WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan yasa hükmünde; bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa vesayet makamınca kayyım atanacağı düzenlenmiştir. Somut olayda ise kayyım atanması istenen şirket ticaret sicilinden silinmiş ve tüzel kişiliğini kaybetmiş olup bu şirkete kayyım atanması da olanaklı değildir. İhbar yazısındaki Yargıtay Kararında değinilen 6100 sayılı HMK’nun 54 ve 55. Maddelerinin ihbarın yasal dayanağı olamayacağı da açıktır. Zira temsil belgelerinin süresi içinde ibraz edilmemesi veya mahkemeye başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği düzenlenmiş olup bu yola gidilmeden, ihya davası açmak üzere kayyım atanması için resen ihbarda bulunulması olanaklı değildir. 6102 sayılı TTK’nun Geçici 7. Maddesinin 15.fıkrasında ihya davası açabilecekler belirtilmiştir....

    ye ihtiyati tedbir yolu ile yönetim kayyumu atanarak şirketi temsil ve ilzama yetkili kılınmasına, dava sonuçlanıncaya kadar davalı şirket müdürlerinin temsil yetkilerinin sınırlandırılarak şirkete mahkemenin takdir edeceği bir kayyım atanması ile şirket idaresinin dava sonuçlanıncaya dek kayyım vasıtası ile yürütülmesine, mahkeme aksi kanaatte ise şirketin ve müvekkillerinin daha fazla zarara uğramaması ve bundan sonraki süreçte şirket menfaatine aykırı hareket edilmesini önlemek adına denetim ve onay kayyumu atanmasına, şirket yöneticilerinin şirketle ilgili her türlü karar ve tasarruf işlemlerinin geçerliliğinin dava süresince ve sonrasında atanacak kayyum onayına bağlanmasına, kayyumun görevini yaparken her iki tarafın ve şirketin hak ve menfaatlerini gözeteceğinden teminat alınmasına yer olmadığına, yargılama sırasında davalı şirket müdürlerinin temsil ve ilzam yetkilerinin sınırlanarak şirkete kayyım atanmasına veya şirket müdürlerinin işlemlerinin kayyım onayına tabi tutulmasına...

      Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 08.12.2021 NUMARASI: 2019/156 DAVA: Şirket Müdürünün Azli Taraflar arasındaki Şirket müdürünün azli davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında ilamda yazılı nedenlerle ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; bilirkişiler tarafından mahkeme dosyasına sunulan bilirkişi raporu ile davalı şirket müdürünün kusurlu ve sorumlu olduğu kanaatine varıldığını, davalının şirket menfaatini hiçe sayan ve kendi şahsi menfaatlerini gözeten fiillerinin kanuni özen ve sadakat borcunu açık ve ağır ihlal niteliğinde olduğunu, Bakırköy ......

        ın kötü niyetli davranışları sebebiyle taraflar arasında birçok davanın görülmekte olduğu, Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinde 2010/537 esas sayılı müdür azli ve kayyım tayini, Bursa 2.ATM'de 2012/379, 2013/143 ve 2011/411 esas sayılı, Bursa 7.ATM'de 2013/12 esas sayılı ve Bursa 6.ATM'de 2013/10, Bursa 5.ATM'de 2013/232 esas sayılı davaların derdest olduğu, Bursa 2.ATM'de görülen 2011/411 esas sayılı dosyada davalı şirket müdürü tarafından alınan kararların iptaline karar verildiği, davalı şirketin kötü yönetildiği, devam eden davalarda alınan raporlarda şirket hesaplarında suistimaller ortaya çıktığı, bu nedenle TTK.nun 6/f-3 maddesi gereğince şirketin feshi için muhik sebeplerin oluştuğu, şirketin fesih ve tasfiyesine ve şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          in ortak olarak yer aldığı, şirket ortaklarından ... ve vefat eden Mehmet Alp'in 10 yıl süre ile müdür olarak atanması kararının ilan edildiği, şirket Müdürü olarak atanan ortakların görevlerinin 2018 yılı Mayıs ayı itibariyle sona erdiği anlaşılmakla, şirket ortaklarından Ahmet Tamer'in 18 yaşını doldurana kadar, şirket işlerinin yönetimi açısından kayyım atanması talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın kabulüne, ... Ticaret Sicil Müdürlüğü'nde ... sicil numarası ile kayıtlı ...'ne (şirket ortaklarından ... 18 yaşını doldurana kadar) adı geçen şirketin iş ve işlemlerinin yapılması amacıyla, bilirkişi listesinde kayıtlı olan mali müşavir ...'...

            un görevini sona erdirmesinin mümkün olduğu, bu itibarla anılan yola başvurmaksızın müdürlük görevinin kaldırılmasına ilişkin davanın açılmasında hukuki menfaatin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı şirketin 10.09.2012 tarihli genel kurulunda "müdürlerin değiştirilmesine dair esas sözleşme hükmünde değişiklik yapılması ve limited şirket pay devrine onay verilmesiyle" ilgili kararların iptaline, davalı D.. B..'un müdürlük görevinden azli ve şirkete kayyım atanması konusundaki talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/135-2011/5 E/K sayılı dosyasında verilen kayyum tayini kararının iptalini ve müvekkillerinden birinin veya 3. bir şahsın kayyum olarak atanmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece dosya üzreinden yapılan inceleme sonucu, şirkete kayyum olarak atanaması yönündeki tedbir talebinin HMK'nın 389. maddesindeki şartlar oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati tedbir talep edenler vekili temyiz etmiştir. İstem, dava dışı anonim şirkete atanan kayyumın azli ve yerine başka bir kayyım atanması talebine ilişkin olup, böyle bir davanın azli istenen kayyumın hasım gösterilerek açılması gerekirken, hasımsız açılması doğru olmamış, mahkemece bu nedenle istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesi doğru değilse de, davanın reddine ilişkin karar sonucu itibariyle doğru bulunduğundan mülga HUMK'nın 438/son. maddesi uyarınca sonucu itibariyle doğru bulunan kararın onanması gerekmiştir....

                nın TTK m.630 f.2 uyarınca yönetim hakkı ve temsil yetkisinin tedbiren durdurulmasına ve davalının şirket ile birebir aynı ticari alanda faaliyet gösteren şirkette görev yaptığı ve şirketi zarara uğratmaya devam ettiği dikkate alınarak 6100 sayılı HMK 389 ve devamı hükümleri uyarınca şirkete tedbiren kayyım atanmasına ve şirkete kayyım atanması halinde kayyım ücreti ve masrafların şirketten tahsiline, yapılacak yargılama neticesinde davalı şirket müdürü ...'nın TTK m.630 f.2 uyarınca yönetim hakkı ve temsil yetkisinin kaldırılmasına ve müdürlük görevinden azline, şirket yönetiminde boşluk oluşmaması açısından kararın kesinleşmesi ile birlikte şirkete kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ : Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 12/08/2022 tarih ve 2022/... Esas sayılı ara kararı ile; davacı tarafın, davalının ... Enerji San. Tic. Ltd. Şti.'...

                  İnşaat ve Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirket hisselerinin alım satımına yetkili olmak üzere ... 'na kayyım atanmasına karar verilmesine yönelik olarak Mahkememize dava açılmış ise de ; kendisine kayyım atanması talep edilen ...'nun 15/03/1999 doğumlu olup dava tarihi itibariyle TMK 11. Maddesi hükmü gereğince ergin olduğu ve TMK 9 ve 10 maddeleri kapsamında fiil ehliyetine sahip olduğu , fiil ehliyetine sahip olan ... ' na şirket hisselerinin alım satımında yetkili olmak üzere kayyım atanmasına ihtiyaç bulunmadığı ve ......

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki şirket müdürünün azli ve kayyım atanması davasında mahkemece verilen yukarıda tarih ve numarası yazılı olup kesin yetki (dava şartı) nedeniyle davanın usulden reddine dair kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş olmakla, dava dosyası Dairemize gönderilmiş olup, aşamada davacı vekilinin 08.02.2017 tarihli dilekçesi taraflar arasındaki anlaşmadan bahis ile davadan feragat ettiklerini bildirdiği gözlenmiş olmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragat hüküm kesinleşinceye değin yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur....

                      UYAP Entegrasyonu