Somut olayda; çocuk .... 01.07.2010 doğumlu olarak ... ve .... çocuğu olarak baba... bildirimi üzerine 01.10.2010 tarihinde nüfusa tescil edilmiş, çocuğun gerçek baba ve annesi olduğu iddia edilen ... ve ... 02.11.2011 tarihinde evlenmişlerdir. Davacının iddiasının kabulü halinde çocuk ile anne ve baba arasındaki soybağı kurulacaktır. Davacı ana ve baba yönünden küçük....'in kaydının düzeltilmesini istemiştir. Davacının iddialarının kabulü halinde, yukarıda da açıklandığı gibi; .....'in kayden baba ve annesi görünen ... ve ... yönünden nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe kaydedildiğinden ve tarafların bundan haberdar olduklarından söz edilmesi gereklidir. Bu yönden davanın soybağı ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Anne olduğu iddia edilen.... yönünden ise, soybağının olamayacağı tartışmasızdır. Baba olduğu iddia edilen Müslüm yönünden ise,...'nin...'...
Ancak burada dikkate edilmesi gereken husus şudur; soybağının reddi davası, ancak babalık karinesinin kapsamında yer alan, dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soybağının ortadan kaldırılmasını sağlayan bir davadır. Soybağının reddi davası, TMK 286. maddesine göre, ancak baba ve çocuk tarafından açılabilir. Baba ve çocuğun dava hakları birbirinden bağımsız haklardır. Söz konusu maddeye göre kocanın açtığı soybağının reddi davasında davalı ana ve çocuk iken, çocuğun açtığı soybağının reddi davasında, davalı ana ve koca olmak zorunda ve davalılar zorunlu dava arkadaşıdırlar. TMK m. 291/f. 1 hükmü, belirli şartlarla koca ve çocuk dışındaki kişilere de soybağının reddi davası açma hakkı tanımaktadır....
in babasının ... olmadığı iddiası bakımından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 286. madde kapsamında soybağının reddi; biyolojik babasının ... olduğu yönünden ise aynı Kanun'un 301.maddesi gereği babalığın tespiti istemine ilişkindir. Çocuğun mevcut soybağı ilişkisi geçersiz kılınmadıkça babalık davasının dinlenmesi mümkün değildir. Dolayısı ile eldeki davaya soybağının reddi olarak bakılarak karar verilmesi, babalığın tespiti talebinin eldeki dosyadan tefrik edilip başka bir esasa kaydedilerek soybağının reddi davasının sonucu beklenip bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Dava, anne ... tarafından kendisine asaleten, küçük ...'e velayeten açılmıştır. ... karar tarihinden sonra ergin olduğundan, kendisine karar ve temyiz dilekçesi tebliğ edilmiştir. TMK'nın 286. maddesine göre ''Koca, soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilir. Bu dava ana ve çocuğa karşı açılır. Çocuk da dava hakkına sahiptir....
Ananın başlangıçta çocuk adına da açtığı davaya kayyımın katılmasıyla çocuk yönünden de devam edildiği anlaşılmaktadır. Çocuk adına açılan ve kayyım tarafından takip edilen dava süresindedir. Öte yandan, dava Türk Medeni Kanunu'nun 303/2. maddesinde ''Çocuğa doğumdan sonra kayyım atanmışsa, çocuk hakkında bir yıllık süre, atamanın kayyıma tebliği tarihinde; hiç kayyım atanmamışsa çocuğun ergin olduğu tarihte işlemeye başlar.'' hükmü Anayasa Mahkemesinin 2010/71 Esas 2011/143 Karar ve 27.10.2011 tarihli kararı ile iptal edilmiş ve karar 07.02.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Mahkemece karar verilmesinden sonra Türk Medeni Kanunu'nun 303/2. maddesi hakkındaki iptal kararı yürürlüğe girdiğinden ve Yasada çocuk için hak düşürücü süre artık bulunmadığından mahkemece açıklanan hususların değerlendirilmesi ve çocuğu temsilen davaya katılan kayyımın yürüttüğü davanın esasının incelenmesi gerekirken, hak düşürücü süre yönünden davanın reddedilmesi, Doğru görülmemiştir....
(HGK 30.01.2008 gün 2008/2-36-47 sayılı kararı) Somut olayda; ... 09/11/2013 doğumlu olarak çocuğu olarak davalılar ... ve ... hanesine baba beyanı üzerine 13/11/2013 tarihinde nüfusa tescil edilmiş, çocuğun gerçek baba ve annesi olduğu iddia edilen davacılar 20/10/2013 tarihinde evlenmişlerdir. Davacıların iddiasının kabulü halinde çocuk, anne ve babasının evlilik birliğine tescil edilecek, dolayısı ile anne ve baba arasındaki soybağı TMK.nun 282. maddesi gereği kurulacaktır. Davacılar, ana ve baba yönünden ...'in kaydının düzeltilmesini istemiştir. Davacıların iddialarının kabulü halinde, yukarıda da açıklandığı gibi; ...'nin kayden baba ve annesi görünen ... ve ... yönünden nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe kaydedildiğinden ve tarafların bundan haberdar olduklarından söz edilmesi gereklidir. Bu yönden davanın soybağı ile bir ilgisi bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Davacılar dava dilekçesinde, davalıların nüfus kayıtlarında çocukları olarak görünen...’in, kendi çocukları olduğunun tespiti ile... ile davalılar arasındaki soybağının iptaline ve küçük...’in davacıların nüfusuna tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, Hazine ve Cumhuriyet Savcısı yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacılar yönünden ise davanın kabulü ile...’in anne ve babasının davacılar ... ve ... olduğunun tespitine ve... ile davalılar arasındaki soybağının iptaline karar verilmiş, hükmün Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya elektronik ortamda Dairemize gönderilmiştir....
ın 23.04.2006 doğumlu olarak 26.09.2011 tarihinde ... ve ...'nin nüfusuna tescil edildiği, baba olduğu iddia edilen ...'ın 26.09.2014 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Buna göre, küçükler ... ve ... anne ... ve koca ...'nin evlilikleri sürecinde dünyaya geldiğinden, ...'nin nüfus hanesine tescilleri yasa gereğidir. Dava bu haliyle, küçüklerin babasının ... olmadığı iddiası bakımından 4721 sayılı TMK'nin 286. maddesi kapsamında soybağının reddi, biyolojik babasının ... olduğu iddiası yönünden ise aynı Kanun'un 301. maddesi kapsamında babalığın tespiti istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının Dilek Günindi'nin babası olmadığının tespiti ile soybağının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, Dilek Günindi'nin davacının çocuğu olmadığını ileri sürerek soybağının reddini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Soybağının reddi davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup mahkemeler hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın karar vermek zorundadırlar. Türk Medeni Kanunu'nun 286. maddesinin birinci fıkrası gereğince soybağının reddi davası ana ve çocuğa karşı açılır....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Davacının, küçüğün davalı Serkan'ın nüfusundan alınması yönündeki talebi soybağının reddine; küçüğün kendi nüfusuna alınması yönündeki talebi ise babalığa hükmedilmesine ilişkindir. TMK 286. Madde kapsamına göre soybağının reddi davası koca tarafından ana ve çocuğa karşı açılır.Çocuk da dava hakkına sahip olup, bu davayı ana ve koca aleyhine açar.Küçüğün kendi çocuğu olduğunu iddia eden davacının soybağının reddini talep etme hakkı yoktur.Bu nedenle davacının soybağının reddine yönelik talebinin aktif taraf sıfatı yokluğu nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 286 ncı maddesi uyarınca, soybağının reddi davası ancak baba ve çocuk tarafından açılabileceğinin, 291 inci maddesinde ise, soybağının reddi davası açma hakkı tanınan kocanın altsoyu, anası, babası ve çocuğun gerçek babası olduğunu iddia eden kişi, ancak dava açma süresinin geçmesinden önce kocanın ölmesi veya gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmesi hâllerinde dava açabileceğinin düzenlendiğini, çocuk ile başka bir erkek arasında soybağı ilişkisi olması halinde bu ilişki ortadan kaldırılmadan başka bir erkeğin babalığına hükmedilemeyeceği, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....