Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının vasiyetnameyi, iptal sebebini ve kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten itibaren vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. (Aynı yönde Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın 2020/3118 E. Ve 2020/6145 K. Sayılı kararı) Somut olayda murisin 09.09.2015 tarihinde vefatından sonra 08.03.2016 tarihinde açılan vasiyetnamenin iptali davasının hak düşürücü süre içerisinde açıldığı kabul edilerek dava esastan incelenmiştir. TMK'nın 557. maddesinde, vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması olarak dört tanedir. TMK'nın 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir....

Bu nedenle davada taraf teşkil yönünden bir eksikliğin bulunmadığı değerlendirilmiştir. 4721 sayılı TMK’nın 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; a-ehliyetsizlik, b-vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, c-tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, d-tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. TMK'nın 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak vasiyetnamenin iptali istenilemez. Dosya içeriğine göre, davacıların ehliyetsizlik, irade sakatlığı ve vasiyetnamenin kanunda öngörülen şekil şartlarına taşımadığı iddiaları ile eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali-tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların murisi ...'ün 29.08.2011 de vefat ettiğini, ... Noterliğinin 15.05.1995 tarih 1073 yevmiye nolu vasiyetnamesini düzenlediğini,vasiyetnamenin şekil şartlarına haiz olmadığını,ayrıca taraflar ve murisin katılımıyla 10.06.1980 tarihinde miras taksim sözleşmesi yapıldığını,murisin miras taksim sözleşmesine konu taşınmazlara ilişkin vasiyetname yapamayacağını belirterek vasiyetnamenin iptalini olmadığı takdirde vasiyetnamenin tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savurmuştur....

    Mirasbırakan, ancak tasarruf özgürlüğünün sınırları içinde malvarlığının tamamında veya bir kısmında vasiyetname ya da miras sözleşmesiyle tasarrufta bulunabilir. Vasiyetnamenin yorumunda ''irade teorisinden'' yararlanılmaktadır. Vasiyetnamenin yorumunda uygulanacak olan genel kurallar ise; "vasiyetnamenin metnine bağlılık", "mirasbırakanın iradesine bağlılık" ve "dış etmenlerle bağlılık" olmak üzere üç başlık altında toplanmaktadır. Ölüme bağlı tasarrufun yorumlanmasında genel olarak uygulanacak ilk kural, ölüme bağlı tasarrufun metnine bağlı kalınmasıdır. Vasiyetnamenin metninde yer almayan bir olgu ise; vasiyetnamenin yorumu ile var kabul edilemez. Tasarrufun yorumlanmasında uygulanacak bir diğer kural ise; mirasbırakanın iradesine göre yorum yapmaktır. Kural olarak vasiyetnamenin yorumunda, murisin iradesini ayakta tutacak bir yol izlenmeli, azami biçimde murisin iradesinin açığa çıkarılmasına gayret gösterilmeli ve vasiyetnamenin tenfizine imkan sağlanmalıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde vasiyetnamenin iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde;kardeşi muris Nazife Bir'in 12.02.2010 tarihli vasiyetname düzenlediğini, murisin 15 yıldır karaciğer sirozu tedavisi gördüğünü, durumunun gün geçtikçe kötüye gittiğini, akıl ve ruh sağlığı bakımından sıkıntılı olduğu bir dönemde sağlık ocağından alınan bir rapora dayanılarak murisin vasiyetname düzenlediğini, bu nedenle murisin tasarruf ehliyetinin bulunmaması sebebiyle yapılan vasiyetnamenin iptali istenilmiştir. Mahkemece; vasiyetname tarihi olan 12.02.2010 tarihinde aile hekimi tarafından miras bırakan ...'...

      Bir kısım davalılar cevabında, vasiyetnameyi kabul ettiklerini beyan etmiş, diğer davalılar ............ vekili ise cevabında dava konusu taşınmazın Hazineye ait olduğunu, infaz kaabiliyetinin olmadığını beyan etmiş, vasiyetnamenin iptali davası açmadıklarını belirtmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 02.08.1995 tarihli vasiyetnamenin mirasçılara tebliğ edildiği, süresi içinde itiraza uğramadığının tespitine karar verilmiş, hükmü davalılar ....... vekili temyiz etmiştir....

        Davacı taraf vasiyetnamenin ehliyetsizlik, baskı ve zorlama altında düzenlenmesi hukuksal nedenine dayalı vasiyetnamenin iptali isteğinde bulunmuştur. Mahkemece davacının vasiyetnamenin iptali isteminin reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. Bakırköy 4. Sulh hukuk Mahkemesinin 09/02/2016 tarih, 2016/116 Esas 2016/70 Karar sayılı veraset ilamına göre muris T7'nın 29/07/2015 tarihinde vefat ettiği, terekesi 4 pay kabul edilerek 1'er payının T1, T3, T5 ve T4'ya aidiyetine karar verildiği görülmüştür. Muris Beyoğlu 24. Noterliğinin 20/10/2005 tarih 26805 yevmiye nolu düzenleme şeklinde vasiyetnamesini düzenlemiş, Bakırköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 22/03/2016 tarih 2015/3163 Esas 2016/938 Karar sayılı ilamı ile de vasiyetnamenin açılıp okunmasına karar verilmiştir. TMK.nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....

        Diğer hallerde, mirasçılığa ve yasal miras payına etki edecek murisin ölüme bağlı tasarruflarının ve mirastan yoksunluk durumunun mirasçılık belgesine yansıtılması işlemlerinin çekişmeli olarak, tereke üzerinde hak sahibi olan ve şeklen hak sahibi gözükenler hasım gösterilmek suretiyle asliye hukuk mahkemesinde açılacak davayla sağlanması gereklidir. Asliye hukuk mahkemesi'nde açılabilecek bu davada uyuşmazlık sadece yasal mirasçının miras payının iptali ve intikalini gösterir bir mahkeme ilamıyla giderilebilecek nitelikteyse "mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi" davası olarak açılabileceği gibi uyuşmazlık bu şekilde giderilemeyecek nitelikteyse, ölüme bağlı tasarrufun ifası olarak bir malvarlığı/eda davası olarak da açılabilir....

          İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin 23/06/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 1- Öncelikli talepleri olan vasiyetin iptali taleplerinin mahkemece reddedildiği, daha sonra terditli talepleri olan tenkis taleplerinin kısmen kabulüne karar verildiğini, verilen kararın usul ve yasaya, hakkaniyet ilkelerine aykırı olup, iş bu kararın kaldırılması "vasiyetnamenin iptali" taleplerinin başta olmak üzere davanın tümden kabulüne karar verilmesi gerektiğini; Şöyle ki; Ölüme bağlı tasarrufların iptali ve tenkisi Türk Medeni Kanunun 557. ve devamı maddelerinde düzenlendiğini, bu düzenlemelere göre; ölüme bağlı bir tasarruf ancak; tasarruf miras bırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise ve tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa iptal edilebileceği, bu açıklamalar ışığında daha...

          Mahallesi 52 Pafta, 241 Ada, 23 nolu parselde kayıtlı” 4 numaralı dükkanı davacılara bıraktığını; davalı tarafça açılan vasiyetnamenin iptali davasının redle sonuçlanıp kesinleştiğini; vasiyetnamenin açıldığı tarihten itibaren, taraflarına ait olan taşınmazın davalı tarafından kullanıldığını iddia ederek; davalı tarafından yapılan müdahalenin men'i ile haksız işgal sebebiyle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, şimdilik 1000 TL ecrimisilin yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....

            UYAP Entegrasyonu