WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şirket müdürünün, azlini gerektirecek şekilde fiili davranışta bulunduğu kanıtlanamadığı gibi mevcut davada istenen amaca şirketin fesih ve tasfiyesi istemli davada ulaşılacak olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, şirket müdürünün görevden alınması ve şirkete kayyım tayini istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar fesih ve tasfiyeye ilişkin bir dava bulunması, şirket müdürünün azli davasının görülmesine engel teşkil etmeyip istenen amaca fesih ve tasfiye istemli davada ulaşılacak olduğu yönündeki gerekçe yerinde değil ise de, mahkemenin azil nedenlerinin kanıtlanamadığına dair gerekçesi dosya kapsamına göre yerinde olmakla bu gerekçeyle verilen hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

    Davalı şirket müdürünün------ olmadığı aksine şirketten 2.616.777,85 TL alacaklı olduğu, diğer davacıların ise şirkete borçları olduğu tespit edilmiştir. Her ne kadar şirket zarar etmekte ise de; bu durumun sebebinin davalı ---- özen ve bağlılık yükümlülüğüne aykırı davrandığının sonucu olmadığı, davalının şirkete karşı ağır bir ihlal veya ihmalinin tespit edilemediği anlaşılmakla; TTK 630/2-3 maddeleri uyarınca davalı şirket müdürünün ağır bir ihlali tespit edilemediğinden ve yine TMK 427/4 maddesi uyarınca yönetim kayyımı için gerekli şartlar mevcut olmadığından açılan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      DELİLLER : Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ : Dava hukuki niteliği itibarıyla, şirket müdürünün azli talebine ilişkin olup, istinaf incelemesine konu uyuşmazlık ise, tedbiren şirket müdürünün temsil ve yönetim yetkisinin kaldırılarak, şirkete denetim kayyumu atanması talebine ilişkindir....

        İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesi ile özetle; ihtiyati tebdir ve kayyum atanması talepleri lahikalı olarak açıklanmış olmak üzere kötü niyetli davalı yanlar dava konusu şirket ve şirketin mal varlıkları üzerinde özgürce tasarruf ederek şirketin mali ve mal varlıkları üzerinde büyük kayıplara sebebiyet verme ihtimali kuvvetle muhtemel olduğunu, aynı zaman da dava konusu şirket üzerinde dava dışı ve hiçbir şekilde şirket ve mal varlıkları ile de hukuki bir hakkı olmayan Hüseyin Türkdönmez hakimiyet kurmuş olmakla birlikte şirketin mal varlıklarının büyük zarara uğrama ihtimali de kuvvetle muhtemel olduğunu, yerel mahkeme hakimliğinin ihtiyati tedbir ve kayyum atanması taleplerinin reddi yönündeki hükümlerin ayrı ayrı kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı....

        Birleşen dava ise şirket müdürünün azline ilişkin ve şirkete kayyım atanmasına ilişkindir.Davalı vekili tarafından şirket müdürünün görev süresinin dolduğu savunulmuştur. Gerçekten 2001 tarihli şirket anasözleşmesinin 9.maddesi ile şirket müdürlerinin 10 yıl süre ile atandığı anlaşılmaktadır. Buna göre dava tarihi itibariyle şirket müdürünün görev süresi sona ermiştir. Dava açıldığı tarihte şirket müdürünün görev süresinin sona erip ermediği mahkemece incelenmemiştir. Öte yandan; Bakırköy ..... ATM nin 15.12.2016 tarih .... esas ... karar sayılı dosyasında davalı şirket hakkında tasfiye kararı verilerek tasfiye memuru atandığı ileri sürülmüştür. Şirket tasfiyeye girmiş ve tasfiye memuru atanmış ise şirketin temsili sağlandığından şirkete kayyım atanması gerekip gerekmediği de düşünülmemiştir....

          a devrettiğini bildirdiği ancak ticaret sicil kayıtlarında ilan edilmediğinden, şirketin feshi tasfiyesi, müdürün azli, yerine kayyum atanması ve tazminat taleplerinde bulunulduğu anlaşılmakla birlikte davacının hisse devrine ilişkin yaptığı sözleşmenin şirket ortaklar kurulu kararı ile kabul edildiği ve ortaklar pay defterine işlendiği, pay devrinin gerçekleştiği, her ne kadar ticaret sicil gazetesinde keyfiyet ilan edilmemiş ise de ticaret sicildeki tescilin ilanı bildirici nitelikte olduğu, davacının hukuken şirketteki payını devrettiği, bu haliyle şirket ortağı olmadığı anlaşıldığından, şirket ortağı olmayan davacının şirketin feshi, tasfiyesi, müdürün azli, şirkete kayyum atanması ve şirket zararının tazmini yönünde dava açmakta aktif taraf sıfatı bulunmadığı anlaşıldığından bu yöndeki davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            Dava; davalı şirkette davacı ile müşterek yetkili müdür olan davalının, yönetim hakkının ve temsil yetkisinin dilekçede ileri sürülen nedenlerle kaldırılması, yerine kayyım atanması, müdürlükten azli ve davalı ortağın, davacı ortağa bilgi ve hesap vermesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Davalı şirket merkezinin mahkememiz yetki sınırlarında (Fatih) olması nedeniyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve 6100 sayılı HMK'nın 14/2.maddesindeki düzenlemeye göre işbu davaya bakmaya mahkememiz kesin yetkili olup, dava 6102 sayılı TTK'nun 1521.maddesi gereğince basit yargılama usulünce incelenip sonuçlandırılmıştır. Şirket müdürünün azli ve yerine kayyım atanması istemi yönünden taraflar arasındaki uyuşmazlığa uygulanması gereken TTK'nun 630.maddesi; "Genel kurul, müdürü veya müdürleri görevden alabilir, yönetim hakkını ve temsil yetkisini sınırlayabilir....

              Her ne kadar davacı tarafından, kayyım atanması yönünde talep olmadığı, 6362 sayılı T1 madde 92/1- c uyarınca, davalıların ceza dosyaları kesinleşene kadar görevden alınmaları ve yerlerine yeni yönetim kurulu üyesi atanması talep edilmişse de; ilgili kanun hükmü incelendiğinde "Bu durum ve işlemlerin mevcudiyetinin ilk derece mahkeme kararı ile tespit edilmesi veya bu karar beklenmeksizin Kurulun talebi üzerine mahkeme tarafından karar verilmesi hâlinde bu işlemlerde sorumluluğu bulunanların imza yetkilerini kaldırmaya, ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulması hâlinde, yargılama sonuçlanıncaya kadar ilgilileri görevden almaya ve yapılacak ilk genel kurul toplantısına kadar görevden alınan yönetim kurulu üyelerinin yerine yenilerini atamaya, yetkilidir." denilmektedir....

              in , ...’yü kendi şartlarında yönetmeye devam edip, müvekkilinin şirket ortaklığından kaynaklanan haklarını kullanmasına engel olacak şekilde şirket menfaatine aykırı kararlar almaya devam edeceğini, davalı ...’in haksız rekabet kurallarına aykırı davranarak özen ve bağımlılık yükümlülüğünü ağır bir şekilde ihlal ettiği diğer davalı şirket ve ...’nün ticaret sicil kayıtları ile dahi ortada olduğunu,yaklaşık ispatın sağlandığı,davalı ...’in yönetim yetkisinin sınırlandırılması ancak ...’ye kayyum atanması ile mümkün olup ...’nün işbu davada taraf olarak gösterilmemesinin kayyum atanması kararı yönünden hiçbir önemi olmadığını, TTK’nın 630/2. maddesi kapsamında ...’yü özen ve bağlılık yükümlülüklerine aykırı olarak yöneten davalı ...’in yönetim yetkisinin sınırlandırılarak tedbiren ...’ye kayyum atanması talebinin reddine karar veren ara kararın kaldırılarak ...’ye tedbiren kayyum atanmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                şekilde davranışın şirketin ve tarafların menfaatine olduğu, davalı şirketin ticari faaliyetlerinin olduğu ve yürütülmesi gerektiği iddiasıyla şirkete kayyum atanmasının talep edildiği, davanın konusunun fesih, tasfiye veya yönetimin azli olmadığı, sadece bir faturaya ilişkin muarazanın giderilmesi olduğu, kayyumun ancak davanın konusu ile sınırlı olarak atanabileceği, şirket yönetim kurulunun görevinin başında olduğu, davanın konusu itibariyle kayyum atanmasına gerek olmadığı belirtilerek kayyum atanması talebinin reddine, davacıya birleştirilen dosya davalısı .... bu dosyada temsille sınırlı olmak üzere kayyum atanması için dava açmak üzere görev verilmesine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu