Mevcut durumda şirketin feshi ve tasfiyesi yönünden şirket ortaklarının bulunduğu ancak şirketin faaliyet göstermediği, genel kurul toplantısı yapılmadığı belirlendiğinden şirkete durumunun kanuna uygun hale getirmesi ve genel kurul toplantısı yaparak şirketin TTK m. 616 ve devamına göre faaliyetinin oylanması yönetim kurulu üyelerinin ibrası, gibi işlemlerinin yerine getirilmesi için toplantı yapması gerektiğinden ihtarat yapılmış ancak şirket tarafından bu işlemlerin yapılamadığından, şirketin 2 ortaktan oluşması ve davalı şirket ortağının ise bu faaliyetleri yerine getirmediği belirlenmiş olmakla şirketin fesih ve tasfiyesine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle; Davacının davasının Kısmen Kabulü ile; 1-Davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün Merkez ... Sicil nosunda kayıtlı, ... Cad. No:... D:.. ... / İZMİR adresindeki ... Yapım Film Ltd. Şti'nin TTK. 636 maddesi gereğince FESİH VE TASFİYESİNE, Tasfiye Memuru ......
Mevcut durumda şirketin feshi ve tasfiyesi yönünden şirket ortaklarının bulunduğu ancak şirketin faaliyet göstermediği, genel kurul toplantısı yapılmadığı belirlendiğinden şirkete durumunun kanuna uygun hale getirmesi ve genel kurul toplantısı yaparak şirketin TTK m. 616 ve devamına göre faaliyetinin oylanması yönetim kurulu üyelerinin ibrası, gibi işlemlerinin yerine getirilmesi için toplantı yapması gerektiğinden ihtarat yapılmış ancak şirket tarafından bu işlemlerin yapılamadığından, şirketin 2 ortaktan oluşması ve davalı şirket ortağının ise bu faaliyetleri yerine getirmediği belirlenmiş olmakla şirketin fesih ve tasfiyesine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Sebeplerle; Davacının davasının Kısmen Kabulü ile; 1-Davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün Merkez ... Sicil nosunda kayıtlı, ... Cad. No:... D:.. ... / İZMİR adresindeki ... Yapım Film Ltd. Şti'nin TTK. 636 maddesi gereğince FESİH VE TASFİYESİNE, Tasfiye Memuru ......
Zira usuli müktesep hakkın tanınması da amme intizamı düşüncesiyle kabul edilmiş esastır (Y.İ.B.K. 04.02.1959 gün ve 13/5 sayı). Somut uyuşmazlıkta, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine ilişkin yerel mahkemenin 14.07.2016 günlü kararı davalı şirket tarafından temyiz edilmiş olup bu yöne ilişkin tüm temyiz itirazları red edilerek davacı yararına usuli müktesep hak doğmuştur. Nitekim mahkemece diğer bozma nedeni yönünden bozma ilamına uyularak yazılı şekilde şirketin fesih ve tasfiyesi yönünden verilen kararın kesinleştiği gerekçesiyle yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı şirketin temyizi üzerine Daire'nin 03.02.2020 tarihli kararı ile de yerel mahkeme kararı onanmıştır. Yukarıda açıklanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararları ve Dairenin istikrarlı uygulamasına, usuli müktesep hakkın niteliğine göre davalı şirket vekilinin karar düzeltme istemi yasal dayanaktan yoksundur....
nun 636/3 maddesine göre haklı sebeplerin varlığı halinde her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebileceği, anılan yasa maddesi gereğince davacı ortağın işbu fesih ve tasfiye talepli davayı açmak hak, sıfat ve ehliyetinin bulunduğu, ayrıca şirketin feshi ve tasfiyesi talep edildiğinden gerek davalı şirket yönünden davacının dayandığı ve iddia ettiği fesih sebepleri gerekse diğer davalı ortaklar yönünden dayandığı ve iddia ettiği fesih sebepleri nedeniyle diğer davalı ortaklar yönünden de davalı sıfatlarının (pasif husumet) bulunduğu; davacının davalılar aleyhine açtığı işbu şirket feshi ve tasfiyesi talepli davada dayandığı ve ileri sürdüğü sebeplerin büyük kısmının somut yeterli, kayıt, delil ve belgelerle ispatlanamadığı, diğer iddialarının da tek başına şirketin feshi için yasa ve yerleşik Yargıytay içtihatlarına göre haklı sebeplerden sayılmaması, TTK'nın 636/3. maddesine uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedilebilmesi için de öncelikle fesih için gerekli ve yeterli...
İlk derece mahkemesi, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının bilgi alma hakkının engellendiği iddiasıyla genel kurulu toplantıya çağırmaya ilişkin prosedürü başlattığına ve bunun akabinde de bilgi alma hakkının kullanılması için mahkemeye başvurduğuna ilişkin herhangi somut bir delilinin bulunmadığı, bir diğer ifadeyle davacının, bilgi alma hakkının kullanılması için TTK m. 614'de belirlenen hukuki yollara başvurduğunu ispatlayamadığı, bu hukuki yollar tüketilmeden bilgi alma hakkının ihlal edilmesinin fesih için haklı sebep teşkil etmeyeceği, bu nedenle davacının davalı şirketin fesih ve tasfiyesi için haklı nedenlerin oluştuğu iddiasını kanıtlayamadığından davalı şirket aleyhine açılan davanın reddi gerektiği, ayrıca haklı nedenlerle limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemli davanın ortaklık tüzel kişiliğine karşı açılması gerekli ve yeterli olup, davalı ortağa husumet yöneltilemeyeceği, bu nedenle davalı ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 17/10/2019 NUMARASI : 2013/531 ESAS 2019/938 KARAR DAVA KONUSU : Limited Şirketin Fesih ve Tasfiyesi - Kar Payı Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki limited şirketin fesih ve tasfiyesi - kar payı alacağının tahsili istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalılar T3 ve Sinem Öztürk hakkındaki davanın husumetten, davalı şirket hakkında açılan davanın esastan reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Şti. tarafından açılabilecek iken bu şirketin ortağı olan davacı tarafından şahsen açıldığı, davacı vekili tarafından ortağı bulunduğu şirketin de fesih ve tasfiyesi için dava açıldığı bu davanın eldeki dava için bekletici mesele yapılması gerektiği ileri sürülmüş ise de davalı şirketin ortağı olduğu şirketin açılan dava neticesinde fesih ve tasfiyesine karar verilmesinin davalı şirketin fesih ve tasfiyesi konusunda davacıya talep hakkı vermeyeceği, fesih ve tasfiye kararı verildiğinde şirketin fesih ve tasfiyesinin sonlandırılabilmesi için davalı şirketin paylarının ne olacağına tasfiye memurları tarafından verilen karar neticesinde işlem yapılabileceği, davacı davalı şirketin ortağı olmadığından dava açmaya aktif husumet ehliyetinin olmadığı anlaşıldığından davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
nun, davalı şirketin % 50 hisse sahibi ortağı olduğu, diğer ortağın da dava dışı ... olduğu, dava dışı ...'in, şirketin münferiden temsile yetkili müdürü olduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafça, dava dışı şirket ortağı ve temsilcisi ...'in usulsüz işlem ve eylemleri nedeniyle şirketin faaliyetini yerine getiremez hale geldiği, borca batık olduğu, kendisinden habersiz olarak şirketin malvarlığının farklı bir yere götürüldüğü gibi nedenlerle şirketin fesih ve tasfiyesi talebiyle dava açılmıştır. Limited şirketin haklı nedenle feshine ilişkin 6102 Sayılı TTK'nun 636/3 maddesi; "Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir." hükmünü içermektedir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davalının şirket ortaklığından çıkarılması, olmadığı takdirde şirketin fesih ve tasfiyesi ile şirket adına olan aracın trafik kaydının iptali ile davacı adına tescili talepleri istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 6102 sayılı Kanun'un 636 ve 640 ıncı maddeleri. 3....
DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ : 27/08/2020 KARAR TARİHİ : 16/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı ... dilekçesinde özetle; davalı şirkette hisse sahibi olduğunu, şirketin kuruluşundan itibaren ortaklar arasında fikir birliğinin sağlanamadığını, şirket müdürünün uzun zamandan beri cezaevinde olması ve ticari faaliyetin sürdürülememesinden dolayı 30/11/2018 tarihinde vergi dairesince resen terk uygulandığını ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenleri de ileri sürerek davalı şirketin tasfiyesi ve ticaret sicilden silinmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı şirkete ve şirketin yetkilisine yapılan tebligata rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır. GEREKÇE: Dava, anonim şirketin haklı nedenle fesih talebine ilişkindir....