Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ltd.Şti'nin feshine karar verilmesi için işbu davayı açma zarureti hasıl olduğunu, dava sonuna kadar şirketin resmi makamlardaki işlerinin yürütülmesi için müvekkilinin kayyım olarak dava sonunda da ise tasfiye memuru olarak atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalı şirketin ticaret sicil kayıtları çıkarılarak dosyaya eklenmiştir Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde; Dava, TTK'nın 636/2. maddesi uyarınca şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. TTK m. 636/2 maddesinde "Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, müdürleri dinleyerek şirketin, durumunu Kanuna uygun hâle getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse, şirketin feshine karar verir" hükmü yer almaktadır....

    in davalı şirketin ortak ve müdürleri olduğunu, davalı ...'in aynı zamanda dava dışı .... Havacılık Taşımacılık Ticaret Limited Şirketinin eski imza yetkilisi ve çalışanı bulunduğunu, davalı limited şirketin de dava dışı işbu şirketin %49 oranında ortağı olduğunu, ...'in .... ...'yi suç niteliğinde fiillerle zarara uğrattığını, hem ... ile ortaklığa devamın maddi manevi ve hukuki açıdan mümkün olmadığını hem de davalı şirketin .... ... hissesini devretmesi nedeniyle asli ve münhasır amacı olan bu şirkete iştirak etme amacının ortadan kalktığını ileri sürerek davalı şirketin fesih ve tasfiyesini, davalı ...’in müdürlükten azlini talep ve dava etmişlerdir. Davalı şirket davaya cevap vermemiştir. Davalı ... vekili, davacıların kusurlu eylemleri ile şirketin zarar ettiğini, şirket feshini gerektirecek sebeplerin oluşmadığını, davacılar aleyhine açılan hukuk ve ceza davalarının bekletici mesele yapılması gerektiğini savunarak davanın reddi istenmiştir....

      Şirketi'nin tasfiyesi tamamlanmış ve şirketin Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nin 10/06/2022 tarihli ilanı ile 10/06/2022 tarihinde ticaret sicilinden terkin edildiğini, Kanun maddesi ve yargıtay kararından da görüleceği üzere, şirketin malvarlığı/alacağı niteliğinde olan Merkez Bankasında bulunan teminat bedelinin tasfiyesinin gerektiğini, şirketin mal varlığı niteliğinde olan bu alacak tasfiyeye tabi tutulmamış olup, tasfiyenin eksik yapıldığını, teminat bedelinin alınabilmesi için şirketin canlandırılarak sicile tescilinin gerekmekte olduğunu, bu nedenle şirketin ihyası ve Merkez Bankasında bulunan mal varlığının tasfiyesine karar verilmesi gerektiğini, şirketin Merkez Bankasında bulunan teminat bedeli mal varlığının tasfiyesine ilişkin olarak şirketin ihyasına ve sicile yeniden kaydedilmesine ve şirketin malvarlığının tasfiyesine karar verilmesi gerektiğini, Tasfiye Halinde ......

        -TL olduğunun görüleceğini, ancak şirketin son birkaç senedir ticari faaliyetlerinin yolunda gitmemesi, alacakların tahsil edilememesi vs. nedenlerle iyice borca batık hale geldiğini, yargılama aşamasında da tespit edileceği üzere müvekkil şirketin ekonomik durumunun iyileştirme olasılığı bulunmadığını, şirkete ait son bilançodan da görüleceği üzere şirketin öz sermayesi eridiğini, toplamda borcun 1.850.000,00.-TL civarına geldiğini, şirket adına kayıtlı araçlar gerek cebr-i icra yolu ile gerekse de alacaklılarca borca mahsuben alındığını, şirketin makinelerinin icra kanalı ile satıldığını, hali hazırda şirketin hiçbir öz kaynağının kalmadığını, her ne kadar müvekkil şirketin merkez adresi ... caddesi No:..../İZMİR olarak görünse de müvekkil şirketin halihazırda gayrifaal olduğunu, müvekkil şirketin ticari faaliyet gösterebilecek hiçbir öz kaynağının kalmadığını, Türk Ticaret Kanunu'nun 376....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/496 Esas KARAR NO : 2022/756 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 28/07/2022 KARAR TARİHİ : 17/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davaya konu şirketin diğer ortağı ve şirketin tek müdürü ... birlikte ...’ni kurma iradesini gösterdiklerini, ilgili şirketin ana sözleşmesi Antalya Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne diğer evraklarla birlikte sunulduğunu ve söz konusu şirketin ... tarihinde tescil edildiğini, şirket ana sözleşmesine göre; şirketin sermayesi ......

            davalı şirketin davacının babası tarafından kendisinden habersiz kurulduğunu, kurulduktan sonra ticari faaliyette bulunduğunun anlaşıldığını, ancak kurulan işletme için bildirilen adreste böyle bir işletmenin hiç var olmadığını, söz konusu adresin tarafların eski ikametleri olduğunu, davalı şirketin faaliyetlerini nereden sürdürdüğünün öğrenilemediğini, gerek----- gerek-------kayıtlarından anlaşıldığı üzere davalı şirketin fiilen faaliyette olmadığını, davalı şirketin ----- kayıtlarında kuruluş dışından başka tescil edilmiş bir hususun olmadığını, şirketin müdürü olarak ---gözüktüğünü, ancak onun da yetkisinin ----- yılında son bulduğunu, ------ yapılıp yapılmadığının bilinmediğini, yapılmışsa da davacının herhangi bir katılımının olmadığını, davalt şirketin kuruluşunda dahi sakat olduğunu, ----- incelendiğinde iddiaların doğrulanacağıru, davalı şirketin davacının bu yönde bir iradesi olmadan kurulması ve faaliyette bulunmasının tek başına fesih talebinde bulunmak için haklı bir fesi sebebi...

              Şti'nin kurucu ortakları olduğunu, şirketin esas sözleşmesinin ilan edildiğini, şirketin kurulduğu günden itibaren zarar ettiğini, müvekkilinin şirketin kurulmasından sonra davalı ortağa ulaşamadığını, davalı ortağın telefonunu adresini değiştirdiğini, müvekkilinin şirket müdürü olarak tayin edildiğini, ... yılından bu yana istifa etmek istediğini, fakat istifa eden müdürün tescile yetkili olmaması, ortaklar kurulunun da toplanamaması sebebiyle istifa edemediğini, şirkette genel kurul düzenlenmediğini, şirketin faaliyet amaçlarını yürütmesinin imkansız hale geldiğini, kanuni organlarının işlevini tamamen yitirdiğini, şirketin faaliyet göstermediğini, müvekkilinin şirket ile ilgilenme imkanını yitirdiğini, turizm yöneticiliğine döndüğünü, şirketin zarar ettiği halde dahi giderlerini oluştuğunu, giderlerin müvekkil tarafından karşılandığını, şirketin ana sözleşmesinde tarafların ortaklıktan çıkması adına ve şirketin feshi adına bir düzenlemenin bulunmadığını, müvekkil ile davalı ortak arasında...

                Davacı ve davalı şirketlerin ------ celbedilmiş, incelenmesinde; davacı şirketin ---- edildiği, davalı şirketin ---tarihinde tescil edildiği, davalı şirketin--------- değiştirdiği, her iki şirketin temel iştigal konusunun------olduğu, tarafların iştigal konularının aynı olduğu, davalı şirketin ortağı olan ---- davacı şirketin eski ortağı ve eski yetkilisi olduğu görülmüştür. Davacı tanığı ----- dinlenmiş, davacı vekilinin talebi doğrultusunda diğer tanıkların dinlenilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı şirkete ait ---- celbedilmiş, davalı şirket ortak ve yetkilisi ---- davacı şirketin ----- yılları arasında eski çalışanı olduğu görülmüştür....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, tasfiye memuru vefat eden şirketin tarafı olduğu davada taraf teşkili ve tebligat eksiklerinin giderilmesi için şirkete mahkemece tasfiye görevlisi atanması istemine ilişkindir. Mahkememizce yapılan incelemede, ihyası istenen şirketin ... İş Mahkemesi'nin 2016/... E. Sayılı dosyasından davacı olduğu, davacının dosyamız davacısı olduğu, şirketin tasfiyeye girdiği ancak henüz tamamlanmadığı, şirketin tasfiye memurunun vefat ettiği, şirketi temsile yetkili kişinin tasfiye memuru olduğundan bahisle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar üzerine ... İş mahkemesince davacıya süre ve yetki verilmiş olduğu anlaşılmıştır. Davacı taraf şirketin ihyasıyla birlikte tasfiye memuru atanmasını talep etmiş ise de, amacın tüzel kişiliğin devam ettiğine dair tasfiye memuru atanması olduğu, davayı açmakta davacının hukuki yararının bulunduğu, şirketin ihyasına karar verilemeyeceği ancak tasfiye memuru atanması gerektiği anlaşılmıştır....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 25/02/2021 NUMARASI : 2021/114 Esas - 2021/134 Karar DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/07/2021 Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili dilekçesinde ünvan ve mersis numaraları verilen şirketin 17.03.2010 tarihinde kurulmuş olup, yine aynı tarihte Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini,şirketin kuruluşundan sonra 13.12.2012 tarihinde şirket hisse devri gerçekleştirildiğini, söz konusu hisse devri ile beraber şirketin müvekkili ... adına tek ortaklı limited Şirket sıfatına haiz olduğunu, kuruluşundan itibaren şirketin son olarak 18.07.2013 tarihinde yalnızca adres değişikliğinde bulunmuş olup bu tarihten itibaren herhangi bir işlemde bulunmadığını, yine şirketin fiili olarak aktif olmadığını, işbu şirketin tasfiye edileceğini, tasfiye işlemleri için şirketin...

                      UYAP Entegrasyonu