Dosyadaki yazılara, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere, bu delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine ve özellikle davacı tarafın gerek dava ve gerekse istinaf başvuru dilekçesinde de açıkça belirtiği üzere davalı kurumca yapılan takibe ilişkin ödeme emirlerine konu borçların esası ve varlığı hakkında bir itirazları bulunmadığından davacı istinafının ve yine davacının dava konusu talebinin, yapılan haciz işlemlerinin iptaline yönelik olduğu ayrıca; bir önceki cümlede de ifade edildiği üzere ödeme emirlerine konu borçların esası ve varlığı hakkında bir itirazları dolayısıyla ödeme emirlerinin iptali istemlerinin bulunmadığı ve buna göre hak düşürücü süreden söz edilemeyeceğinin, mahkemece hacizlerin kaldırılmasına karar verilen takiplere ilişkin ödeme emirlerinin haciz işleminden sonra davacıya tebliğ edildiği bu itibarla bu takipler yönünden konulan hacizlerin usul ve yasaya uygun olmadığının anlaşılmasına göre usul...
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/22 DAVA KONUSU : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kurum tarafından düzenlenen 2019/14208- 14209- 14210 sayılı takip dosyalarında gönderilen ödeme emirlerinin usulüne uygun olmadığını, müvekkilinin borçlu şirket Secur Verdi Güvenlik Hizmetleri Anonim Şirketinin personeli olarak çalıştığını, yönetim kurulu üyeliğinin ve üst düzey yöneticiliğinin bulunmadığını bu nedenle ödeme emirlerinin usulüne uygun olmadığını belirterek ödeme emirlerinin iptali ile hakkında yapılan takiplerin tedbiren durdurulmasına ve hacizlerin terkin edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 5510 sayılı kanunun 88....
Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır. Eldeki davada, davacıya... Sig. AŞ’de yönetim kurul üyeliği bulunmasından dolayı Kurumca takip yapılarak taşınmazlarına haciz konulduğu, davacı yanca, ödeme emirlerinin zamanaşımına uğradığı için iptalinin gerektiği kaldi ki borç döneminde sorumluluğu bulunmadığı belirtilip ödeme emirlerinin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve hacizlerin kaldırılması istenmiş olup Mahkemece, dava dışı prim borçlusu... Sigorta Aş’nin iflas ettiği, Kurum’un prim alacağını iflas masasına yazdırdığı ve bu sebeple davacının hukuki yararı bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine dair hüküm tesis edilmiştir....
Eldeki davada ise, öncelikle davacının HMK’nın 31’inci maddesi kapsamında talebi açıklattırılmalı, bu kapsamda, hacizlerin kaldırılması ve kurumca kendisi hakkında başlatılan takiplerin iptali istemine ilişkin olarak, davacının 1999 ve 2000 yıllarına ait olduğunu borçların dayanak ödeme emirleri olup olmadığı hususu ile talebinin menfi tespite mi yoksa ödeme emrinin/emirlerinin iptali istemine yöneldiği hususu belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir....
B- Davacı hakkında davalı Kurumca gönderilen ödeme emirlerinin varide numaraları ile dava dilekçesinde belirtmiş olduğu ödeme emirlerinin varide numaralarının aynı olmadığı görülmekle; Davacının dava dilekçesinde belirttiği ve sırasıyla; -- ... varide numaralı ve 2013/15150 sayılı, -- ... varide numaralı ve 2013/15167 sayılı, -- ... varide numaralı ve 2013/29584 sayılı, -- ... varide numaralı ve 2013/29585 sayılı, -- ... varide numaralı ve 2013/29587 sayılı, -- ... varide numaralı ve 2013/29591 sayılı, -- ... varide numaralı ve 2013/29594 sayılı, ödeme emirlerinin onaylı ve okunaklı birer suretleri ile birlikte ön ve arka sayfaları ve davacıya tebliğine ilişkin bilgi ve belgelerin davalı Kurumdan sorulması ile işbu dava dosyası arasına alınması gereklidir. Bu itibarla sözü geçen eksiklikler giderildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Dairemize gönderilmesi gerekir....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Savunma dilekçesinde … tarih ve … yevmiye numarası ile uygulanan haczin kaldırıldığı bildirildiğinden, bu kısım hakkında karar verilemeyeceği, Mahkemelerince verilen ara kararıyla davalı idareden, 29/09/2003 tarihli tutanakta davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin şirket adresinde ve davacının ikamet adresinde tebliğ edilemediği belirtilmesine karşın söz konusu ödeme emirlerinin tebliğ edilmeye çalışıldığını ispat eden tebligat zarflarının istenildiği, idarece, davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin şirket adresinde ve davacının ikamet adresinde tebliğ edilemediğini gösterir tebligat zarflarının çok eski yıllara ait olması nedeniyle bulunamadığı bildirildiği dolayısıyla davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmediği ve bu nedenle de borcun kesinleşmediği dikkate alındığında, kesinleşmeyen borcun tahsili için haciz uygulanmasına imkan bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin, … tarih ve … sayılı...
. … İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacının banka hesabına … Tekstil Giyim Sanayi Ticaret Anonim Şirketi'nin ödenmeyen muhtelif vergi borçları nedeniyle kanuni temsilci sıfatıyla uygulanan e-hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Hacizlerin dayanağı olan davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin kendisine tebliğ edildiği 30/12/2009 tarihinden iş bu dava konusu haczin uygulandığı tarihe kadar, 6183 sayılı Kanun'un 103. maddesinde sayılan zamanaşımını kesebilecek durumlardan herhangi birinin gerçekleşmediği görüldüğünden, 6183 sayılı Kanun'un 102. maddesi uyarınca tahsil zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle dava konusu e-hacizler kaldırılmıştır....
İş Mahkemesi'nin E.2014/706, K.2016/438 sayılı kararı Dairemizin E.2016/15697, K.2019/3992 sayılı kararıyla bozulmuş, bozma ilamına göre, eldeki dava dosyası ile aynı takip numaraları üzerinden ancak 2007/3-2009/12. aylarına ilişkin ödeme emirlerinin iptali ile haczin kaldırılmasının talep edildiği, haciz işlemi yönünden; yaşlılık aylığına 2006/18552, 2006/32925 ve 2008/14247 takip sayılı dosyalarından haciz konularak kesintiler yapıldığı ancak bu takip dosyalarından davacı adına düzenlenmiş ve tebliğ edilmiş ödeme emirlerinin olmadığı belirtilerek emekli maaşına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiş olmasının yerinde olduğu, ödeme emirlerinin iptali yönünden ise; davacının 14.4.2008 tarihi öncesinde temsil ve ilzam yetkisi olmadığından 2008/3 döneminden itibaren prim ve gecikme zammından sorumlu olduğu kabul edilerek bu kapsamda haksız çıkma tazminatına hükmedilmesi gerektiği, dava konusu takiplerin davacı hakkında yapılmış olmakla, prim borçlusu şirketin 25.01.2010 tarihinde...
Davacılar, Kurum tarafından düzenlenen İcra emirlerinin iptaline, Kuruma borçlu olmadıklarının tespitine, malları üzerine Konulasn hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacılar adına düzenlenen icra emirlerinin iptali ile davalı kuruma borçlu olmadıklarının tespiti ve davacılar adına kayıtlı bulunan mallar üzerine konan hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir....
Somut olayda, "KHK ile kapatılan ve davacı ...'nun yönetim kurulu başkan yardımcısı olduğu şirkete, ... Anadolu 9. Sulh Ceza Hakimliğinin 2016/2122 D. iş sayılı dosyasında 11.04.2016 tarihli karar ile kayyum atandığı, davacıya herhangi bir görev verilmediği, imza yetkisinin bulunmadığı, şirket ortaklığı ve yönetim yetkisinin 670 sayılı KHK ile düşürüldüğü" gerekçesiyle hacze dayanak ödeme emirlerinin iptaline karar verildiği, kararın kesinleşmesi üzerine davacı Kuruma başvuruda bulunarak hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, Kurum tarafından başvurunun reddedilmesi üzerine eldeki davanın açıldığı, Kurum tarafından başvurunun reddinden sonra hukuk servisinden görüş sorularak haczinin terkini işlemi yapıldığı anlaşılmakla haczin kaldırılması talebinin konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve davalı Kurum dava açılmasına sebebiyet verdiğinden aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi yerindedir....