DAVA : Taraflar arasında adi yazılı şekilde düzenlenen devremülk sözleşmelerine ait ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre davalıdan tahsili ve munzam zarar istemi HÜKÜM : Kararın kaldırılması- gönderme İSTİNAF EDEN : Davacı vekili Taraflar arasındaki taraflar arasında adi yazılı şekilde düzenlenen devremülk sözleşmelerine ait ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre davalıdan tahsili ve munzam zarar istemi davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın görevsizliğine, davanın HMK'nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği görev dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir....
Geçersiz sözleşme ile ödenen paranın ödeme tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte talep edilmesi halinde, bu talebin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince denkleştirici adalet ilkesinin esas alınması suretiyle tahsil talebine ilişkin olduğu kabul edilmelidir. (Emsal Yargıtay 3. HD'nin 24/12/2019 tarih, 2019/5630 esas 2019/10470 karar sayılı ilamı) Denkleştirici adalet ilkesi ile ödenen paranın ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde ödeme yapılması amaçlanmıştır. Buna göre; ödenen bedelin çeşitli ekonomik etkenlerin (enflasyon, ÜFE, TÜFE, faiz, altın ve döviz kurlarındaki artışlar, memur maaş ve işçi ücretlerindeki artışlar vs) ortalamaları alınmak suretiyle ifanın imkansız hale geldiği tarihteki ulaşacağı değer belirlenecek ve ifanın imkansız hale geldiği tarih dava tarihinden önce ise belirlenen bedel için sebepsiz zenginleşen iyiniyetli ise ancak dava tarihinden itibaren faize hükmedilecektir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3997 KARAR NO : 2023/830 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2021 NUMARASI : 2021/214 ESAS, 2021/443 KARAR DAVA KONUSU : Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan Tapu İptali ile İpotek ve Tüm Takyidatlardan Ari Tescil, Olmadığı Taktirde Denkleştirici Adalet İlkesi Gereğince Ödenen Bedelin Faizi ile Birlikte Tahsili KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketle Beşiktaş 10. Noterliği’nin 20.12.2016 tarih ve 7359 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile satın ve teslim aldığı tapuda davalı İnanlar İnş....
Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 25.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, davalı tarafından dayanılan dekontlarda isminin yer almadığını, paraların kendisine yollanmadığını iddia etmiş, davalı ise noterde yapılan satış vaadi sözleşmesiyle davacı ve oğlundan bir taşınmaz satın aldığını, dekontlarda ismi yazan kişinin ise davacının vekili olduğunu, dekontlarda bu satış sözleşmesine binaen satış bedeli olarak paraların yollanmış olduğu açıklamasının da yer aldığını, bu haliyle dekont tutarlarının bir kısmına yönelik yapılan icra takibinden dolayı davacının borçlu olduğunu, aynı zamanda geçerli satış sözleşmesi yapıldığından ödenen bedelin güncellenmiş halini de talep etme hakkı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, adi yazılı yapılan sözleşme gereği yapılan peşin ödeme ve dekontlarla davacının vekiline açıklamalı olarak yapılan ödemeler toplamının denkleştirici adalet ilkelerine göre güncellenmiş halinin tespiti için bilirkişi raporu alınmış, bu rapora göre menfi tespit davasının reddine, alacak davasının ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ Dava, adi yazılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılarak açılan tapu iptal tescil olmazsa ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 7. Hukuk Dairesine gönderilmesine 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Denkleştirici adalet kuralı gereğince iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması gerekir. Somut olayda, bilirkişi tarafından satış tarihinde ödenen satış tarihindeki döviz kuru üzerinden 50.000 Alman Markının 2.237.500.000 (2, 37)TL olduğu belirlenmiş, bunun da dava tarihi olan 2010 yılı ile1980 yılı arasındaki yapılarda kullanılan 31.614, 572 çarpan katsayısı ile çarpımı sonucu 74.926 TL.lik bedele tekabül ettiği belirtilmiş, mahkemece de bu bedele hükmedilmiştir.Bilirkişi raporu bu haliyle hüküm kurmaya elverişli değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacılar vekili, davacıların murisi Abdullah Kunaç ile davalılar arasında 30/11/1995 tarihinde Tavas Noterliğinin 7976 yevmiye numaralı resen düzenleme şeklinde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 2647 parseldeki miras yoluyla gelen hisselerin satmayı vaat ettiklerini ve satış vaadi sözleşmesini 05/12/1995 tarihinde tapuya şerh edildiğini, dava konusu taşınmazın davalıların miras bırakanı babaları Mestan Gürgün adına kayıtlı olup, davalıların bugüne kadar miras hisselerini müşterek mülkiyete çevirmediklerini, iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyetine çevirmek için taraflarına yetki verilmesini talep ettiklerini, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde sözleşmede kararlaştırılan meblağın 400,00 TL. ‘nin denkleştirici adalet ilkesine göre günümüz şartlarına göre uyarlanmış tutarın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak müvekkillerine ödenmesini talep etmiştir....
-TL satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre belirlenen karşılığı olan 14.688,67.-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine; Taşınmaz üzerindeki ağaçların davacıya ait olup olmadığı hususunun, davanın konusu olmadığından davacının talebinin muhdesat aidiyetinin tesbiti davası yoluyla ileri sürmesi gerektiğinden ağaç bedellerinin denkleştirici adalet ilkesine göre belirlenecek karşılığının tahsiline yönelik talebin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, harici yazılı satış sözleşmesine dayalı olarak açılmış tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde taşınmaz satış bedeli ve taşınmaz üzerindeki ağaç bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince belirlenecek bedelin iadesi istemine ilişkindir....
GEREKÇE: Açılan dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptaliyle davalıya ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince ulaştığı alım gücünün iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, bilirkişi ücretinin yatırılması için davacı tarafa kesin süre verildiğini, kesin sürenin sonuçlarının hatırlatıldığını, davacı tarafın gider avansını süresinde tamamlamadığını, davacı tarafa süresinde gider avansı yatırılmadığı takdirde bilirkişi incelemesinden vazgeçmiş sayılacağının ve mevcut delil durumu itibariyle karar verileceğinin belirtildiği bu nedenle davacının davasının ispatlayamadığı gerekçesiyle açılan davayı reddetmiştir....