zorla sözleşmenin altı imzalatılmışsa bu halde maddi ikrah hali varsayılır....
de bulunan toplam 7 dairesinden 4'nü müvekkiline, 3'nü davalıya bıraktığını; murisin ölümünden sonra vasiyetnamenin açılıp okunduğunu, davalının açtığı vasiyetnamenin iptali davasının reddedildiğini, vasiyetnamenin tenfizine karar verildiğini; bugüne kadar, tarafların, kendilerine vasiyet edilen daireleri vasiyetnameye uygun olarak kullandıklarını; ancak, müvekkilinin gayrimenkulünün halen muris adına kayıtlı olduğunu ve tenfiz kararının tescil hükmünü içermemesi nedeniyle, tescil işleminin tapu dairesince yapılamadığını öğrendiğini; bunun üzerine, vasiyetnamenin tenfizine karar veren mahkemeden tavzih talebinde bulunduklarını; mahkemece, talebin reddine karar verildiğini; vasiyet edilen dairelerde kat mülkiyetinin kurulmadığını, kat mülkiyetinin idari yoldan kurulmasının da mümkün olmadığını belirterek; vasiyetnameye konu taşınmaz üzerinde bulunan binada kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurularak, vasiyetnamenin tescile imkan verecek şekilde tenfizine, tapunun iptali ile vasiyetnameye...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; davanın vasiyetnamenin iptali davası olduğu ve bu davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesince ait olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddi ile asliye hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf eden mirasçı Yunus Emre Gürdal vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davanın vasiyetnamenin iptali davası olmadığını, bu nedenle görevsizlik kararının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İstinaf eden davacı vekili; dava dilekçesinde ayrıca vasiyetnamenin iptali ve tenkisi için dava açacaklarını bildirdiklerini, bu davanın vasiyetnameye itiraz davası olduğunu, vasiyetnamenin iptali- tenkisi davası olmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. HMK'nun "İncelemenin Kapsamı" başlıklı 355. maddesinde "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Başka bir ifade ile muris ölüme bağlı tasarrufu ile ölümden sonra sonuç doğurmak üzere hukuki işlemlerde bulunmuştur. Şayet murisin iradesi açıkça anlaşılamıyorsa bu durumda vasiyetnamenin yorumu ile sonuca gidilecektir. Ölüme bağlı tasarrufun (vasiyetnamenin) yorumlanmasında uygulanacak genel kurallar, öncelikle vasiyetnamenin metnine bağlı kalınarak sonuca gidilecektir. Bu yapılırken murisin iradesi ve (... ve dış etmenlere bağlılık ta söz konusu olacaktır. Vasiyetnamenin düzenlenmesi ile mirasbırakanın ölümü arasında geçen süre zarfında yapılan kanuni düzenlemeler nedeniyle ölüme bağlı tasarruf için önceden öngörülmüş olan hukuki sonuç boşa çıkıyorsa, tamamlayıcı yorum yardımıyla tasarrufun içeriğinde değişikliğe gidilmesi mümkündür....
Bu hakkın yerine getirilmesi için; her şeyden önce TMK'nin 596. ve devamı maddeleri uyarınca vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada gösterilen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir. TMK'nin 559/2. maddesi gereğince; iptal davası açma hakkı olan mirasçı, vasiyetnamenin hükümsüz olduğunu, def'i yoluyla her zaman ileri sürebilir. Somut olaya gelince; davaya konu vasiyetnamenin, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 25.09.2013 tarih ve 2013/160 Esas, 2013/440 Karar sayılı ilamı ile açılmasına karar verildiği ve ilamın 30.05.2014 tarihinde kesinleştiği, vasiyetnamenin yerine getirilmesi için gerekli olan vasiyetnamenin açılmasına ilişkin şartın gerçekleştiği anlaşılmıştır. Davalılardan ... ile ... tarafından def'i yoluyla hükümsüzlük iddiası ileri sürülmüş, davalı ... açılan davayı kabul etmiştir. Vasiyetnamede mahal belirtilmediği için geçersiz olduğu yönündeki mahkeme kararı yerindedir. Ancak, davalılardan ...'...
nın mirasçılıktan çıkarıldığını, çıkarma sebeplerinin gerçek olmadığını belirterek vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir.Mahkemece; kısa kararda "Davaya tenkis davası olarak devam olunmasına davalı ...'in saklı pay oranının 1/8 olarak kabulü ile vasiyetnamenin buna göre tenfizine" şeklinde hüküm kurulmasına rağmen, gerekçeli kararda "1- Davacı-k.davalı ... vd.nin vasiyetnamenin tenfizi talebinin davalı ...'nın 1/8 saklı payının dışındaki kısmı ile ilgili olarak davalarının kabulüne, muris ...'nün ... 2.Noterliğinin 02.10.2002 tarih 23962 yevmiye nolu ölüme bağlı vasiyetnamesinin bu şekilde tenfizine, 2- Davalı-k.davacı ...'nın davası yönünden davasının kabulü ile; ... 2.Noterliğinin 02.10.2002 tarih 23962 yevmiye nolu düzenleme vasiyetname başlıklı ... tarafından düzenlenen vasiyetnamenin ...'...
TMK.nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. TMK.nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez. Bilindiği üzere; davranışlarının, eylem ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını anlayabilme, değerlendirebilme ve ayırt edebilme kudreti (gücü) bulunmayan bir kimsenin kendi iradesi ile hak kurabilme, borç (yükümlülük) altına girebilme ehliyetinden söz edilemez....