WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2016/40 ESAS - 2020/47 KARAR DAVA KONUSU : Alacak KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden 6100 sayılı HMK'nun 353/1(b-1/son) cümle uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile aralarında 24/12/2014 tarihinde imzalanan ortaklık sözleşmesinin davalı tarafça haksız surette feshedilmesi nedeniyle 100.000,00- TL tutarda cezai şart alacağının tahsili ile ortaklığın 6098 SK nun 642,643,644 vd maddelerine göre tasfiyesine karar verilerek ortaklıktaki kar payı niteliğindeki alacağının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 25.000,00- TL sının ve tasfiye payı...

Kararı, davacılar vekili ile katılma yolu ile ... dışındaki davalılar vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı ... dışındaki davalılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalıların yüksek kar payı verileceği ve yatırılan paraların istendiği zaman iade edileceği vaatleriyle para topladığını, bu şekilde müvekkilinin dolandırıldığını ve müvekkilinden 56.000 DM alındığını ileri sürerek, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespitini ve 56.000 DM karşılığı 54.687,00 TL'nin şimdilik 6.500 TL’sinin tahsilini talep etmiştir....

    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve toplanan tüm delillere göre, davanın, davalı şirket ortağının ölümü nedeni ile eşi davacıya intikal eden hisseye isabet eden kar payı alacağının tahsili, karşı dava olarak da kar payı ödemesinin fazla yapıldığı iddiası ile fazla ödenen bedelin tahsili istemine ilişkin olduğu, dava dosyasında yer alan 01.12.2015 tarihli bilirkişi raporu ekindeki yeminli mali müşavir bilirkişi imzası taşıyan 2004-2014 yılları arasındaki gelir-gider hesaplamalarını içeren ve aynı dönemleri kapsayan kârların dağıtımıyla ilgili mali tablolar üzerinde yapılan incelemeler sonucunda, elden makbuz ile yapılan ödemeler üzerindeki açıklamalarda "Rödevans" hususunun belirtildiği, şirket genel kurul kararlarında kar payı ödemeleri ile ilgili kararların alındığı, davacı-karşı davalı ...'...

      Davacı vekili ise beyanda bulunması için Mahkememizce verilen kesin süreyi geçirdikten sonra sunduğu dilekçesi ile; müvekkili şirkete ait ---olarak kullanılmak üzere --- donanım giderlerinin davacı müvekkilince karşılandığını, binada ------- müvekkili şirket çalışanları --- tarafından ------------edilen yarışmada bu projenin sunumu bakımından --------- veren davalı şirket ile birlikte katkı payını almaya hak kazandığını,-------- firmanın birlikte ---- olarak kabul edildiğini, bu bakımdan müvekkilinin katkı payı üzerinde ortaklığa ve yarı yarıya hakka sahip olduğunu, taraflar arasındaki ------ hem davacı şirket çalışanlarının, hem de davalı gerçek şahsın birlikte oluşturduğu ---- dosyasının kazandığı katkı payı üzerinde olduğunu, dolayısı ile davalılardan ... tarafından tahsil edilen katkı payı tutarının yarı yarıya bölüşülmesi gerektiğini beyan etmiştir. ------- ----- verdiklerini ve masraflar yaptıklarını iddia ediyorlarsa, bunların da 858 sayılı BK'nın 539. maddesi gereğince ortaklığın...

        Dava, şirket yöneticiliğinden ve ortaklık sözleşmesi alacağının tahsili istemine ilişkindir. 2....

          (Poroy, Tekinalp, Çamoğlu 2019, Ortaklıklar Hukuku Cilt I, S. 458) Öte yandan, A Seri, 1 Sıra No.lu Tahsilat Genel Tebliği'nin "Limited Şirketlerin Amme Borçları" başlıklı bölümünde, 6762 sayılı Kanun'un 520. maddesi hükmüne göre ortaklık payının devrinin; tescil ve ilan edilmese de noter tasdikli devir sözleşmesi, ortakların devir işlemine muvafakatı ve devrin pay defterine işlenmesi ile hükmün ifade edeceği belirtildikten sonra ortaklık payının devredildiği tarih olarak, şirket sözleşmesinde ortaklık payının devri için ortaklar genel kurulu onayının aranmadığı durumlarda noter tasdikli devir sözleşmesi tarihinin esas alınması gerektiği düzenlenmiştir. Dolayısıyla, davacının sorumlu olduğu döneme göre sermaye miktarı veya sermaye hissesi gözönünde bulundurularak takip edilip edilmediği, amme alacağının asıl borçlu şirketin malvarlığından tahsili yoluna gidilip gidilmediği ve zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususları da değerlendirilerek yeniden karar verilmesi gerekmektedir....

            Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden alınamayan 2005 ila 2007 yıllarının muhtelif dönemlerine ait kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ile … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emrii içeriği kamu alacağının asıl borçlu şirketten tahsili amacıyla şirket hakkında PTT Genel Müdürlüğü ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü nezdinde malvarlığı araştırması yapıldığı ancak Tapu Sicil Müdürlükleri, Trafik Sicil Müdürlükleri, Banka Genel Müdürlükleri ile bankalar nezdinde gerçekleştirilen malvarlığı araştırmasına ilişkin bilgi ve belgeler dosyaya sunulmadığından takibatın sonuçsuz kaldığından söz edilemeyeceği dolayısıyla davacının ortaklık sıfatıyla takibinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir....

              Noterliğince düzenlenen … tarih ve … yevmiye numaralı hisse devri senedi ile …'a devrettiği, asıl borçlu şirket hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunda da şirket müdürünün …, işleri yürütenin … olduğu şirketin muhasebecisi tarafından ifade edilmekle şirket ortaklarının … ve … olduğunun davalı idarenin bilgisine girdiği, uyuşmazlık konusu dönemde ortaklık sıfatı bulunmadığı anlaşılan davacının söz konusu vergi borcundan sorumlu tutulmasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emirlerinin davaya konu edilen kısmını iptal eden ...Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararını; bahse konu hisse devri sözleşmesinin tescil ve ilan edilmediği ve hisse devri sözleşmesinin idareye bildirildiğine dair herhangi bir bilgi ya da belge sunulmadığı olayda, ortaklık sıfatı sona erdirilmeyen davacının şirket tüzel kişiliğine ait kamu borçlarından ortak sıfatıyla payı oranında sorumlu tutulabileceği gerekçesiyle bozan Danıştay Üçüncü Dairesinin 05/02/2019 tarih...

                Ortaklık sözleşmesinde, karşılıklı borç yükleyen (satış veya kira gibi) sözleşmelerde olduğu gibi 6098 sayılı Kanun'un 97 nci maddesi uyarınca, bir akidin borcunu yerine getirmemesi halinde diğerinin de borcunu yerine getirmekten kaçınması söz konusu edilemez. Bir tarafın katılım payı koyma borcunu yerine getirmekten kaçınması diğer tarafa ancak aynı Kanun'un 639 uncu maddesinin yedinci fıkrası uyarınca ortaklığın haklı sebeple feshini isteme hakkını verir. 6. Ortaklığın feshi, katılım payı koyma borcunu yerine getiren ortak tarafından istenmemiş ise ortaklık sözleşmesi yürürlükte kalır. Buna bağlı olarak, bir tarafın katılım payı koyma borcunu yerine getirmemesi, ortaklığın tasfiyesi durumunda onun hiç pay alamamasına değil, aksine sadece tasfiyede katılım payını taahhüt ettiği oranda alamamasına neden olur. (Dairemizin 10.09.2019 tarihli ve 2018/7196 E., 2019/6457 K. sayılı ilamı da aynı yöndedir.) 3. Değerlendirme 1....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, gerçek kişiler arasındaki ticari şirket hakkında kesilen vergi cezasının ortaklık payı oranında tahsili isteminden kaynaklanmaktadır. 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulunun 23.01.1992 tarihli kararı uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 24.06.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu