Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyaya sunulan 06/02/2013 tarihli şube ortaklık sözleşmesinde, ... Cad. No:... Yeşilyurt Bakırköy İstanbul adresinde bulunan restaurantın işleyişi ile ilgili adi ortaklık sözleşmesi imzalandığı, 4. maddede, bu ortaklık anlaşması ile ortaklık veren davalı ... Gıda Ticaret Ltd. Şirketinin restaurantta bulunan demirbaşlara, gıdalara ve işletme faaliyeti ile ilgili taşınır tüm mallara ilişkin mülkiyet hakkının %50 sinin devrini ve işletmenin faaliyetleri neticesinde elde edilecek karın %50 sinin ortak olana ait olacağını kabul ve taahhüt ettiği, restaurantların işleyişi ile ilgili olarak her türlü giderin ortaklık bütçesinden karşılanacağı, faaliyetler ile ilgili toplanan nakit çek ve senetlerden masraflar düşüldükten sonra kalan kısımdan karın bölüşüleceği, hesaplaşmanın aylık olarak yapılacağı, kar ve zararın %50 sinin ortaklık verene %50 ninde ortak olana ait olacağının belirtildiği anlaşılmıştır.Davacı istinafında diğer şubelerden de kar payı alacağı olduğunu ileri sürmüştür....

    Dosyaya sunulan 06/02/2013 tarihli şube ortaklık sözleşmesinde, İstasyon Cad. No:6/A Yeşilyurt Bakırköy İstanbul adresinde bulunan restaurantın işleyişi ile ilgili adi ortaklık sözleşmesi imzalandığı, 4. maddede, bu ortaklık anlaşması ile ortaklık veren davalı T5 Ticaret Ltd. Şirketinin restaurantta bulunan demirbaşlara, gıdalara ve işletme faaliyeti ile ilgili taşınır tüm mallara ilişkin mülkiyet hakkının %50 sinin devrini ve işletmenin faaliyetleri neticesinde elde edilecek karın %50 sinin ortak olana ait olacağını kabul ve taahhüt ettiği, restaurantların işleyişi ile ilgili olarak her türlü giderin ortaklık bütçesinden karşılanacağı, faaliyetler ile ilgili toplanan nakit çek ve senetlerden masraflar düşüldükten sonra kalan kısımdan karın bölüşüleceği, hesaplaşmanın aylık olarak yapılacağı, kar ve zararın %50 sinin ortaklık verene %50 ninde ortak olana ait olacağının belirtildiği anlaşılmıştır.Davacı istinafında diğer şubelerden de kar payı alacağı olduğunu ileri sürmüştür....

    Buna göre limited şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacakları ortaklardan, ortaklık payı oranında istenebilecektir. (6183 SK. m.35). Kanuni temsilcilerin asıl mükellef dışındaki diğer sorumlulardan talepte bulunabilmesi için öncelikle bu kamu alacağının asıl yükümlüden tahsilinin mümkün olmaması gereklidir. Zira asıl yükümlüsünden tahsili mümkün olduğu halde bu alacağı kamu idaresine ödeyen kanuni temsilcilerin, asıl yükümlü dışındaki diğer sorumlulardan rücuen talepte bulunmaları mümkün değildir. Ödenen kamu alacağının asıl yükümlüden tahsil imkanı bulunmadığı anlaşıldıktan sonra, diğer yükümlülerden rücu oranının ne olacağı konusunda ise bir ayrıma gidilmelidir. Buna göre limited ve kolektif şirketlerde temsilcilerin kamu alacaklarından sorumluluğu ortaklık sıfatına bağlı olduğundan, bu kişilerden ancak ortaklık payları oranında rücuen talepte bulunulabileceği kabul edilmelidir....

    Buna göre limited şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacakları ortaklardan, ortaklık payı oranında istenebilecektir. (6183 SK. m.35). Kanuni temsilcilerin asıl mükellef dışındaki diğer sorumlulardan talepte bulunabilmesi için öncelikle bu kamu alacağının asıl yükümlüden tahsilinin mümkün olmaması gereklidir. Zira asıl yükümlüsünden tahsili mümkün olduğu halde bu alacağı kamu idaresine ödeyen kanuni temsilcilerin, asıl yükümlü dışındaki diğer sorumlulardan rücuen talepte bulunmaları mümkün değildir. Ödenen kamu alacağının asıl yükümlüden tahsil imkanı bulunmadığı anlaşıldıktan sonra, diğer yükümlülerden rücu oranının ne olacağı konusunda ise bir ayrıma gidilmelidir. Buna göre limited ve kolektif şirketlerde temsilcilerin kamu alacaklarından sorumluluğu ortaklık sıfatına bağlı olduğundan, bu kişilerden ancak ortaklık payları oranında rücuen talepte bulunulabileceği kabul edilmelidir....

      İş mahkemesinde 2011/548 esas sayılı dava açıldığını, acılan davada kurum lehine toplam 7.357,77 TL rücuen alacağı hükmedildiğini, mahkeme kararının kesinleştiğini, söz konusu mahkeme kararı gereğince kurum alacağının tahsili için T3 sorumlusu ve yöneticisi olduğu şirket aleyhinde Ankara 13. İcra Müdürlüğünde 2015/11985 esas sayılı icra takibine girişilmiş ise de takibin semeresiz kaldığını, şirketin ihya edilmiş ise de kurum alacağının şirketten tahsilinin mümkün olmadığını, bu sebeple kurum alacağının dava dışı şirket sorumlusu olan davalı T3 alınmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalılar vekili, davacının ortaklık payı, şirket pay defterine kaydedildiğinden... ve ... hükümlerine göre ortaklık sıfatını kazandığını, şirkette ortak olması sebebiyle de davadaki taleplerinin TTK 329 maddesine aykırı olduğunu, davacının kendisinin kandırılarak hile ve desislerle ortak yapıldığı yönündeki iddialarının da hukuki değerinin olmadığını zira BK 31 maddesine göre böyle bir iddianın da, hak düşürücü süre içerisinde talep edilmediğini, BK 126 maddesine göre de şirket ve ortaklar arasındaki davanın BK 26 maddesine göre 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğundan bahisle davanın reddini talep etmiştir....

        Dosya kapsamından; prim borcu olan şirkette davacı, 18.11.2003 tarihinde başlayan ve 04.01.2011 tarihli şirket ortaklık kararı ile bu tarih itibariyle de halen devam ettiği belirtildiği üzere şirketi müşterek imzayla temsil ve ilzama yetkili kılınmış, Mahkemece ise davacının şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olmadığı, müştereken atacağı imza ile temsil ve ilzama yetkili kılındığından bahisle,müştereken de olsa temsil ve ilzam yetkisi olduğu gözetilmeden aynı zamanda şirket hissedarı olması nedeniyle şirket ortaklığından dolayı sorumluluğu irdelenerek yapılan değerlendirme sonucunda ortaklığının sona erdiği tarih olan 18.06.2007 tarihi esas alınmak suretiyle bu tarihe kadar tahakkuk eden borçtan ortaklık hisse payı oranında sorumlu olacağı,bu tarihten sonraki borçtan ise sorumlu olmayacağı yönünde karar verildiği anlaşılmakta olup yapılan değerlendirme ve sonucunda kurulan hüküm isabetsizdir....

          Hükümleri çerçevesinde nominal 90.000,00TL değer üzerinden yapıldığı, yapılan hisse devri neticesinde davacıya hisse devir bedeli ödemesi ile ilgili her hangi bir makbuz, havale vs. belge sunulmadığı, davacının 3600 hissesinin ÖZ KAYNAK payının 139.227,65 TL olduğu, davacının davalı şirket ortaklarından 139.227,65 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin 02.12.2021 tarih, 2021/1719 E., 2021/1459 K.sayılı ilamında "Pay devir sözleşmesi ile devir edilen paya ilişkin bedel ve kâr payı alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı istinaf incelemesinin konusudur. TBK'nın 147/4. maddesinde, bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasındaki bir ortağın müdürleri, temsilcileri, denetçileri ile ortaklık veya ortaklar arasındaki alacakların beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu belirlenmiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/738 Esas KARAR NO:2021/731 DAVA:Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ 18/12/2020 KARAR TARİHİ:29/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacının kurucu ortaklarından biri olduğu davalı firmanın, şirket ana sözleşmesinin 08/09/2005 tarihli işlem ile tasdik edilerek yayınlanıp ilan edildiğini, davalı şirketin 2007 yılından itibaren maliki olduğu ... ......

              İstinaf Mahkemesince iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket bir limited ortaklık olup, kâr payı dağıtımına ilişkin TTK 616/ı-e düzenlemesine göre genel kurulun kâr payı hakkında karar verme yetkisine sahip olduğu, sadece kârın varlığının ortakların kâr payını talep etmesi bakımından yeterli bulunmadığı, genel kurul tarafından dağıtım kararı verilmedikçe kar payının muaccel hale gelmeyeceği, genel kurulun kâr payı dağıtımına ilişkin kararı ile birlikte ortakların ortaklığa karşı bir talebinin ortaya çıkacağı, ortağın oluşan bu kâr payı alacağını ortaklığın tasfiyesini beklemeksizin talep ve dava hakkı bulunduğu zira, genel kurul kararıyla ortak lehine muaccel bir alacak doğduğu, şirket genel kurulunca kâr payı dağıtımına ilişkin bir karar alınmadığı hususunda ihtilaf da olmadığı, kâr payı dağıtım kararı alınmaksızın kâr payı alacağının dava yolu ile talep edilemeyeceği gerekçesiyle, isitaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu