ile işlerini ayırdığını, davacının adi ortaklık payının ödeneceği konusunda davalılar tarafından dava tarihine kadar oyalandığını, davacının adi ortaklıktan ve devamında kurulan Basra şirketi üzerinden hak ediş ve payını ödemediklerini, davacının yaklaşık 10 yıl davalılar ile birlikte emeğinin bulunduğunu ve bu emeğinin karşılığı kişisel ve ailevi çekişmeler nedeniyle kötü niyetli olarak ödenmediğini, davacının kardeşleri arasında yürütülen adi ortaklığın ortağı olduğunu, şirket üzerindeki hak ediş, hisse, kâr payı ve her nevi alacağının da ödenmediğini, ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından ortaya konulan sermaye ortakların hepsine ait olduğunu, yargıtay kararlarından da anlaşılacağı üzere adi ortaklık sözleşmesinin, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olduğunu, bu itibarla davacının önce emeği ile katıldığı ortaklık daha sonra edinilen mal varlığının tek el üzerinden çoğaltılması ile devam edildiğini...
ın ortaklık faaliyetlerinin yürütülmesi ve işleyişindeki ana unsurlardan olan kalıpları, sözleşme de öngörülen süre sona ermeden alıp götürmesi ve geri getirmemesi nedeniyle, ağır kusuru sonucu ortaklığın fiilen sona erdiği kabul edildiğinden, bu durumda davacı şirket yararına sözleşmede öngörülen ceza koşulu alacağının oluştuğu, davalı ...'ın tacir olmadığı, belirlenen sosyal ve ekonomik durumuna göre; kararlaştırılan ceza koşuluna hükmedilmesi halinde ekonomik yıkımına yol açacağı, indirim yapılarak takdiren 50.000,00 USD tutarındaki ceza koşulu alacağının şirket yararına davalı ...'...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2022 NUMARASI : 2020/531 Esas - 2022/23 Karar DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) KARAR : NEVŞEHİR 2....
Noterliği'nden keşide edilen 07/06/2018 tarihli - 6177 yevmiye no'lu ihtarname ile ödenmeyen kar payı alacağının ödenmesi hususunun ihtar edildiğini ve keşide edilen ihtarnamede tanınan süre içerisinde davalı tarafça müvekkili davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının böylelikle temerrüdünün gerçekleştiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili davacı ile davalı şirket arasında kurulan “Adi Ortaklık” nedeniyle davalı şirketin müvekkiline ödemesi gereken “ortaklık tasfiye payı” ve “ortaklık hissesine düşen kar payı” olan 10.000,00- TL.'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıyla ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu düzenleme uyarınca limited şirket ortakları hakkında takibe geçilebilmesi için, 6183 sayılı Kanunun 54. ve müteakip maddelerine göre şirket hakkında yapılan takip muamelelerinin sonuçsuz kalması, amme alacağının şirketten tahsil imkanının bulunmaması gerekmekteydi. Öncelikle şirketten tahsili kabil olmayan kamu alacağının "ait olduğu dönemde ve ödeme zamanında" şirket ortaklarının kimler olduğu ve bu ortakların sermaye hisseleri; şirket ana sözleşmesi, ana sözleşme değişikliği veya pay defterindeki kayıtlardan tespit edilmekteydi. O dönemde bazı yargı kararlarında "limited şirket ortaklarının, ortaklık paylarını devretmeleri halinde şirketin borçlarından dolayı sorumlulukları kalmayacağından, davacının bu tarihten önceki şirket borçları için, 6183 sayılı Kanunun limited şirketlerin kamu borçları dolayısıyla ortakların sorumluluğunu düzenleyen 35''inci maddesi uyarınca takibi olanaklı olmadığı" belirtilmişti....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, adi ortaklığın feshi nedeniyle ortaklık payı ve kar payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, uyuşmazlığın davacının ticari işletmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesince, ortaklığa konu işyerinin esnaf faaliyeti kapsamında olduğu ve tarafların tacir olmadığı, uyuşmazlığın iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Asliye Ticaret Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler İncelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, adi ortaklığın feshi nedeniyle ortaklık payı ve kar payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, uyuşmazlığın davacının ticari işletmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesince, ortaklığa konu işyerinin esnaf faaliyeti kapsamında olduğu ve tarafların tacir olmadığı, uyuşmazlığın iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/590 Esas KARAR NO : 2024/403 DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 08/09/2023 KARAR TARİHİ : 04/06/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin 16.06.2020 tarihinde ...'un ... ilçesinde kurulduğunu, şirketin kurucusu ve tek ortağı ... isimli kişi olduğunu, daha sonra 27.09.2021 tarihinde müvekkili ..., kurucu ortak ...'...
in şirket malları ve şirket unvanı ile kendisine ait işyeri işletmesi sebebi ile kullanım bedeline hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında yapılan ıslah ile asıl davada, 803,47 TL ödenmeyen kar payı alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile şirket adına kayıtlı iken davalının kendi adına satış göstererek tescil ettirdiği .. plaka sayılı aracın değeri olan 12.850 TL'nin ½'sine isabet eden 6.425 TL alacağın davalıya satış tarihi olan 17.05.2002 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş; birleşen davada ise şirketin ticari faaliyetinin yürütüldüğü işyerinin tamamının davalılar tarafından kullanılması nedeniyle taşınmazda hissedar olan müvekkili lehine 2000, 2001, 2002, 2003 ve 2004 yıllarına ilişkin olarak toplam 20.000 TL ecrimisilin davalılardan faiziyle birlikte tahsili ile davalı F.. D..'...
Dava, TTK'nun 638 vd.maddeleri uyarınca şirket ortaklığından haklı nedenle çıkma, çıkma payı alacağının ve kar payı alacağının tahsili, olmadığı taktirde şirketin fesih ve tasfiyesi istemlerine ilişkindir. Davalı şirketin ikametgahının mahkememiz yargı çevresi içerisinde kaldığı; ortaklarının %50 hisseye sahip ve aynı zamanda münferiden şirketi temsile yetkili .......... olduğu, %30 hisseye sahip davacı.........ve %20 hisseye sahip dava dışı .......... oldukları; tehdit-mala zarar verme eylemlerinden dolayı davacı ile davalı şirket yöneticisi ve diğer ortağı ve dava dışı kişiler arasında soruşturma bulunduğu hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır....