Mahkemece, aynı olay nedeniyle 2010/233 Esasına kayıtlı dava dosyasında idari para cezasının iptali ile ilgili davada idari para cezasına itiraz edilmeyerek idari para cezasının idari aşamada kesinleştiği belirtilerek, aynı borca dayalı prim alacağına ilişkin ödeme emrinin iptali talep edilemeyeceği belirtilerek, davanın reddine karar verilmişse de, verilen hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Kurum tarafından çıkarılan prim borcu ile idari para cezaları için, Kurum komisyonuna yapılan itirazın reddedilmesi üzerine; idari para cezalarının iptali için idari yargıda, bunun dışındakiler için adli yargıda dava açılabilir. Kurum komisyonuna itiraz edilmeyen veya yapılan itiraz reddedilip de idari yargıda açılacak dava ile iptali istenilmeyen, veyahut da, idare mahkemesinde açılan ve reddine karar verilen davanın kesinleşmesi durumunda, artık idare para cezaları kesinleşmiş ve idari aşama böylece tamamlanmış olur....
Taraflar arasındaki ödeme emrinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun süre nedeniyle reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. II. CEVAP Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; kurumun işleminin hukuka uygun olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir. III....
Davacı tarafça 17.130,00-TL'lik idari para cezası verilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali amacıyla Manisa İdare Mahkemesine dava açıldığı, dosyada bulunan Manisa İdare Mahkemesi'nin 2010/1248E, 2011/284 K sayılı kararı ile kurum işleminin iptaline karar verildiği, dosyanın temyiz incelemesi nedeniyle Danıştay'da olduğu anlaşılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının asıl borçlu şirket yetkilisi ve ortağı olduğunu, süresi içinde kredi borcu ödenmediğinden icra takibi başlatıldığını, ancak icra takip işlemi olan ödeme emrinin tebliği işleminin yapılmadığını, davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte konkordato tedbir kararının bulunmadığını, konkordatoya ilişkin davada 30/01/2020 tarihinde konkordato taleplerinin reddine hükmedildiğini, davalıya ise ödeme emrinin 10/02/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emri tebliğinden önce tedbirlerin kalktığını, dava konusu icra takip dosyası ile icra takip kaydı açılıp, dosya numarası verilmiş olmasının borçlu hakkında takip işlemlerine başlanıldığını göstermeyeceğini, ödeme emri gönderilmeden ödeme süresinin başlamayacağını, takip daha önce açılmış ise de, borçlunun ödeme emri tebliğ tarihine kadar herhangi bir yükümlülüğü bulunmadığını, kanunun icra takip işlemine farklı sonuç bağladığını, icra takip talebinin hazırlanarak icra dosya...
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece,ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Somut olay incelediğinde,davacının davalı Kurum tarafından düzenlenen 2010 /4032 sayılı ödeme emri ile bu dosyayla birleştirilmesine karar verilen .......Karar sayılı dosyasında 2010/4031 sayılı ödeme emrinin iptaline karar verilmesinin istenildiği görülmüştür. Mahkemece; davanın kabulü ile 2010 /4032 sayılı ödeme emrinin zamanaşımı nedeniyle iptaline karar verildiği, birleşen......sayılı dosya hakkında herhangi bir karar tesis edilmediği görülmüştür. Davaya konu 2010/4031 ve 2010/4032 takip numaralı ödeme emirlerinin 29.07.2010 tarihinde davacıya usulüne uygun tebliğ edildiği görülmüştür....
Anılan düzenleme uyarınca; Kurum tarafından düzenlenen idari para cezasına karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Kuruma itiraz edilebilir. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurulabilirler. İdari aşamada kesinleşen idari para cezaları ise Kurum alacağına dönüşür. Burada söz konusu olan idari para cezasının kendisinin iptali olup, tahsili nedeniyle tanzim edilen ödeme emrinin iptali ya da borçlu olmadığının tespiti talepleri iş mahkemesinin görev alanındadır. Bu nedenle 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi uyarınca davaya konu idari para cezasını içeren ödeme emrinin dayanağını oluşturan idari para cezası kararının iptali için davacı tarafından 02.09.2014 tarihinde açılan ... 2....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl davada aksi Kurum işleminin iptali ile kesilen aylığın kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması, yersiz aylık borcu olmadığının tespiti, birleşen davada itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56 ncı maddesinin ikinci fıkrası ve 96 ncı madde hükümleridir. 3....
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili, temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde özetle; kurum işleminin mevzuata uygun olduğunu, davanın reddi gerektiğini, kararın usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu belirtilerek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 506 sayılı Kanun'un 80 inci maddesi, 5510 sayılı Kanun'un 88 inci maddesi hükümleridir. 3....
A.Ş. yönetim kurulu üyesi olması nedeniyle 2003 yılı 3. ay ile 4. aya ilişkin prim borcundan dolayı davacı adına Kurum tarafından 25 Ekim 2022 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, davacı tarafından ödeme emrinin iptali talebiyle 03.11.2022 tarihinde dava açıldığı anlaşılmakla Mahkemece yapılan incelemede 2003/3 ile 2003/4 ayına ilişkin primler bakımından 6183 sayılı Kanun'da 3917 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrası zamanaşımı süresinin 10 yıl olarak düzenlendiği, yine BK m.125 kapsamında zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu, 2013 yılı 4. ayından itibaren dava konusu tüm dönemler kapsamında bahsedilen 10 yıllık zamanaşımı süreleri dolduğu, davacıya ödeme emrinin de ilk defa 2022 yılında tebliğ edilmiş olması dikkate alındığında davacı yönünden dava konusu tüm prim borçları ve gecikme cezaları bakımından zamanaşımı süresinin dolmuş olması nedeniyle 2003/13013 nolu, 98 takip kart no.lu ödeme emrinin iptaline, davacının belirtilen icra dosya nolu ödeme emri nedeniyle Kuruma borçlu...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 03.08.2013 günü tebliğ edilen ödeme emrine karşı 12.08.2013 tarihinde davalı Kurum bünyesine yapılan itirazın reddine ilişkin işlemin iptali ile .../.... nolu ödeme emrinin iptali için açılan işbu davada mahkemece, ödeme emrinin 03.08.2013 tarihinde tebliğ edilmesi ve davanın 23.10.2013 tarihinde açılması nedeniyle yedi günlük hak düşürücü süre geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....