Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu 279 ada 9 sayılı parselin tamamının, 256 ada 75 sayılı parselin ½ payının, 256 ada 55 ve 57 sayılı parsellerdeki kat irtifakına ayrılan bölümlerin, 368 ada 2 sayılı parselin 881/6730 payının ve 712 sayılı parselin 16/32 payının temlik edilen tereke kapsamına alınarak hesaplamaya dahil edilmesi, davacı tarafın beyanı gözetilerek evlatlık akdinden önce davalı ...’ye bağışlanan 256 ada 75 parsel sayılı taşınmazın ½ payının ise temlik edilen terekeye dahil edilmemesi isabetlidir. Ne var ki, dava konusu 430 sayılı parsel yönünden aynı isabetin sağlandığını söyleyebilme olanağı yoktur....

    Bu cümleden olmak üzere; tüm mirasçıların eşyanın terekeye döndürülmesi istemine ilişkin birlikte hareket ederek dava açma hali ya tüm mirasçıların birlikte dava açması ya bir veya birden fazla mirasçının açtığı davaya diğer mirasçıların yöntemince muvafakat etmeleri veyahut da murisin terekesine temsilci atanması hallerinde mümkündür. Diğer taraftan, bir mirasçının eşyanın terekeye dahil olmadığı ya da terekeye dahil eşyanın mirasçılar arasında yöntemine uygun şekilde taksim, bağış, satış, pay devrine konu edildiği iddiasıyla açacağı davada birlikte hareket etmeyi gerektirir yasal bir zorunluluk bulunmamaktadır....

    b) 640/1. maddesi; “Birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir.” c) 640/2. maddesi; “Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler.” hükmünü içermektedir. 3. Değerlendirme 1....

      nın 772.340,80 TL ortaklık payının, ...'nın 772.340,80 TL ortaklık payının, ...'nın 772.340,80 TL ortaklık payının tahsil edilmek sureti ile şirketten çıkmalarına izin verilmesine, davacı vekilinin kayyım talebine ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı şirket vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı şirketten alınmasına, 21.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkememizce dosya üzerinden yapılan yargılama ve toplanan tüm delillerden, Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı ve ekleri incelendiğinde, şirket yetkililerinin ... ve ... oldukları, şirket adresinin ... Mah. ... Sok.No.2 K.1 .../ İstanbul olup mahkememizin yetkili olduğu, şirket ana sözleşmesine göre, davalı şirketin %60 hissesinin dava dışı ...'a ait olduğu, %40 hissesinin vefat eden ...'a ait olduğu, şirketin temsil ve ilzamı başlıklı 9. Maddesine göre, şirket müdürlüğüne ilk 10 yıl için ... ve ...' ın seçildiği, 28.08.2008 tarihli ortaklar kurulu kararı ile Şirket müdürü olan ... ve ...'...

          Terekeye dahil bir taşınmaz hakkında bir mirasçı, diğer mirasçılar aleyhine tek başına miras payı oranında adına tescil istemi ile dava açabilirse de, 3. kişiye karşı miras payının adına tescili istemiyle dava açması hukuken mümkün değildir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp, haklarının terekenin tamamını kapsadığı, TMK'nın 702. maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği açıktır. Mirasçılardan birinin terekeye karşı 3. kişi konumunda olan birisi aleyhine kendi payı hakkında açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (icazet vermesi) veya terekeye temsilci atanması suretiyle devam edilmesine olanak yoktur....

          Dava miras payının devrine dayalı tapu iptal ve tescil veya tazminat isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır....

          Red, bu konudaki kararın verilmesine kadar geçen süre içinde alınan genel kurul kararlarının geçerliliğini etkilemez. (4) Şirket, üç ay içinde esas sermaye payının geçişini açıkça ve yazılı olarak reddetmemişse onayını vermiş sayılır. Şirket ortağı ... ... 'nun vefatı ile birlikte TTK 596 gereğince sermaye payının yasal mirasçılara geçmesinin şirket tarafından onaylanmadığı ve sermaye payının gerçek değerinin tespiti amacıyla dava açıldığı ve davanın derdest olduğu, davanın açılması ile birlikte müteveffa ... ...'nun esas sermaye payının şirket tüzel kişiliğine geçerek donduğu, ... ...'nun sermaye payına ilişkin olarak mirasçılarının, diğer ortakların veya şirket tüzel kişiliğinin oy kullanamayacağı, olumlu oy kullananların sermaye payı toplamının 131.750 pay olmakla TTK 621....

            Muris ... 32.250,00 adet payının genel kurulda temsili için mirasçılar tarafından bir temsilci atanmamıştır. Tereke memuru olarak atanan İbrahim Bülbül'e de genel kurula katılma çağrısı yapıldığına dair herhangi bir belge sunulmamıştır. Davalı şirketin 07/02/2016 tarihli 1 nolu yönetim kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespitine ve pay defterinin önceki durumuna getirilmesine karar verilmiş olması nazara alındığında, muris ... 32.250,00 adet payının dava konusu genel kurulda temsil edilmediği anlaşılmaktadır. Zira murisin terekesi, elbirliği mülkiyetinde olup, terekeye konu şirket hisselerinin şirketin diğer ortaklarına hükümsüzlüğü tespit olunan yönetim kurulu kararıyla yapılan intikale göre temsili usul ve yasaya uygun değildir....

              Muris ... 32.250,00 adet payının genel kurulda temsili için mirasçılar tarafından bir temsilci atanmamıştır. Tereke memuru olarak atanan İbrahim Bülbül'e de genel kurula katılma çağrısı yapıldığına dair herhangi bir belge sunulmamıştır. Davalı şirketin 07/02/2016 tarihli 1 nolu yönetim kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespitine ve pay defterinin önceki durumuna getirilmesine karar verilmiş olması nazara alındığında, muris ... 32.250,00 adet payının dava konusu genel kurulda temsil edilmediği anlaşılmaktadır. Zira murisin terekesi, elbirliği mülkiyetinde olup, terekeye konu şirket hisselerinin şirketin diğer ortaklarına hükümsüzlüğü tespit olunan yönetim kurulu kararıyla yapılan intikale göre temsili usul ve yasaya uygun değildir....

                UYAP Entegrasyonu