Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, davalı şirket genel kurul kararının iptali ve davalı şirkete özel denetçi atanması istemine ilişkindir. Mahkemece, iptal davasının üç aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiş ise de, davalı şirket genel kurulunun yapıldığı 18/06/2009 tarihi ile davanın açıldığı 17/09/2009 tarihi esas alındığında hak düşürücü süre henüz dolmamış olduğundan, açıklanan nedenle davanın reddi doğru görülmemiştir....
Davalı vekili, davacı şirketin hisse sahibi olmadığından aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, bu ayrıca davanın süresinde açılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin 110.000 adet hissesi davacı şirket kayıtlarında ve zilyetliğinde olduğundan davacının katılmadığı çağrısız genel kurul toplantısı yapılması halinin TTK'nın 370. maddesine aykırı olduğu, bu şekilde yapılan toplantı yok hükmünde olduğu, şirketin organsız durumda olmadığından kayyım atanması talebinin yerinde olmadığı, ayrıca yönetim kurulu kararları aleyhine dava açılamayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 20/08/2010 tarihli Genel Kurul Toplantısının yok hükmünde olduğunun tespitine, Yönetim Kurulu Kararının iptali ve kayyım atanması taleplerinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, genel kurul kararının yokluğunun tespiti, yönetim kurulu kararının iptali ve şirkete kayyım atanmasına ilişkindir....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ : Dava hukuki niteliği itibarıyla müdürün azli ve tedbiren ticari Şirkete Kayyım Atanması talebine ilişkindir. Davacı vekilince açılan şirket müdürünün azli davasında tedbiren kayyım tayini talep edildiği ilk derece mahkemesince tedbir talebinin reddine karar verildiği ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafın, davalı şirkete kayyım atanması talebi yönünden yapılan istinaf incelemesinde; şirketlerde asıl olanın şirketin genel kurul veya yetkili olan organlar tarafından atanan temsilciler tarafından yönetilmesi olduğu, davalı şirketin hali hazırda yöneticisinin bulunduğu, organsız kalma gibi bir durumunun da söz konusu olmadığından ilk derece mahkemesinin kayyım atanması talebinin reddine ilişkin kararı da doğru olmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ DOSYA NO : 2018/504 Esas KARAR NO : 2022/595 DAVA : Şirket Hisse Devri İptali DAVA TARİHİ : 27/07/2018 KARAR TARİHİ: 05/10/2022 Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen şirket hisse devri iptali davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ...Tic. Ltd. Şti.'nin Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün ...Sicil No ile 60 Hisse ...'e, 60 Hisse ...'e, 40 Hisse ... ve 40 Hisse de ...'e ait olmak üzere toplam 200 hisse/pay ile kurulduğunu, davalı ...Tic. Ltd. Şti.'nin bir aile şirketi olduğunu, davalı ...'in, hile ve desise ile önce aile mallarını şirket üzerine, sonra babası ..., eski eşi ...ve diğer hisseleri adına devir yaptırdığını, Davalı ..., tüm şirket hissesini aldıktan sonra aile içi kavga çıkardığını ve aile mallarını hile ile şirket üzerinden eline geçirdiğini, hatta bu konuda aile kavgasının Antalya 6....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2020 ARA KARAR NUMARASI : None DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) KARAR : KAYSERİ 1....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/532 ESAS KARAR NO:2021/1080 DAVA:Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) DAVA TARİHİ:20/08/2021 KARAR TARİHİ:09/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin sermayesinin günümüz itibariyle 22.312.000TL sermaye değerinde olduğunu, bu sermaye birinin 100 TL değerinde olan 223.120 adet paydan oluştuğunu, hisse senetlerinin hamiline yazılı olduğunu, ancak hisse yapısının müvekkili ...'nın babası olan ...'nın oğlu ve davacı ...'...
devir sözleşmelerine rağmen hisse devir işlemleri yapılamadığı, şirkete müdür atanamadığı, şirket genel kurulunun oluşturulamadığı, mevcut şartlarda şirketin amaç ve konusunu gerçekleştiremeyeceği anlaşıldığından şirketin fesih ve tasfiye edilmesinin daha uygun olacağı kanaatini bildirdiği, bu nedenlerle, davalı şirketin ticari faaliyetini terk etmesi ve amacını gerçekleştirmesinin mümkün görünmemesi ve hem de uzun bir süredir yönetim organlarının oluşmaması nedeniyle TTK 529/1-b ve TTK 530/1 maddesi çerçevesinde şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerektiğinden, davalı şirketin haklı sebeple feshi ve tasfiyesine ilişkin davanın kabulü gerektiği, şirketin organsız olması sebebiyle TTK 529 ve devamı maddeleri gereğince tasfiyesine karar verilen şirketin TTK 536, 538, 540, 545 maddeleri gereğince tasfiye işlemlerinin yürütülmesi bakımından şirkete, tasfiye konusunda uzman --- --- atanması uygun bulunarak aşağıdaki hüküm tesis etmek gerekmiştir....
Şirketin uyuşmazlık halinde şirketi organsız bırakmamak amacıyla şirket yöneticilerinin görevine devam edemeyeceği anlaşılırsa, şirkete temsil veya yönetim kayyımı atanması TTK hükümleri uyarınca mümkün olup, yönetim veya denetim kayyımı atanması da geçici bir hukuki koruma tedbiridir. Mahkemece böyle bir geçici hukuki korumaya karar verilebilmesi için, HMK'nın 389. maddesi gereğince somut bir tehlikenin varlığı zorunludur. Böyle bir tehlike olmadıkça ihtiyati tedbir kararı verilemez. Diğer taraftan, şirket yönetiminin genel kurulca seçilmiş yöneticilerle yapılması, zorunluluk olmadıkça şirket yönetimine müdahale edilmemesi esastır. Somut olayda davalı T5 görevinin devam ettiği, Kidsfoni ...A.Ş.'...
edilmiş hamiline yazılı hisse senetleri dikkate alındığında, pay defterinin gerçek ortaklık yapısını ispat etmeye elverişli olmadığını, ticaret sicil gazetesinde şirkete ait tüm hamiline yazılı hisse senetlerinin ihraç edildiği belirtilmesine karşın, şirket yönetim kurulunca şirket ortağı olan müvekkiline hisse senedi teslim edilmediğini, hamiline yazılı hisse senedi ihracından sonra pay defterindeki kayıtların kapatılmadığını, davalı şirketin hamiline yazılı hisse senedi bastırıp teslim ettiğini, hamiline yazılı hisse senetlerinin toplantıya katılmasının TTK 415. maddede yer alan merasime tabi olduğunu, TTK 417/2. madde gereğince yönetim kurulunun, kayden izlenmeyen paylar ile ilgili olarak genel kurula katılabilecekler listesini düzenlerken, senede bağlanmayan veya nama yazılı olan paylar ile ilmühaber sahipleri için pay defteri kayıtlarını, hamiline yazılı pay senedi sahipleri bakımından da giriş kartı alanları dikkate alması gerektiğini,pay senetlerinin hamiline yazılı surette ihraç...
A.Ş nin pay sahiplerinin şirket hisselerini bedelsiz olarak devretmelerinin önlenmesi açısından pay devirlerinin ve şirket adına kayıtlı taşınmazın satışının tedbiren durdurulmasına, şirket ortağı olan ve ... ’un müdürlükten azledilmesine, ... A.Ş. nin yönetiminin kayyuma devredilmesine karar verilmesini talep etmiştir....