Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davadaki talep, taraflar arasındaki 21/01/2015 tarihli hisse devir sözleşmesinin ihlal edildiği savına dayalı cezai şart ile sözleşmeden kaynaklanan kur farkı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Tarafların uyuşmazlık konularının 21/01/2015 tarihli hisse devir sözleşmesinde hisse bedellerine ilişkin kur farkından kaynaklanan alacak bulunup bulunmadığı ve varsa tutarı ile 01/08/2014 tarihli Franchise Sözleşmesinin feshinin haksız olup olmadığı ve hisse devir sözleşmesinin ihlâl edilip edilmediği ile buna bağlı olarak cezai şart gerekip gerekmediği ve tutarı ile davalıların sorumluluklarının olup olmadığı noktasında toplanmaktadır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/215 Esas KARAR NO : 2021/153 DAVA : Alacak (Hisse Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/05/2020 KARAR TARİHİ : 16/03/2021 Mahkememize açılan Alacak (Hisse Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında 26.09.2018 tarihli devir sözleşmesi akdedildiğini, davalı 26.09.2018 tarihli sözleşmenin 1. 2. ve 3. maddeleri ile yüklendiği edimlerini ifa etmemiş olup müvekkilini ekonomik açıdan zor duruma düşürdüğünü, 26.09.2018 tarihli sözleşmenin “Cezai Şart” başlıklı 6. Maddesi gereği sözleşme hükümlerine uymayan taraf diğer tarafa cezai şart ödemekle yükümlüdür....

      GEREKÇE: Dava, limited şirket hisse devri sözleşmesinin eki olan protokolden kaynaklanan cezai şart alacağının tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçeyle davanın görev yönünden reddine ve dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355.maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Taraflar arasında imzalanan Bakırköy ... Noterliğinin 07/12/2015 tarihli "Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi" ile davalının % 100 hissedarı olduğu dava dışı ... Ltd.Şti deki hisselerinin tamamının, bedeli karşılığında davacıya devir ve temlik edildiği, ayrıca hisse devir sözleşmesine ek olarak " Özel Protokol" imzalandığı anlaşılmaktadır....

        Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda taraflar arasında imzalanan 29.10.2000 tarihli protokolün 3. maddesinde öngörülen cezai şart hükmünün geçerli olduğu ve davacı (birleşen davanın davalısı)’nın cezai şart alacağının doğduğu, birleştirilmesine karar verilen davanın davalısı Mil-Tim Ltd. Şti.’nin, protokolde öngörülen payları devrettiğini kabul ettiği, pay devri bedelini ödeyen ... A.Ş.’nin protokolün cezai şart hükmünün iptali ve bedelin istirdatı talebinin yerinde olmadığı gerekçesi ile asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı (birleştirilen davanın davacısı) ... A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir....

          un %5 oranındaki hissesini devir ve satın almayı taahhüt ettiğini, protokolde ayrıca bu protokole aykırılık durumunda cezai şart belirlendiğini, noterden hisse devri yapılması için ön koşul olan EPDK'nın devire onay verme koşulunun 08/08/2010 tarihinde gerçekleşmesine karşın davalının sözleşmeyi yerine getirmediğini ileri sürerek 4.000 TL cezai şart alacaklarının fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, limited şirket hisse devri vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin olup taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı alıcının sözleşme yükümlülüklerine aykırılık sebebiyle cezai şart borcundan sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı ve 442 nci maddeleri. 3. Değerlendirme Dosyadaki yazılara, Mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir. VI....

              Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya konu Limited Şirket Hisse Devri Vaadi Sözleşmesinin yasada aranan noter şekil şartının yerine getirilmediğini, hukuken geçersiz olduğunu, TTK'nın ilgili hükmü uyarınca Limited şirketlerde hisse devrinin gerçekleşebilmesi için noter onaylı Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi'nin, Limited şirket Genel Kurulunca genel kurul toplantısında temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile onaylanması gerektiğini, hisse devri sözleşmesinin noter onaylı olamaması ile birlikte devir için hem TTK'da hem de taraflar arasındaki sözleşmede aranan genel kurul onayı da bulunmadığını, davacının icra takibi ile talep ettikleri miktarların, dava dilekçesinin ekinde sunulan ve takibe dayanak edilen hisse devir vaadi sözleşmesinde hiçbir karşılığı olmadığını, bu miktarların nereden çıktığı, nereden kaynaklandığı takip talebi/ödeme emrinden anlaşılamadığını, sözleşmenin geçerliliğini kabul anlamına gelmemekle birlikte sözleşmede bu miktarların...

                İddia ve savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilince 19/08/2021 tarihli hissedarlar sözleşmesine aykırı olarak davalının şirket hissesini devrettiği iddiasına dayalı olarak sözleşme ile kararlaştırılan cezai şartın tahsili istemi ile eldeki dava açılmış olup, her ne kadar 19/08/2021 tarihli sözleşmede davalının 36 aylık süre sonlanmadan geçerli bir sebep olmaksızın ortaklıktan ayrılması durumunda davacı şirkete 500.000 ... ödeyeceği kararlaştırılmış ise de, davalının şirket hissesini davacı şirket ortağı ...'e devrettiği, davalı gibi diğer kurucu ortakların da şirket hisselerini ...'e devretmesi ile davacı şirketin tek ortağının hisseleri devralan ... olduğu, hisse devir yasağına ilişkin 19/08/2021 tarihli sözleşmeye taraf ve aynı zamanda hisseleri devralan ...'...

                  Kararı davacı vekili temyiz etmiştir, 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve dosya içeriğinde yer alan tercüme edilmiş belge içeriğine göre davalının, davaya konu göz merkesinde hisse sahibi olmamasına ve ödemezlik def'inin yerinde bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, hisse devir sözleşmesine dayalı cezai şartın tahsiline ilişkin icra takibine itirazın iptali davasıdır. Mahkemece, %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmiş ise de davacı, İİK 67/2. maddesi uyarınca, sözleşmeye dayalı olarak, cezai şarta ilişkin icra takibinde haksız olmakla birlikte, icra takibinde kötüniyetli olduğu ispat edilememiştir. Bu nedenle kötüniyet tazminatına hükmedilmemesi gerekirken kabul edilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi-Cezai Şart Alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve cezai şart alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, akde aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshi, kiralananın tahliyesi ve cezai şart alacağının tahsili istemlerine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu