"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması ile oluşan mükerrer kaydın iptali davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1-Dava dilekçesinde yer alan 154 parsel sayılı taşınmaz ile, UYAP Tapu Kadastro Bilgi Sistemi (TAKBİS) üzerinden yapılan sorgulamada davacı adına halen aktif olarak kayıtlı bulunduğu anlaşılan 154 parsel sayılı taşınmazın aynı taşınmaz olup olmadığı ve taşınmazın beyanlar hanesinde imar uygulamasına alındığına ilişkin şerh bulunduğundan imar uygulaması görüp görmediği sorularak; imar görmüş ise revizyon gördüğü imar parsellerinin tedavüllü tapu kayıtlarının tapu sicil müdürlüğünden getirtilerek evrak arasına eklenmesi, 2-Mahkemece tapu kaydının iptaline karar verilen dava konusu 109 ada 1 parsel sayılı taşınmazın UYAP sistemindeki Tapu Kadastro Bilgi Sistemi (...
in bulunmadığı gözetildiğinde cevabi yazılara ekli TC kimlik numarasındaki çelişkinin neden kaynaklandığı ve doğru kimlik nosunun ilgili Tapu Müdürlüğünden sorulduktan, 2-Dosya içindeki şuyulandırma çetvelinde ... oğlu ...'in payının 37074 ada 20 parselden geldiği anlaşıldığından 37074 ada 20 parselin tüm geldi kayıtlarının ilgili Tapu Müdürlüğünden istendikten, 3-Dava konusu 52195 ada 1 parselin tüm geldileriyle birlikte tedavüllü tapu kaydının ilgili Tapu Müdürlüğünden istenildikten Sonra alınacak cevaplarla birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine 3.KEZ GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tapu kaydından emsal taşınmazın muhtelif tarihli pay satışlarının da olduğu anlaşılmakla tüm satışlarına ilişkin ayrı ayrı satış akit tabloları ile emsal alınan 18.05.1999 tarihli ihaleye esas ihale evrakı ile tüm bilgi ve belgelerin ilgili tapu müdürlüğünden, 2-Somut emsal Fatih Mahallesi 482 ada 26 parsel sayılı taşınmazın ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavülleriyle tapu kaydının tapu müdürlüğünden, Getirtilerek dosya içerisine konulması ve geri çevirme gereklerinin yerine getirildiğinin mahkeme hakimince bizzat denetlenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine yeniden GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Büyükşehir Belediyesi vekili ile ... Belediyesi vekili ayrı ayrı temyiz etmişlerdir. Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....
Büyükşehir Belediyesi vekili ile ... Belediyesi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Büyükşehir Belediyesi vekili ile ... Belediyesi vekili ayrı ayrı temyiz etmişlerdir. Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, dava konusu ........1017 ada 17 parsel sayılı taşınmazın 20/01/2016 tarihli fen bilirkişi raporu ekinde bulunan krokide (A) harfi ile taralı olarak gösterilen 150,11 m2lik bölümü açısından özel orman olarak sınırlandırma işleminin ve tapu kaydının iptali ile Devlet ormanı vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, bu kısım açısından elatmanın önlenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalının mirasçılarından ..., ... ve ... ile ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman savına dayalı, tapu kaydının iptali, özel orman sınırlamasının iptali ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1987 yılında kesinleşen orman kadastrosu, 1964 yılında kesinleşen genel arazi kadastrosu yapılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanan tapu iptali ile idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Kamulaştırma Kanununun 17. maddesine dayanan tapu iptali ile idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir....
Mahkemece verilen sürelere rağmen davacı idarece bedelin bloke edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-Dava red edildiğinden; ilk karar ile taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verildiğinden taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı adına tesciline karar verilmesi, 2-İlk karar ile tespit edilen bedelin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının sonuna yeni bentler olarak; a-(Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ......
Ancak; 1)Davalılara ödenecek fark bedel doğru miktarda depo ettirildiği halde; davacı idare ile anlaşma yoluyla payını devreden ve davalı gösterilmeyen paydaşların payını da kapsayacak şekilde kamulaştırma bedelinin ve ödenecek fark bedelin tespit edilmesi suretiyle infazda tereddüt yaratılması doğru olmadığı gibi, sadece davalıların kamulaştırılan kısma isabet eden paylarının iptali ile Hazine adına tescili ile yetinilmesi gerekirken, kamulaştırılan kısmın tamamının tapu kaydının iptaline hükmedilmesi, 2)Acele el koyma kararı ile belirlenen bedelin mahsubundan sonra kalan fark bedele dava tarihinden itibaren dört ay sonrasından başlamak üzere, karar tarihine kadar geçen süre için faiz yürütülmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde bitiş tarihi belirtilmeden faiz uygulanması, Doğru değil ise de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;...