WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 168/1. maddesi uyarınca, icra memurunun, senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse, borçluya, senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri göndermesi gerekir. Somut olayda, borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ mazbatasından, sadece ödeme emrinin gönderildiği, ancak takibe dayanak yapılan senet suretlerinin gönderilmediği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece bu yöne ilişkin şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Uyuşmazlığı inceleyen Vergi Mahkemesince her ne kadar davacı tarafından ödeme emri içeriği borçların tamamı için mahsup talebinde bulunulduğu, mahsup talebi sonuçlandırılmadan dava konusu ödeme emrinin düzenlendiğinin iddia edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucunda davacının iade şartlarını taşıdığı ve mahsup talebinin yerine getirilmesi gerekirken bunun yapılmadığı, dava konusu ödeme emri içeriği borçların bir kısmının mahsup talebi üzerine davacı hakkında sahte belge düzenleme nedeniyle yapılan incelemenin devam etmesine rağmen dava konusu ödeme emri ile takip edildiği, ödeme emri içeriği diğer borçların ise mahsup talebini reddeden vergi inceleme raporunun davacıya tebliğ tarihinden önce düzenlenen dava konusu ödeme emri ile takip edildiği, davacı tarafından talep edilen KDV iade ve mahsup talepleri kesin bir şekilde sonuçlanmadan düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle karar verilmiş olsa da, olayda ödeme emri içeriği borçların davacının kendi beyanı üzerine...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, "somut olayda davacıların murisi Aziz Tiftikçi'ye ödeme emrinin 13.03.1998 tarihinde tebliğ edildiği süresinde ödeme emrine karşı yapılmış bir itirazın bulunmadığı ödeme emrinin kesinleştiği, kesinleşen ödeme emrinde davacıların talebinin bu aşamada değerlendirilmesinin mümkün olmadığı“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emrinin posta görevlisi tarafından davacının adresine 12/10/2018 tarihinde yapıştırıldığını, akabinde 13/11/2018 tarihinde maaşına haciz konulduğunu, davacının 04/12/2018 tarihinde kuruma geldiğinde ödeme emrinin elden tebliğ edildiğini, Kurum işleminin yasal mevzuata uygun olduğunu, eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulduğunu, davanın reddi gerektiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir. Dava konusu ödeme emri incelendiğinde 1996/3- 1999/10 ay arası prim borcuna ilişkin olduğundan davanın yasal dayanağı prim borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan 506 sayılı Yasanın 80. Maddesidir....

      Tebliğ memurunca, anılan mevzuat gereği, ödeme emrinin muhatap borçlunun adreste bulunup bulunmadığı ve muhatap yerine tebliğ yapılan şahsın tebellüğe ehil olduğu tespit ve tevsik edilmeksizin  doğrudan aynı konutta muhatapla birlikte sürekli ikamete eden açıklaması ile kızına tebliğ edilmesi usulsüzdür. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi  olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Bu durumda, aksine bir belge bulunmadığı sürece, muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Takip dosyasına davaya gönderilen ödeme emri tebligatının TK. 21/1 ve tebligat yönetmeliğinin 30. Md. uygun şekilde yapılmadığından davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 08/11/2021 olarak düzeltilmesine, davacının ödeme emrine yönelik şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ işleminin iptaline ve davacının yetki itirazının reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, yetki itirazının reddine ve davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, genel haciz yoluyla ilamsız takipte takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile yetki itirazına ilişkindir....

        İcra takip dosyasının incelenmesinde borçluya ödeme emrinin 04.08.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 12.08.2015 tarihinde İİK'nun 62. maddesinde öngörülen yasal süreden sonra icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile tebligatın 06.08.2015'te yapıldığını belirterek imzaya, borca, faize ve tüm ferilerine itirazda bulunduğu görülmüştür. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır....

          alacağın tahsili amacıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle … takip numaralı ödeme emri iptal edilmiş, … takip numaralı ödeme emri, 2008 yılının Ağustos dönemine ait gelir (stopaj) vergisi ve fer'isi yönünden iptal edilmiş, … takip numaralı ödeme emrinin 2008 yılının Ağustos dönemine ait katma değer vergisine ait kamu alacağı ile … takip numaralı ödeme emri yönünden dava reddedilmiştir....

            Bu durumda ödeme emri tebliğ işlemi usulsüz kabul edilse bile muhatabın en geç bu tarihte usulsüz tebliğ işlemini öğrendiğinin kabulü gerekeceğinden, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin şikayeti anılan tarihe göre İİK. nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır. Şikayet süresinin geçirilmesinden sonra borçluya kayyum atanmış olması sonuca etkili değildir. Diğer bir ifadeyle bu husus şikayet süresini yeniden başlatmaz. O halde mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de; mahkemece tebligatın usulsüzlüğü kabul edildiğine göre, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32.maddesine göre tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi yerine ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi doğru değildir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

              KARŞI OY : (X)- Dava, 2013/1 ve 2013/3 dönemlerine ait Maden Devlet Hakkı, Özel İdare Payı ve ... Birliği payının tahsili amacıyla düzenlenen ... tarih ve ... sayılı 1.888.404,27-TL tutarındaki ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesince, dava konusu ödeme emrinin 2013/1 dönemine ait devlet hakkı farklarına ilişkin 743.997,43-TL'lik kısmı yönünden; 2013/1-3, 2014 ve 2015 yıllarına ait devlet hakkı farklarının tahakkukuna ilişkin Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nün .. tarih ve ... sayılı işleminin 2013-1 dönemine ilişkin kısmının Mahkemelerinin ... tarih ve E:... , K: ... sayılı kararı ile iptal edildiği, bu nedenle ödeme emrinin 2013/1 dönemine ilişkin kısmının yasal bir dayanağı kalmadığından iptaline, ödeme emrinin 2013/3 dönemine ait devlet hakkı farklarına ilişkin 1.144.406,84-TL'lik kısmı yönünden ise; ödeme emrinin dayanağını teşkil eden, ... tarih ve ... sayılı işleminin Mahkemelerinin ... tarih ve E:.. , K:......

                UYAP Entegrasyonu