beyan ederek; 2007 yılı ile 2015 yılı Aralık ayı içerisinde müşterek yürütülen inşaat ve diğer ticari iş kazanç ve ortaklıkla ile ilgili olarak; gerek adi ortaklık halinde gerekse Basra şirketi üzerinden (Salazer) yürütülen inşaat ve ticari faaliyetler nedeni ile her türlü ortaklık payı, kar payı, müvekkilinin emek ve sermayesi ile yapmış olduğu çalışmalar ve ortaklığından doğan her nevi alacak için şimdilik 1.000 TL asıl alacağın ortaklığın bitirildiği 15.12.2015 tarihinden itibaren ticari avans faizi iledavalılardan tespiti ve tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu şekilde davalı müvekkil şirket tarafından kar payı ödemesi yapılmaması konusunda alınan karar olup olmadığı, dolayısıyla davalı müvekkil şirketten talep edebileceği muaccel bir kar payı ödemesi olup olmadığı konusunda eksik inceleme yapan, hiçbir araştırma yapmayan, somutlaştırma yükümlülüğünü ve iddia ve taleplerini ispat yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının, salt 17/01/2001 tarihli belgeye dayanarak, 2001 yılından itibaren kar payı talebinde bulunması usul ve yasaya aykırı olduğunu, kar payı dağıtımına ilişkin şirket esas sözleşmesinde bir düzenleme olup olmadığının dikkate alınması gerektiğini, davacının kar payı talep etme hakkı olsa dahi işbu talep hakkının ancak alınan genel kurul kararıyla muaccel hale geleceğini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davalı şirketin, kurumsal bir şirket olup; basiretli bir tacir olduğunu, dava konusu alacak konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verir ise; müvekkil firmanın ticari defterleri, şirket merkezi olan "...."...
DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 04/11/2016 KARAR TARİHİ : 03/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava dilekçesinde özetle; müvekkili ...'...
LİMİTED ŞİRKET' indeki % 5' lik payının, davalı ortak ...'a aidiyetine ve davalı ...'...
Şti." nin hissedarlarından ... a ait hisselerin tamamını devraldığını, müvekkilinin hisse devrinin gerçekleştiği tarihten itibaren, hem şirket ortağı olarak hem de şirketi temsile yetkili müdür olarak görev yaptığını, müvekkilinin şirketteki hissesi resmiyette her ne kadar %1 olarak görülmekte ise de aslen şirketteki ortaklık (hisse) payı %25 olduğunu beyan ederek Müvekkilinin davalı şirketteki ortaklık payının %25 olduğunun tespiti ile müvekkil adına tescilini, yargılama harç ve masrafları ile ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkillerinden ... ve ......
. … KARŞI TARAF(DAVACI) : … İSTEMİN KONUSU : ...Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu ... Limited Şirketi'nden alınamayan 1997 ila 2001 yıllarının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05.12.2012 tarih ve 2011/496-2012/237 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, emekli gümrük müşaviri olan davacının %1 ortağı bulunduğu davalı şirketin ortaklık hesabından başka şirketin yapacağı tüm gümrük işlemlerinde şirketi imza ile temsil edeceğinden, şirket ile davacı arasında imzalanan 24.06.2010 tarihli ortaklık sözleşmesinin 4. md. uyarınca aylık 4.000,00 TL ortaklık payı ücretinden bir kısmının ödendiğini, bakiye alacağın tahsili talebiyle girişilen ilamsız icra takibinin, davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %40'tan aşağı olmamak üzere...
08/03/2011 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan kar payı dağıtımı ile ilgili olarak TTK'nın 470. maddesi uyarınca kar payı sadece safi kardan ve bu amaçla ayrılmış olan yedek akçelerden dağıtılabileceğinden 30.582.869,29 TL tutarındaki 2010 yılı karından TTK hükümleri doğrultusunda 39.592.181,64 TL tutarındaki 2009 yılı zararının mahsup edilmesi gerektiği, genel kurul kararının TTK hükümleri doğrultusunda uygulanması sonucu fiilen dağıtılacak kar bulunmadığından bu hususun ortaklara bildirilmesine" yönünde karar alındığını, genel kurul kararına rağmen yönetim kurulunun bu şekilde karar alamayacağını, kar payı dağıtımının genel kurulun yetkisinde olduğunu, kar payı dağıtımı kararı doğrultusunda müvekkilinin hissesine düşen kar payı alacağının tahsili için Ankara 26....
den olan alacağının tahsili için icra takibi yaptığını, borçlunun itirazı üzerine açılan dava sonucunda 59.885 TL üzerinden takibin devamına karar verildiğini, takibin kesinleşmesi ile borçlunun davalı şirketlerdeki ortaklık payı üzerine haciz konulduğunu, davalı şirketlere ve diğer ortaklarına fesih ihbarında bulunulmasına rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek, TTK.’nın 522 maddesi uyarınca davalı şirketlerin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirketler vekili, davacının alacağının gerçek olmadığını, davacı ile borçlu ortağın işbirliği içerisinde olduklarını savunmuştur. Birleşen dosyada davalı şirket vekili, asıl davada davalı şirketlerin fesih ve tasfiyesini istemiştir. Birleşen dosyada davalı ... vekili, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, tüm dosya kapsamına ve toplanan delillere göre, davalı .... Ltd. Şti.'...
Buna göre limited ve kolektif şirketlerde temsilcilerin kamu alacaklarından sorumluluğu ortaklık sıfatına bağlı olduğundan, bu kişilerden ancak ortaklık payları oranında rücuen talepte bulunulabileceği kabul edilmelidir. Diğer bir deyişle limited ve kolektif şirketlerde kamu alacağından her ortak kendi payı oranında sorumlu olup bu payı haricindeki ödediği kısım için diğer ortaklara rücu edebilir....